Etiket arşivi: cuma duası

Cuma Duası – Cumanız Mübarek Olsun

İmam Zeynelabidin Hz.’nin Sahife-i Seccadiye Mecmuasından, Allah’tan Üzüntülerin Giderilmesini İsteme Hakkındaki Duası:

Ey üzüntüleri gideren, kederlere son veren! Ey dünyada da, ahirette de Rahman ve Rahîm olan! Muhammed ve Âl-i Muhammed’e salât eyle ve üzüntümü gider, kederime son ver. Ey Bir! Ey Tek! Ey Samed (ihtiyaçlar için başvurulan mutlak gani)! Ey doğurmamış, doğmamış ve dengi olmayan (yüce Allah)! Beni koru, temizle ve üzüntümü gider.
(Bu arada Ayet’el-Kürsi ile Nâs, Felak ve İhlâs surelerini okuyup sonra şöyle de: )
Allah’ım! Oldukça muhtaç, gücü az, günahları çok ve senden başka ihtiyacını giderecek, güçsüzlüğünü güçlendirecek ve günahlarını bağışlayacak birini tanımayan biri olarak, senden rahmetini dileniyorum. Ey celâl ve ikram sahibi! Senden, yapanını sevdiğin bir amel ve emrinin geçerli olduğuna dair gerçek yakini olan kimseye fayda sağlayacak bir yakin istiyorum.
Allah’ım! Muhammed ve Âl-i Muhammed’e salât eyle ve canımı doğruluk üzere al; beni dünyadan müstağni et; sana kavuşma iştiyakıyla rağbetimi katındakine yönelik kıl ve gerçek anlamda sana tevekkül etmeyi bana nasip et. (Allah’ım!) Bugüne kadar yazılmış (mukadder edilmiş) olan en iyi şeyi senden istiyorum ve bugüne kadar yazılmış olan en kötü şeyden sana sığınıyorum. Senden; sana kulluk sunanların korkusunu, yüceliğinin önünde alçalanların ibadetini, sana güvenenlerin (tevekkül edenlerin) yakinini ve sana iman edenlerin güvenini (tevekkülünü) istiyorum.
Allah’ım! İsteklerime olan rağbetimi, dostlarının isteklerine olan rağbeti; korkumu, dostlarının korkusu gibi kıl. Beni hoşnutluğun doğrultusunda öyle bir amele muvaffak et ki, artık yaratıklarından herhangi birisinin korkusuyla dininden hiçbir şeyi terk etmeyeyim. Allah’ım! İşte benim isteklerim! Onlara karşı içimde büyük bir rağbet oluştur; onlardan dolayı beni mazur gör; onları istemek için ileri süreceğim delilleri bana ilham et ve onlarla ilgili olarak bedenime sağlık ver. Allah’ım! Kim senden başkasına güveni veya ümidi olarak sabahlarsa sabahlasın, ben, tüm işlerde sana güvenerek ve sana ümidim olarak sabahlamışımdır. Şu hâlde, işlerin sonuç bakımından en iyi olanını benim hakkımda mukadder eyle ve rahmetinle beni saptırıcı fitnelerden kurtar; ey merhametlilerin en merhametlisi! Ve Allah, Allah’ın seçkin elçisi efendimiz Muhammed’e ve onun tertemiz Âline salât etsin.

Nurnet.org

Cuma Duası – Cumanız Mübarek Olsun

Peygamber Efendimiz (ASM)’den Dualar:

Allah’ım!
Bize dünyada da ahirette de iyilik ver; bizi cehennem azabından muhafaza buyur. (Buhari, 7/163, Müslim, 4/2070)
Allah’ım!
Cehennemin fitnesinden ve azabından sana sığınırım, kabir azabından ve kabrin fitnesinden sana sığınırım, zenginlik fitnesinin şerrinden ve fakirliğin şerrinden sana sığınırım.
Mesih-i Deccal fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Kalbimi kar ve dolu suyuyla yıka Allah’ım! Beyaz elbiseyi kirden nasıl temizliyorsan, kalbimi hatalardan öylece temiz kıl Allah’ım!
Allah’ım!
Doğu ile Batıyı birbirinden uzaklaştırdığın gibi, benim ile hatalarımın arasını da aç.
Allah’ım! Tembellikten, günahtan ve borçlu kalmaktan Sana sığınırım. (Buhari, 7/161; Müslim, 4/2078)
Allah’ım!
Belânın eziyetinden, sıkıntıya uğramaktan, kötü kazadan ve düşmanlara gülünç duruma düşmekten Sana sığınırım. (Buhari, 7/155; Müslim, 4/2080; Resulullah (sav) bu lâfızlar¬la sığınırdı)

