Etiket arşivi: dualar

Cumanız Mübarek Olsun (Cuma Duası)

Allahım! Kâinatın tılsımını bizlere açan Efendimize ve âl ve ashabına, yer ve gökler devam ettikçe, mevcudatın adedince salât ve selâm et. Amin!

Allahım! Bize Kur’ân’ın sırlarını anlamayı nasip et ve her an ve zamanda ona hizmet etmeye bizi muvaffak kıl.

Ey Rabbimiz, unutur veya hatâya düşer de bir kusur işlersek bizi bununla hesâba çekme. (Bakara Sûresi: 286.)

Ey Rabbimiz! nurumuzu tamamla ve bizi bağışla. Muhakkak ki Senin her şeye gücün yeter. (Tahrîm Sûresi: 8.)

Allah’ım! Bizi, dünyada Senin sevgin ve bizi Sana ve Senin emrettiğin gibi istikâmetli olmaya yaklaştıracak şeylerin sevgisiyle, âhirette ise rahmetin ve cemâlini bize göstermekle rızıklandır.

Allahım! Kur’ân’ı, bizim için, onu yazan ve benzerleri için, her türlü hastalıktan şifâ, bize ve onlara hem dünyada, hem de âhirette dost, dünyada yoldaş, kabirde arkadaş, Kıyâmette şefaatçi, Sırat üzerinde nur, Cehenneme karşı perde ve örtü, Cennette arkadaş ve bütün hayırlara bizi sevk eden rehber ve önder kıl. Bunu fazlın, cömertliğin, keremin ve rahmetinle yap ey merhametlilerin en merhametlisi ve ey bütün cömertlerden daha cömert olan! Duâmızı kabul buyur.

Allahım! Kendisine hakla bâtılı ayırt eden Kur’ân-ı Hakîmin indiği zâta, onun bütün âl ve Ashâbına salât ve selâm eyle. âmin, âmin.

Allahım! Efendimiz Muhammed’e, âline ve ashabına, ezelden ebede kadar ilm-i İlâhîdeki mevcudatın adedince salât ve selâm et; bize ve dinimize selâmet ver. Âmin.

Ey Kur’ân’ı indiren Allahım! Kur’ân’ın hürmetine, Ay ve Güneş dönüp durdukça bize Kur’ân’ın esrarını tefhim et; kendisine Kur’ân’ı indirdiğin zâta ve bütün Âl ve ashabına salât ve selâm et. Âmin.

“Yâ Rab! Beni kurtar, emân ve emniyet ver” İsm-i Âzam olan o Esmâ Risâlesinin bereketiyle, beni teşettütten, perişâniyetten hıfzeyle yâ Rabbi!” Amin!

Yâ Rabbî ve yâ Rabbe’s-Semâvâti ve’l-Aradîn, yâ Halıkî ve yâ Halık-ı Külli Şey,

Gökleri yıldızlarıyla, zemini müştemilâtıyla ve bütün mahlukatı bütün keyfiyatıyla teshir eden kudretinin ve iradetinin ve hikmetinin ve hâkimiyetinin ve rahmetinin hakkı için, nefsimi bana musahhar eyle ve matlubumu bana musahhar kıl.

Kur’ân’a ve imana hizmet için, insanların kalplerini Risale-i Nur’a musahhar yap. Ve bana ve ihvanıma iman-ı kâmil ve hüsn-ü hâtime ver.

Hazret-i Mûsa Aleyhisselâma denizi ve Hazret-i İbrahim’e Aleyhisselâma ateşi ve Hazret-i Dâvud Aleyhisselâma dağı, demiri ve Hazret-i Süleyman Aleyhisselâma cinni ve insi ve Hazret-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâma şems ve kameri teshir ettiğin gibi, Risale-i Nur’a kalpleri ve akılları musahhar kıl. Ve beni ve Risale-i Nur Talebelerini nefis ve şeytanın şerrinden ve kabir azabından ve cehennem ateşinden muhafaza eyle ve Cennetü’l-Firdevste mesut kıl.

Allahım, ümmî peygamber, elçin, peygamberin ve kulun olan Efendimiz ve Dostumuz Muhammed’e, onun âline, Ashâbına, hanımlarına, nesline; peygamber ve resûllere, kendine mânen yaklaştırdığın meleklere, dostlarına ve sâlih insanlara salât, selâm bereket ve kerem ihsan eyle.

Bu Kur’ân’ın sûreleri, âyetleri, harfleri, kelimeleri, mânâları, işaretleri, remizleri ve delâletleri adedince en üstün salât, en bol selâm, en büyük bereketler halinde olsun.

Ey İlâhımız, ey Yaratıcımız, ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Bu salâvâtlardan her birisi hürmetine bizi bağışla, bize merhamet et, bize lûtufta bulun. Alemlerin Rabbi olan Allah’a hamd olsun. Âmin.

www.NurNet.Org

Cumanız Mübarek Olsun! (İnşirah Duası)

Ey yalnızların, kendi başına kalmışların arkadaşı,
Ey mutsuzluğa düşmüşlerin yardımcısı,
Ey yoksulların zenginliği,
Ey zayıfların gücü,
Ey fakirlerin hazinesi,
Gariplerin sığınağı,
Ey tek güç ve kudret sahibi,
Ey ihsanıyla tanınan keremi sonsuz Rabbim,
Efendimiz ve yakınları hürmetine sıkıntılarımı gider.

Ey Rabbim!
Sen sıkıntılarıma karşı hazırlığım,
Musibetim anımda ümidim,
Yalnızlığımda arkadaşımsın.
Gurbetimde dostum,
Kederli anımda beni ferahlatansın.
İhtiyacım anında yardımıma koşan,
Zor anlarımda sığınağımsın.
Beni korkuların karanlığından kurtaran aydınlığımsın.
Ey Rabbim, sen şaşkınlığımda bana yol gösterensin.
Biliyorum Rabbim sen günahlarımı bağışlayan,
Ayıplarımı Örten, sıkıntılarımdan kurtaran,
Kalbimi sevginle süsleyensin.
Sen kalbimin hem tabibi, hem mahbubusun.
Sen ki şaşkınlara yol gösterir,
Muhtaçlara yardım eder,
Korunmak isteyenleri korursun.

Allah’ım, ben senin kulunum
Kulunun çocuğuyum.
Görüyorsun ki Rabbim sıkıntılıyım.
Bildirdiğin ve gizlediğin tüm isimlerini
Ve Kuran’ı Kerim’i kalbimin baharı,
Gönlümün nuru, sıkıntılarımın ilacı yap.
Ruhum susamış suya, kalbim özler seni
Gözlerimi senin sevdiğin şeylere çevirdim
Kulaklarımı seni çağıranın ülkesine bıraktım
Ve susayan bir toprak gibi bitkin kaldım
Kalbimi senin yoluna koydum
Ve ellerimi senin dergahına açtım
Bundan sonra da sana gelecek
Senden isteyeceğim…
Güneş ve ay senin nurundan almış nasibini
Güneş senin sevginden böyle ateş,
Ay böylesine mahzun,
Irmaklar senin hasretinden böyle çağlar,
Deniz bu ayrılıktan böyle deli böyle dalgalı,
Hep hüzünlü hep ağlamaklı.
Kuşların ümidi sen
Bitkilerin neşesi
Çiçeklerin rengi sen
Ve insanların hiç bitmeyen duası sen…
Mevla’m bizi bir an olsun terk etme
Sevgin içimizde hep uyanık kalsın
Yolun Rasul’ün yolu olunca ondan başka kime bel bağlayayım...
Rabbim Allah’tır benim,
Nurum ve kurtuluşum O’ndan gelecek.
Öyleyse O’nu bırakıp kime gideyim
Günahla örtülmüş varlığım içinde
Bir O’nun özlemidir beni yaşatan
Şefaatim O’nun dilindeyken
O’nu bırakıp kimi dinleyeyim
Mevla’m!
Beni kendine dost seçinceye kadar yaşat
Ve aşkınla yandığım bir anda al canımı
Al ki, ölüm aşkımın adı Olsun.

Ey Rabbim, ben ki günahı sevabından çok
Aklı dünyaya takılmış
Kalbi fani şeyleri anmış bir zavallıyım
Ama sen öyle Nur öyle Rahman’sın
Öyle güzelsin ki…
Ne olur Rabbim senden uzak kalan
Şu kulunu kendine yakınlaştır
İmanınla dirilt.
Ey sevdiklerini sevindirmekten hoşlanan Rabbim
Sana açılan ellerimi geri çevirme
Kalbime aşkınla tecelli et ki
Senden başka hiçbir şey kalmasın o kalpte
Senden başka hiçbir şeyi olmayacak kadar zengin eyle beni!
Her şeyde seni anmayı
Her şeyde seni görmeyi nasip eyle.
Bana isimlerinle güç ver ey Rabbim!
O isimlerin ki kalplerin nuru
Hiçbir şeyi olmayanların gururudur.
Ey Rabbim bize isimlerinin hakikatini göster.
Bizi sensiz bir an bile yaşatma.

