Bediüzzaman On Dokuzuncu Söz’de Hazreti Peygamber’in[asm] ‘Resul’ kimliğini anlatmaya hazırlanırken, On Sekizinci Söz’ün sonuna kısa ama sarsıcı bir bakış açısı yerleştirir. İki Söz’ün birbirinden bağımsız olduğunu sananlar bu sürprizi fark etmeyebilir…
(Senai DEMİRCİ)
Etiket: "senai demirci"
Bediüzzaman’ın hadis savunması
Risale-i Nur ‘vehbî ilim’le mi yazıldı?
Said Nursi, ortaya koyduğu eşsiz satırların ikram olduğunu hatırlamak adına, “Bana yazdırıldı!” der. Ne var ki, onun bu nezaketini anlamayan, hayatında bu nezakete yer vermeyen ya da ona bu nezaketi yakıştıramayan kimileri, ‘peygamberlik iddia ediyor!’ gibi sakil bir ithamda bulunuyor…
(Senai DEMİRCİ)
Biz dahi başta onunla mı başlarız?
“Bismillah her hayrın başıdır.”
Bu cümle Risale-i Nur’un omurga ifadesidir. Felsefi tabirle ‘tractatus’udur. Eksen cümledir. Nüve fikirdir. Öyle ki, Risale-i Nur’un binlerce cümlesini bu sözün ipine dizebiliriz ve Risale-i Nur’un her cümlesine buradan hareketle varabiliriz…
(Senai DEMİRCİ)
Bediüzzaman, Hz.Peygamberin(asm) saçlarını ağartan sırrın ardı sıra yürür
Hakikat ‘özne’dir Said Nursi’nin baktığı yerden. İnsanın hakikatle ilişkisi, özne-özne ilişkisidir. Özne-özne ilişkisinin canlı sürprizlerinin kaydını tutar Said Nursi. Hakikati değerlendirmek yerine hakikatle değerlenmenin kapısını aralar…
(Senai DEMİRCİ)
Yûnus’un [as] düştüğü yerde…
“O vaziyette esbab bilkülliye sükut etti.”
Birinci Lem’â’nın bu kritik cümlesini Ramazan Risalesi’nin ilk satırları eşliğinde okuyunca, irkildim. Doğru ya; ‘o vaziyet’ ‘bu vaziyet’tir. Oruç tutan her insan, Yûnusça bir kaderden pay alıyor… (Senai DEMİRCİ)