Etiket: "özet hayatı"

Cafer-i Sadık (R.A.) Kimdir? (699-765) Kısaca Hayatı..

Cafer-i Sadık (R.A.) 669 yılında Medine’de doğdu. Hazreti Ali (ra) ve Hazreti Ebubekir (ra) gibi mübarek bir nesepten gelmektedir. Babası Muhammed Bakır olup, Hazreti Ali’nin torunu olan Zeynel Abidin’in oğludur. Annesi Ümmü Ferve’de Hazreti Ebubekir’in (ra) torunu Kasım bin Muhammed’in kızıdır. Oğlu İsmail’den ötürü Ebu İsmail künyesi ile anılmakla beraber, İsmail’in kendisinden evvel vefat etmesinden dolayı daha çok Ebu Abdullah ve […]

Devamını oku ›

Yıldırım Bayezid Kimdir? (1360-1403) Kısaca Hayatı

Esir edilen ve fidye karşılığı serbest bırakıldıktan sonra padişaha karşı bir daha savaşmamaya yemin eden Avrupalı asilzadeler ve şövalyelere Yıldırım Beyazıt Han şöyle diyordu: “Ettiğiniz yeminleri size iade ediyorum. Gidiniz, yeniden ordular toplayınız ve bizim üzerimize geliniz. Bana bir kere daha zafer kazanmak imkânı sağlamış olursunuz. Zira ben, Allahü Teâlâ’nın dinini yaymak ve O’nun rızasına kavuşmak için dünyaya gelmişim.” (Çetin Kılıç’ın yazısı..)

Devamını oku ›

Ömer Bin Abdülaziz (R.A.) Kimdir? (679-720) Kısaca Hayatı

Emevî halifelerinin sekizincisi ve en mümtaz halifesidir. Muaviye’nin vefatı yılı olan 679 yılında Medine’de doğdu (bazı kaynaklarda doğum yeri Mısır olarak geçer). Ömer bin Abdülaziz in İkinci Halife Ömer bin Hattab’ın torunudur. (Çetin Kılıç’ın yazısı..)

Devamını oku ›

Selahaddin Eyyubi Kimdir? (1138-1193)

Selahaddin Eyyubi, hakikaten asla boş yere kan dökmemiş ve çok defa esirleri serbest bırakırken veya verdiği hediyelerinde alicenap bir şahsiyet olduğunu göstermiştir. Hemen hemen bütün günleri harp meydanlarında geçen, Ortadoğu’daki Haçlı varlığının belini kıran ve onu aslâ eski gücüne kavuşamayacağı bir hâle getiren, böylece Ortadoğu-İslâm dünyâsının kudretini bütün Avrupa’ya gösteren Mücâhid Sultan Selahaddin Eyyubi’nin 17 oğlu ve bir kızı olmuştur. (Çetin Kılıç’ın yazısı..)

Devamını oku ›

Habeşistan (Somali), Necaşi ve Bilal-i Habeşi

Günden güne Müslümanların sayısının artmasıyla müşriklerin eza ve cefaları da artıyordu, Müslümanlar için dayanılmaz bir hal almıştı. Peygamber Efendimiz Erkam’ın evinde ikamet etmeye başladıktan sonra bu eziyetler daha da arttı, işkence çeşitleri bile değişti. Müslümanlar serbestçe ibadet edemiyorlardı. Yapılan işkence ve tazyikler had safhaya ulaşınca Hz. Ömer ve Hz. Bekir’in de müracaatları ile Resulullah çareler aramaya başladı karar alındı hicret […]

Devamını oku ›