Allah’ım sana Hz. Meryem(RA)’in temizliği ile gelmek istiyorum.
Günahlarla kirlenmeme izin verme.
Sana Hz. Musa(AS)’nın duası ile geliyorum,
Şeytana uymam için peşimden koşanlardan beni kurtar.
Hz. İsmail(AS)’in tevekkülü ile boynumu büküyorum,
Beni ve soyumu sana kul olarak yaşat.
Sana Hz. İsa(AS)’nın ruhu ile geliyorum,
Beni katına almanı diliyorum.
Sana Hz. Yunus(AS)’ın duası ile yalvarıyorum,
Beni yutan nefsimin karanlıklarından kurtarmanı bekliyorum.
Rabbim, sana Hz. Yusuf(AS)’ın gömleği ile geliyorum,
Beni düştüğüm ümitsizlik kuyusundan çıkarmanı diliyorum.
Sana Muhammed Mustafa(ASM)’ın kulluğu ile geliyorum,
Beni miraca çıkarmanı bütün sıkıntılarımı gidermeni diliyorum…

Cumanız Mübarek Olsun! (Zeynelabidin Hz. Duası)

Ey üzüntüleri gideren, kederlere son veren! Ey dünyada da, ahirette de Rahman ve Rahîm olan! Muhammed ve Âl-i Muhammed’e salât eyle ve üzüntümü gider, kederime son ver. Ey Bir! Ey Tek! Ey Samed (ihtiyaçlar için başvurulan mutlak gani)! Ey doğurmamış, doğmamış ve dengi olmayan (yüce Allah)! Beni koru, temizle ve üzüntümü gider.

(Bu arada Ayet’el-Kürsi ile Nâs, Felak ve İhlâs surelerini okuyup sonra şöyle de: )

Allah’ım! Oldukça muhtaç, gücü az, günahları çok ve senden başka ihtiyacını giderecek, güçsüzlüğünü güçlendirecek ve günahlarını bağışlayacak birini tanımayan biri olarak, senden rahmetini dileniyorum. Ey celâl ve ikram sahibi! Senden, yapanını sevdiğin bir amel ve emrinin geçerli olduğuna dair gerçek yakini olan kimseye fayda sağlayacak bir yakin istiyorum.

Allah’ım! Muhammed ve Âl-i Muhammed’e salât eyle ve canımı doğruluk üzere al; beni dünyadan müstağni et; sana kavuşma iştiyakıyla rağbetimi katındakine yönelik kıl ve gerçek anlamda sana tevekkül etmeyi bana nasip et. (Allah’ım!) Bugüne kadar yazılmış (mukadder edilmiş) olan en iyi şeyi senden istiyorum ve bugüne kadar yazılmış olan en kötü şeyden sana sığınıyorum. Senden; sana kulluk sunanların korkusunu, yüceliğinin önünde alçalanların ibadetini, sana güvenenlerin (tevekkül edenlerin) yakinini ve sana iman edenlerin güvenini (tevekkülünü) istiyorum.

Allah’ım! İsteklerime olan rağbetimi, dostlarının isteklerine olan rağbeti; korkumu, dostlarının korkusu gibi kıl. Beni hoşnutluğun doğrultusunda öyle bir amele muvaffak et ki, artık yaratıklarından herhangi birisinin korkusuyla dininden hiçbir şeyi terk etmeyeyim. Allah’ım! İşte benim isteklerim! Onlara karşı içimde büyük bir rağbet oluştur; onlardan dolayı beni mazur gör; onları istemek için ileri süreceğim delilleri bana ilham et ve onlarla ilgili olarak bedenime sağlık ver. Allah’ım! Kim senden başkasına güveni veya ümidi olarak sabahlarsa sabahlasın, ben, tüm işlerde sana güvenerek ve sana ümidim olarak sabahlamışımdır. Şu hâlde, işlerin sonuç bakımından en iyi olanını benim hakkımda mukadder eyle ve rahmetinle beni saptırıcı fitnelerden kurtar; ey merhametlilerin en merhametlisi! Ve Allah, Allah’ın seçkin elçisi efendimiz Muhammed’e ve onun tertemiz Âline salât etsin.

(İmam Zeynelabidin Hz.’nin Sahife-i Seccadiye Mecmuasından, Allah’tan Üzüntülerin Giderilmesini İsteme Hakkındaki Duası)

Cumanız Mübarek Olsun! (Cuma Duası)

Allah’ım! Sen beni eksiksiz özürsüz yarattın; çocuktum, büyüttün ve yeterli miktarda rızk verdin bana. Allah’ım! Ben, indirdiğin ve kendisiyle kullarını müjdelediğin Kitabında şöyle buyurduğunu gördüm: “Ey kendi aleyhlerinde haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin; Allah bütün günahları bağışlar.” (Zümer, 53)

(Allah’ım!) Geçmişte benden vuku bulan kötülükleri biliyorsun, hem de benden daha iyi. Amel defterimde aleyhimde sıralanan suçlardan dolayı yazıklar olsun bana! Eğer her şeyi kapsayan affının hâlime şamil olacağını umduğum yerler olmasaydı, (ümitsizlikten) kendimi bırakır, helâk olup giderdim.

