Yeniden Ümmet Seferi

Cehalet, fakirlik, aramızdaki irtibatı sağlamak, bunlar Müslümanların dertleri. Gençlerimiz şunu bilmelidir; Mirasını red eden özgürleşemez, atalarının tecrübelerini yeniden icra edenler ancak yeni medeniyetler kurabilir. Tevhid mücadelesinin parçası olmak zorundasın, sadece kendi mücadelenin kutsallaştırırsan tevhid mücadelesinin parçası olamazsın, istişare et, heyecanı olanı kırma, doğruya sevket.

Yüz yıl öncesine kadar Anadolu’da çeşitli milletlerle beraber yaşadık o kültürlere yabancı değildik çocuk sokakta Yahudi’nin, Ermeni’nin, Hrıstiyan’ın, Arap’ın çocuğuyla oynuyordu, balkanlarda hakeza, onların dillerinide öğreniyordu.

Küfür tek millettir, Kazım Karabekir’in anılarındaki Ermeni zulümü; Kazanlara atma, kılıçtan geçirme, kıyma yapıp annelerine yedirme, aynısı Balkanlarda İsrail’in eğittiği Sırp askerler tarafından Boşnaklara yapıldı, şimdi aynı zulum Doğu Türkistan’da var, çocuğu zulüm gören anne/babanın ağlamaya bile hakkı yok, ağladığı anda yakılmaya gönderiliyor, Çin’deki zulümden haber dahi alınamıyor, Filistin’i Arakan’ı Suriye’si, yok bir birinden farkı. Suriye’de yüz elli ülke akbabalar gibi Müslümanların üzerine çökmüş durumda, bunları unutmayalım hafızamızı diri tutalım.

Bu dünyanın ıslaha ihtiyacı var o da İslam, İslâmın da anlaşılmaya ihtiyacı var o da Müslümanların problemi. Müslümanlar İslamı anlamadığı için dünya sahteleşti. Müslümanlar sen ben kavgasını bırakacak, aliminden avamına kadar İslâma yük olmaktan İslâma hizmet eden konuma geçmesi lazım. İslam düşüncesine hizmet edeceksin dünyanın kurtuluşu burada, bunu dost düşman herkes biliyor, bu düşünceyi dava ruhuyla eyleme geçirmelisin, İslâmın rengini her alana taşıyacak erler gerek, adalet, eşitlik, kavmiyetçiliği red, çalışmak, doğruluk hepsi İslam rengidir. Müslüman toplumlarının kalkınmasını sağlayacaksın, bunun içinde eğitim var, yer altı kaynaklarını kullanma becerisi var, devletlerin kendi madenlerini millileştirmesi var, faize karşı mücadele var, zekatın toplanması var, sermayenin tek elde toplanmaması var, israfın önlenmesi var.

İslam dünyasının en büyük problemi tüccarlar, tüccarlar iyi bir kurumsallaşma becerine sahip değiller aynı zamanda dürüstte değil (dürüstleri tenzih ederim). Terzi olan, demirci olan, marangoz olan Peygamberler var, burdan anlaşılıyor ki, bugün sermaye sahiplerinin etkilediği gibi kıyamete kadar dünyayı tüccarlar etkileyecek. Bir çok ülke tüccarlar vasıtasıyla Müslüman olmuştur. Sadık tüccar üretmediğimiz müddetçe köleliğe devam edeceğiz, dürüst olmanın, hile yapmamanın yanında, tüccarımız sözleşme yapmayı, zaptı rapt altına almayı öğrenmeli, sözle ticarete son vermeli.

İhtiyacı olanın karnını doyurmak yetmiyor, meslek öğretmek okullar üniversiteler açmak, tohum ıslahı yapmak, ailelerin kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için dükkan açma, hayvan temini, İHH bütün bunları ve bundan fazlasını mazlum coğrafyalarda yapıyor. Allah onlardan ve tüm kuruluşlarımızdan razı olsun.

Yapılması gereken en önemlisi esir milletleri özgürlüğüne kavuşturmak, bu sadece Müslüman toplulukları için geçerli değil hangi dinden ve görüşten olursa olsun fark etmez. “Siyonizm çok güçlü” bu tamamen algı “mücadele edilemez” tamamen yalan.

