İyi bir insan olmak varken neden kötü bir insan olmayı tercih ederiz ki? Neden iyilik yapmak gibi bir güzellik varken kötülük yaparız ki? (Halil İbrahim DEDE)

“Abdü’l-Muttalib,” Kâbe yanında Hıcr mevkiinde, Uyurken, rüyasında seslenir bir zât kendisine,
“Kalk, ‘Tayyibe’yi’ hemen kaz” diyordu, “Abdü’l-Muttalib ‘Tayyibe’ nedir? Diye sordu” (Bekir Özcan)

Peygamberimiz (asm)’in konuştuğu, yaptığı hal ve hareketlerinin tamamına sünnet diyoruz. O’nun söz, hal ve tavırları sosyal hayatımıza yön veren bir yaşam biçimidir. Sözler Efendimize ait olunca mü’minler arasında teveccüh ve teslimiyet vardır. (Rüstem Garzanlı)

Ayette anlatılan telattuf, tedbir anlamınadır. Bu şekliyle söz konusu ayet, tedbiri, kafir bir toplumda yaşayan azınlık Müslümanlara, dinlerini yaşama uğruna uzleti tercih edenlere, neler yapmaları gerektiğini, mağaraya çekilmiş gençlerden birinin dilini kullanarak öğretir.

Hiç düşündünüz mü, sizi bugünlere getiren anne-babanız şimdi ne durumda? Kalbinizin bir köşesinde ve evinizin bir odasında, onlara ayırdığınız bir yeriniz var mı? Ya da onlar huysuz yaşlı, herşeye karışan çekilmez anne-baba, nine-dede, dırdırcı kaynana, mızmız kayınbaba mı? Yoksa onlar rahmet ikliminin davetçileri mi? (Yrd. Doç. Dr. M. Ali Balkanlıoğlu’nun yazısı..)