Etiket: "said nursi"

Bediüzzaman Hazretleri ve Receb-i Şerif Ayı

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا …çok mübarek ve çok sevablı ibadet ayları olan şuhur-u selâse gelecekler. Her hasenenin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şaban-ı Muazzamda üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadir’de otuz bine çıkar. (Şualar, 494) *** Aziz, sıddık kardeşlerim! Evvelen: Seksen sene bir manevî ömr-ü bâki kazandıran şuhur-u selâsenizi ve […]

Devamını oku ›
Bediüzzaman’ın Fener Patriki ile Görüşmesi

Bediüzzaman’ın Fener Patriki ile Görüşmesi

Bediüzzaman’ın Fener Patriki ile Görüşmesi “Üstteki hadise ve mesele münasebetiyle; Hazret-i Üstâd Bediüzzaman’ın 1953 yaz aylarında, hususi şekilde gidip İstanbul Fener Patriği ALT HENAGORAS ile görüşmesini burada kaydetmek lâzım geldi. Üstâd’ın bu görüşmesi manidardı. İslâm ve hakikî Hıristiyanlık dinlerinin barışmasının veya hiç olmazsa esas mes’elelerde ittifakın tebliği gibi idi. O günlerde Üstâd’la beraber bulunmuş halen hayatta Nur talebelerinden bir çoğu […]

Devamını oku ›

İbadet Ve Aşk

Gençliğimden beri namaz kılar, oruç tutarım. Ama hiç de namaza, oruca aşık olduğumu hatırlamıyorum. Hatta çoğu zaman namazları iş yerinde, koşuşmalar arasında, aradan çıkarma endişesiyle kıldığımı hatırlıyorum. Oruçlarımı da hep kolayca geçiversin, açlığımı fark etmeyeyim, bana zahmet vermesin düşüncesiyle tutmuşumdur…
(Levent Bilgi)

Devamını oku ›
Hüseyin-i Cisrî, Said-i Nursî, Sultan Abdülhamid-i Sani

Hüseyin-i Cisrî, Said-i Nursî, Sultan Abdülhamid-i Sani

Toplum dokusunun kalite çıtasını belirleyen en etkili kurum, şüphesiz eğitimdir. Son yüz-yüz elli yıllık geçmişimizde, başlıkta yazılı üç isim, toplumla kaliteli eğitim arasındaki ilişkinin derinden ihtiyacını duydular. (Safa MÜRSEL)

Devamını oku ›

‘Öteki’ yanımıza ayna tutan adam: Said Nursî

Birinci Söz’de, sudaki aksimizin ilk simasıyla tanışırız. “Mağrur”uzdur; ‘kendimizi kendimize malik’ bilerek, ‘kendi başımızaymışız’ zannederek aldanmışızdır. Elimizin asla erişemeyeceği sınırsız ihtiyaçlar içindeki, elimizle karşı koyamayacağımız nihayetsiz düşmanlar ortasındaki sûretimizi görünce, gurur ayinesinden yansıyan ‘ene’miz dağılır… (Senai DEMİRCİ)

Devamını oku ›