Allah’ım!
Dinimi salih kıl, o benim işimin iffetidir. Dünyamı salih eyle, hayatım ondadır. Ahiretimi salih yap, dönüşüm onadır. Bana türlü türlü hayırlarla uzun ömür ver. Ölümü benim için bütün serlerden uzak kıl. (Müslim, 4/2087)
Allah’ım!
Bana hidayet ver, beni dosdoğru kıl. Allah’ım! Senden hidayet ve istikamet isterim. (Müslim 4/2090)
Allah’ım!
Verdiğin nimetin yok olmasından, sunduğun afiyetin değişmesinden, azabının ansızın gelmesinden ve Seni gazaplandıran her şeyden Sana sığınırım. (Müslim, 4/2097)
Allah’ım!
işlemiş olduğum ve henüz işlememiş bulunduğum amellerin şerrinden sana sığınırım. (Müslim, 4/2085)
Allah’ım!
Senin rahmetini umarım, beni göz kirpimi bir an ve nefsimle baş başa bırakma, bütün işlerimi salih kıl, senden baş¬ka ilâh yoktur. (Ebu Davud 4/324- Ahmed b. Hanbel 5/42)

Allah’ım!
Ben senin kulunum, babam ve annem de senin kullarındır.
Benim perçemim senin elinde, benim hakkımdaki hükmün geçmişte yazıldı. Hakkımda verdiğin hüküm âdildir. Zâtını isimlendirdiğin o Sana has bütün isimlerle Senden isterim; kitabında inzal buyurduğun, yarattığın bir kula öğrettiğin bü¬tün isimlerle Senden isterim. Katında bulunan gayb ilminde, Zât’ın için seçtiğin bütün isimlerle Sana yalvarırım.
Kur’an’ı kalbimin baharı, gönlümün nuru kıl, üzüntümü aydınlatan ve derdimi gideren yap. (Ahmed bin Hanbel 1/391, 452; Hâkim, 1/509)

Ey kalblere tasarruf eden Allah’ım! Kalblerimizi Sana itaat etmeye yönelt. (Müslim; 4/2045)

Ey kalbleri çeviren Allahım! Kalbimi dinin üzere sabit kıl-(Tirmizi, 5/238; Ahmed b. Hanbel, 4/182; Hâkim, 1/525, 528 Ümmü Seleme’nin (r.a.) rivayetine göre, Resulullah’ın (s.a.v.) en fazla yaptığı dua budur).

Allah’ım!
Senin Nebin Muhammed’in (s.a.v.) Senden istediği hayırdan ben de isterim. Nebin Muhammed’in (s.a.v.) istiaze etti¬ği serden Sana sığınırız.
Yardım istenecek Sen’sin, dilekler Sana sunulur. Allah’dan (c.c.) başka güç sahibi yok, kuvvet sahibi yok. (Tirmizi, 5/537; İbnMace, 2/1264)

Allah’ım!
Kulağımın, gözümün, dilimin, kalbimin ve şehvetimin şerrinden Sana sığınırım. (Ebu Davud, 2/92; Tirmizi 5/523; Ne-sei: 8/271)
Allah’ım!
Şüphesiz ki Sen affedensin, Kerimsin, affetmeyi seversin, beni de affet. (Tirmizi, 5/534, bkz: Sahihu Tirmizi, 3/170)

Allah’ım!
Hatalarımı, bilgisizliğimi, isimdeki taşkınlığımı ve Senin benden daha iyi bildiğin günahlarımı bağışla.

Allah’ım!
Şakamı ve ciddiyetimi, kasten ve hataen yaptıklarımı, bende mevcut olan bütün yanlışlarımı bağışla. (Buhari, Maal Feth: U/196)

Allah’ım!
Beni bağışla, bana merhamet et, bana hidayet eyle, afiyet ver, beni rızıklandır. (Müslim, 4/2073; 2078)
Allah’ım!
Ömrümün sonunda, ihtiyarlık anımda bana bol bol rızık ver. (Hâkim, 1/542, Sahihu Cami, 1/396)

Allah’ım!
Günahlarımı bağışla. Evimi geniş, rızkımı bereketli kıl. (Ahmed b. Hanbel, 4/63; 5/375)

Allah’ım!
Düşmekten, vurulmaktan, boğulmaktan, yanmaktan Sana sığınırım. Ölüm anında şeytanın beni çarpmasından Sana sı¬ğınırım. Senin yoluna sırt çevirmiş olarak ölmekten Sana sı¬ğınırım. Yılan veya akrep sokarak ölmekten Sana sığınırım. (Ebu Davud, 2/92; Nesei, i/1125)

Allah’ım!
Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilik¬ten, ihtiyarlıktan, taş yürekli olmaktan, gafletten, fakirlikten, zillet ve meskenetten Sana sığınırım. Fakirlikten, küfürden, fısktan, düşmanlık ve nifaktan, gösteriş ve riyadan Sana sı¬ğınırım. Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzzamdan, ala¬cadan ve benzer hastalıklardan Sana sığınırım. (Hakim ve Beyhaki, Bkz. Sahihu Cami 1/406).