Ne yazık ki şu an üçüncü dünya savaşı oluyor yine ne yazık ki ölenlerin hepsi Müslüman, öldürenler siyonistler, haçlılar, budistler, Çin’de, Burma’da Keşmir’de ölen hep Müslüman, Afrika’da, Mali’de Fransızlar öldürüyor. Suriye’de kadın ve çocukları öldüren üstlerine bomba yağdıran yine onlar ve işbirlikçileri. Üçüncü dünya savaşı Müslümanların ölümü üzerine kurgulanmıştır.

Zaman harcamadan, geri durmadan aklını kullanarak organize bir yapıya girilmesi lazım. Müslümanların en fazla ihtiyacı olan şey aydınlar topluluğu, bütün bunları oluşturacak olan onlar. Dünya’ya yeni bir medeniyet sunacak aydınlar topluluğu yok maalesef, ama size bir müjde vereyim, acayip bir genç kuşak yetişiyor, öyle z kuşağı falan hepsi boş hepsi hikaye, deist oldu, ateist oldu. Hepimizi yıkıp geçecek bir gençlik geliyor, Bediüzzaman ın dediği “İşte ey iki ayaklı mezar-ı müteharrik! Mesîl-i neslin kapısında durmayınız. Mezar sizi bekliyor, çekiliniz!
Tâ ki, hakikat-i İslâmiyeyi hakkıyla kâinat üzerinde temevvücsâz eden nesl-i cedid gelebilsin!..” dediği gençler , Necip Fazıl’ın “setre Müslümanları çekilin yoldan” dediği gençler geliyor.

Bu zamana bakınca iki nehir bir arada akıyor ama iyilik her zaman kötülüğü temizler. Milli hasılaya göre en fazla yardım eden bizim milletimiz, dünyanın her yerinde varız elhamdülillah. Afrika’da açlık bilinçli olarak kurgulanıyor, çünkü iklim değişikliği olduğunda Avrupa’nın bu topraklara ihtiyacı olacak, o yüzden o halk köle olarak kalmalı.

Afrika’da bir çok yerde tarım bakanlığı yoktur, varsa da işlemez, ama biz bu bakanlıkları aktif hale getirmek için mücadele veriyoruz, lobicilik faaliyetleri sayesinde de Avrupa insanın bize destek verdiğini görüyoruz. Ziraat fakülteleri, Tıp fakülteleri açıyoruz, su kuyusu, kurban sadece bu değil.

Adam yetiştireceğiz, eğiteceğiz vs. bunlar klişe cümleler, ne yapıyorsun? Ne yaptın? Onu söyle. İslam dünyasının problemi harekete geçememek, sen projeyi ortaya koy Allah birilerini gönderiyor, bak Avrupa kıtlıkla, kuraklıkla uğraşıyor, oysa ülkemizde, bu topraklarda bütün ürünlerde artış var, bir mazlumun göz yaşını silmek.. Bereket veriyor Mevlam.

Yetim sponsorluğu; Misyonerler beş milyon civarında çocukla ilgililer biz henüz yüz otuz binlerdeyiz, Müslümanlar için çok önemli bir saha bu. Keşmir’de dünyanın en güzel yetim okulunu kurduk, bize burasını bedava verdiler, dünyanın her tarafında eğitim seferberliği had safhada, burada yetişen talebeler bütün Avrupa’ya bütün Dünya’ya örnek olacaklar, çok iyi bir network ağları var.

Öğrenci gelmiş Türkiyeye’ de dört yıl okumuş, gitmiş ülkesinde bakan olmuş, iş adamı olmuş, birliğin somut örneğidir bu. İslam dünyasındaki her kesim, imanı en düşük seviyede olsa bile varını yoğunu bu davaya sarf etmekten zerre geri adım atmamıştır atmaz da.

Zaman cemaat zamanıdır.” prensibiyle hareket etmekle mükellefiz. Mana erlerinin içine dahil olup, verilen vazifeyi yerine getirmekle meşgul olacağız. O zaman kuvvetimiz birden bine çıkar.

Ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılâbı içinde, en yüksek gür sada İslâmın sadası olacaktır!

Çetin KILIÇ

KAYNAK ;
– Risale-i Nur Külliyatı
– Sorularla risale
– Peynir gemisi, İHH Başkanı Bülent Yıldırım sohbeti.

Sende yorum yazabilirsin

%d blogcu bunu beğendi: