Etiket: "kafir"

Üstâd Bediüzzaman’ın Tekfire Bakışı

Üstâd Bediüzzaman’ın Tekfire Bakışı

Günümüz Müslümanları içerisinde, mü’mini mü’mine kırdıranların kullandıkları bir silah da tekfirdir. Tekfir yani “birisine’ kâfir’ deme, kâfirliğine hükmetme.” (1) Öncelikle unutulmaması gerekir ki, Selef-i Salihin yani Sahabe – Tabiin ve Tebe-i Tabiin Radıyallahu Anhum Ecmain’in hiçbirisi bir şahsı kastederek tekfir etmemişlerdir. Günümüzde çıkan bazı franksiyonlar maalesef “Selef”in adını kullanarak tekfire cüret etmektedirler…

Devamını oku ›

Deizmin çukurları merdivenleşirken…

Bediüzzaman, iman ve küfür muvazeneleri yaparken, anlattığı her hikayede ehl-i küfrü temsil eden karakterin karamsarlığına nazarımızı çevirir. Yapısı gereği etkilenmeye bu kadar açık olan insan, eğer iman sahibi de olmazsa, kalmaya çalışmakla karamsarlaşır. Çünkü bir yanıyla sürekli gittiğinin, yani her çabasının boş olduğunun farkındadır…
(Ahmet AY)

Devamını oku ›

Neden ‘fasıklar’ sapar?

Allah’a iman etmiş olmakla mü’min vasfını kazanmış insanların, misal olarak verilen şeylere, kâfirler gibi bakabilmesi mümkün müdür? Elbette değildir. İmanı insana (imanının derinliği nisbetinde) bir bakış açısı da yükler…
(Ahmet Ay)

Devamını oku ›

Ölümle Açılan Kapılar -üçüncü kapı-

“Ölümle açılan kapılar” yazı dizisinin, ahiret âleminin sonsuzluğuna açılan üçüncü ve son kapısı; Allaha iman etmeyen kâfirlere açılacaktır. Âhirete inanmayan, ehl-i inkâr ve dalalet için bir i’dam-ı ebedî kapısı…

Devamını oku ›
Kim Dost? Kim Düşman?

Kim Dost? Kim Düşman?

İnsanoğlu, dünyaya ağlayarak geliyor ve beşikle tabut arasındaki upuzun bir yolculuk onu beklemektedir. Bu yolculuk her ne kadar uzun gibi görünse de aslında çok kısacık bir ömürden ibarettir. İşte insan kendisine takdir edilen bu kısacık ömrünü doldurup kabir denilen amel çukuruna girerken eğer gülebiliyorsa ve geride kalanları ardından ağlıyorlarsa asıl o zaman mutludur.

Devamını oku ›