Eğer kulun, Rabbinden kaçması mümkün olsaydı, senden kaçmaya en lâyık olan benim. Yeryüzünde ve gökte hiçbir şey sana gizli değildir ve sen (kıyamet günü) onları açığa çıkaracaksın. Karşılık verici olarak sen yeterlisin; hesap görücü olarak sen kâfisin.

Allah’ım! Kaçarsam, beni bulursun; firar edersem, beni yakalarsın. İşte önünde durmaktayım; mütevazı, zelil ve hakir biri olarak. Cezalandıracak olursan, bunu hak etmişimdir ve adaletin bunu gerektirmektedir, ey Rabbim! Affedecek olursan, (buna da şaşmam; çünkü) eskiden beri affın hâlime şamil olmuş, afiyetin beni bürümüştür.

Allah’ım! O hâlde, saklı isimlerin ve perdelerin örttüğü güzelliğin hürmetine senden, bu tahammülsüz cana ve bu güçsüz bedene acımanı istiyorum. Güneş sıcağına dayanamayan bu zayıf beden, cehennem ateşine nasıl dayanabilir?! Yıldırım sesine dayanamayan bu güçsüz beden, gazabının sesine nasıl dayanabilir?!

Allah’ım! O hâlde bana acı. Çünkü ben, hakir bir adamım ve değerim pek azdır. Benim azaba çarptırılmam, zerre kadar saltanatını artıracak değil. Şayet bana azap edilmekle saltanatın artacak olsaydı, azaba karşı senden sabır dilerdim ve böyle bir şey senin olsun isterdim. Fakat saltanat ve mülkün, itaat edenlerin itaatiyle artacak, günahkârların günahıyla azalacak olmaktan çok daha büyük, çok daha kalıcıdır, Allah’ım!

O hâlde, ey merhametlilerin en merhametlisi, bana merhamet eyle; ey celâl ve ikram sahibi, günahlarımdan geç ve affınla bana dön (tövbemi kabul buyur). Hiç kuşku yok, sen, tövbeyi kabul edensin, rahîmsin.

(İmam Zeynelabidin Hz.’nin Sahife-i Seccadiye Mecmuasından, Allah’tan Korkma Hakkındaki Duası)

Cumanız Mübarek Olsun! – Cuma Duası (Risale-i Nur’dan)

Ey seçkin kulun Muhammed’in Rabbi!

Ey Cennet ve Cehennemin Rabbi!

Ey peygamberlerin ve hayırlıların Rabbi!

Ey Sıddîklar ve iyilerin Rabbi!

Ey küçüklerin ve büyüklerin Rabbi!

Ey tohumların ve meyvelerin Rabbi!

Ey güllerin ve çiçeklerin Rabbi!

Ey nehirlerin ve ağaçların Rabbi!

Ey açıklananların ve gizlenenlerin Rabbi!

Ey gece ve gündüzün Rabbi olan Allah’ım!

Seni Arşının taşıyıcılarını, bütün meleklerini ve bütün yaratıklarını şahid tutarak ve bütün peygamberlerinin, bütün evliyalarının, bütün kevnî ve Kur’anî ayetlerinin, bütün masnuatının, kainatın zerrat ve mürekkebatının, bütün bu sayılan şehadetleri içine alan habibin Muhammed’in (ASM) ve Senin Kur’an’ının şehadetiyle hepimiz şehadet ediyoruz ki: Sen Vacib-ül Vücud, Vahid ve Ehad, Ferd ve Samed, Hakk ve Mübîn, Hayy ve Kayyum, Alîm ve Hakîm, Kadîr ve Mürîd, Semi’, Basir ve Mütekellim olan Allah’sın. En güzel isimler Senindir. Şehadet ederiz ki, Senden başka İlah yoktur. Mülk yalnızca Senindir. Hamd de Sana mahsustur. Senden mağfiret diliyor ve Sana tevbe ediyoruz.

Hem şehadet ederiz ki, Hz. Muhammed(ASM) alemlere rahmet olarak gönderdiğin kulun, peygamberin, habibin ve resulundür. Ona, Aline ve Ashabına sonsuza kadar salat ve selam eyle! Âmîn, âmîn, âmîn!