Nişanlılık dönemindeki sorunlar evlenince çözülür mü?
Aile denince akla birbiri için çarpan bir çift yürek gelir. Bir yastıkta yaşlanma temennisi ile kurulan yuvalara duyulan özlem her geçen gün artıyor.
Eş seçiminden sonra evliliğe adım atılırken en önemli süreç, şüphesiz nişanlılık dönemidir.
Sağlıklı bir nişanlılık döneminde eş adayları birbiriyle görüşmeye istekli davranır, yuva kurma hazırlıkları esnasında tatlı bir heyecan duyar, birbirlerinin beklentilerini makul sınırlar içinde karşılamaya özen gösterir ve ilgisini göstermek için fırsatlar yakalamaya çalışır. Genellikle nişanlılık dönemi iyi geçerse aile kurumu da sağlıklı bir şekilde kurulur.
Eş adaylarının ve ailelerin birbirini daha iyi tanıması için nişanlılık dönemi aşırı kısa olmamalı. 1-2 ay gibi çok kısa süreli nişanlılıklar evliliğin ilk yıllarında ciddi sorunlar görülmesine yol açabiliyor. Bu dönemdeki bazı ufak tefek sorunlar ancak her iki tarafın özeleştiri ve hoşgörüsü ile aşılabiliyor. Eğer eş adayları kendilerini doğru tanıtamadıysa nişanlılık dönemi genelde kötü geçer. Eş adaylarının ve ailelerin sorunlarla baş etmedeki yaklaşımları ise evliliğin ne şekilde geçeceğiyle ilgili önemli ipuçları verir. Ayrıca beklentilerin fazla oluşu veya tam karşılanmaması, çevreden gelen olumsuz etkilerle baş edememe ve mükemmeliyetçilik gibi nedenlerle bu dönemi çıkmaza sokar.
Nişanlılık sürecinde ailelere çok iş düşüyor. Eş adayları ailelerinin de desteği ile sevgi, saygı ölçüsünü aşmamalı ve birbirini doğru anlamaya çalışarak yaşadıkları zorlukların üstesinden gelmeli. Her insanın ilişkisi kendisine has olup kendi şartları içinde değerlendirilmeli ve sebep ne olursa olsun nişanlılık döneminde karşılaşılan sorunlara büyük önem verilmeli. Bazen eş seçiminde yapılan hatalar, kişilik problemleri ya da eş adayı ve aile yapısı hakkında yeterli bilgi sahibi olmadan evlilik kararı alınması nişanlılık dönemindeki yakın görüşmelerle fark ediliyor. Bazen de nişanlılık sürecinde görülen olumsuz davranışlara aşırı hoşgörülü davranılarak evlilikten sonra düzeleceği düşünülüyor. Önem verilmeyen bu davranışların gerçek boyutu anlaşılmaya çalışılmazsa evliliğin ilerleyen dönemlerinde daha ciddi problemler ortaya çıkıyor.
NİŞANLILAR SIR TUTMAYI BİLMELİ
Nişanlı ve nişanlının ailesi hakkındaki her olayı kendi ailesine aktarma, sır tutmama ise kişinin evlilik olgunluğuna yeterince ulaşmadığını gösterir. Karşılaşılan her sorundan sonra ayrılmakla tehdit etmek, yüzük çıkarmak şeklindeki fevri davranışlar, pişman olup özür dileyip aynı hareketleri tekrarlama şeklindeki tutarsız hal ve hareketler de olgunlaşmamış ruh halini gösterir. Ayrıca aşağılık kompleksi, kişilik ve kültür farklılıkları konusunda aşırı tahammülsüzlük de evliliklerde ciddi sorunlara neden olmakta. Nişanlılık döneminde karşılaşılan bu gibi ciddi durumlarda nişanlılar evlilik kararlarını tekrar gözden geçirmeli, ailelerinin makul uyarılarını dikkate almalı, nişanlılarının olumlu özellikleri ile olumsuz özelliklerini göz önüne aldıklarında kararsız kalırlarsa tecrübeli güvenilir kişilerle istişare etmeli.
Uzm. Psikolog Farika Teymur Artır / Zaman