Cinler ve insanlar, melekler ve ruhani varlıklar; şu saray gibi âlemini dolduran varlıklardır. İnsanlar ve cinler; bu sarayı seyrederler, kâinat kitabını en ince meselelerine kadar tetkik ederler ve sonuçta bu kâinatın sahibinin, her canlı varlığa muhtaç olduğu şeyleri verdiğini, onları beslediğini ve onları idare ettiğini ilan ederler. (Dr. Selçuk Eskiçubuk’un yazısı..)

Şu kısacık hayatta, Ne gamım var ne keder, Her yerde her hususta, Bana Allah’ım yeter (Ahmet TANYERİ)

Afyon’un Bolvadin ilçesinin Kemerkaya köyünde doğdu.1948’de Bediüzzaman’ın hizmetine girdi. Askerlik dönüşü Bediüzzaman “Ben seni vermeyeceğim , ben seni vermeyeceğim“ der kendisine. Bediüzzaman onun köyüne kadar gider. Köyüne iki defa gitti, ikincisinde razı oldu ve geldi. Bediüzzaman’ı ilk defa on altı yaşında Afyon Hapsinde görür.. (Prof. Dr. Himmet Uç’un yazısı..)

Evvela; Avrupa’da netice alınabilecek bir hizmette muvaffak olmak için, genellemelerden vazgeçmek ve rahmet-i ilahiyeden ümit kesmeden iman ve Kur’an hakikatlarını bıkmadan neşretmeye devam etmek şarttır. Bu konuda Bediüzzaman hazretlerinin şu düsturları bizlere rehber olacaktır.. (Hollanda İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz’ün tebliği.. )

İhlasNur Neşriyat Yabancı Dil Risâle-i Nur Külliyâtı Ailesini genişletiyor.