Allah’ım!
Huşu duymayan kalpten,
Kabul edilmeyen duadan,
Doymayan nefisten,
Ve yararsız ilimden Sana sığınırım.
Bu dört durumdan Sana sığınırım. (Tirmizi, 5/519; Ebu Davud, 2/92; Sahihu Cami 1/410; Sahihu Nesei, 3/1113).

Allah’ım!
Senden cennet isterim, Beni cehennemden korumanı isterim. (Tirmizi, 4/700; İbn Mace; 2/1453; Nesei, bkz. Sahihu Tirmizi 2/319; Sahihu Nesei 3/1121; Lâfzı şöyledir: “Kim Al-lah’tan {c.c.) üç kez cenneti isterse, cennet şöyle der: Al¬lah’ım! Onu cennete sok. Kim üç kez cehennemden korunma¬yı dilerse cehennem: Allah’ım! Onu cehennemden koru der”)

Allah’ım!
Bilerek şirk koşmaktan Sana sığınırım. Bilmeden şirk koşmaktan Senden mağfiret dilerim. (Ahmed b. Hanbel, 4/403)

Allah’ım!
Senden yararlı ilim, temiz rızık ve kabul edilen amel isterim. (İbn Mace, l/298’de tahric etti. Bkz. Sahihu İbni Mace 1/152)

Ey Vâhid, Ehad ve Samed olan! Doğurmayan ve doğurul-tnayan! Hiçbir şey kendisine denk olmayan Allah’ım! Senden günahlarımı bağışlamanı isterim. Muhakkak ki, Gafur ve Ra¬him olan Sensin. (Nesei, 3/52; Ahmed bin Hanbel, 4/338)

Allah’ım!
Beni Senin sevginle,
Ve sevgisi Senin katında bana fayda verecek olanın sevgisiyle rızıklandır.

Allah’ım!
Sevdiğim şeylerden bana verdiğin rızkı, Senin sevdiğin yolda, benim için kuvvet kıl.

Allah’ım!
Sevdiklerimden benden uzaklaştırdığın şeyi, Senin sevdiğin yöne yönelt. (Tirmizi, 5/523)

Allah’ım!
Ey Cebrail’in ve Mikail’in Rabbi!
Ey İsrafil’in Rabbi!
Cehennemin sıcaklığından ve kabir azabından
Sana sığınırım. (Nesei, 8/278; Sahihu Nesei, 3/1121)

Allah’ım!
Beni kolay bir hesap ile hesaba çek. (Ahmed b. Hanbel 6/48) Hz. Âişe (r.a.) dedi ki: “Ey Allah’ın nebisi! Kolay hesap nedir?” diye sordum. Buyurdu ki: “Allah’ın, kişinin amel def-terine bakması ve onun günahlarından vazgeçmesidir. Çünkü o gün, kimin hesabı ince elenip sık dokunursa, o helak ol¬muştur ey Âişe!”

Allah’ım!
Seni zikretmemiz, Sana şükretmemiz, Sana güzelce ibadet etmemiz için bize yardım eyle. (Hâkim. 1/499)
Hz. Peygam¬ber (s.a.v.), Hz. Muaz’a (r.a.), bu duayı bütün namazların sonunda okumasını tavsiye etmiştir).

Allah’ım!
Borcun sıkıştırmasından, düşmanın galip gelmesinden ve düşmanları güldürmekten Sana sığınırım. (Nesei, 8/265; Bkz: Sahihu Nesei 3/1113)

Allah’ım!
Beni günahlardan ve hatalardan temizle. Allah’ım!
Beni o günah ve hatalardan, beyaz elbisenin kirden temizlendiği gibi temizle.
Allah’ım!
Beni kar ve doluyla, soğuk suyla temizle. (Nesei, 1/198, 199; Tirmizi, 5/551; Sahihu Süneni Nesei 1/86)

Cuma Duası – Cumanız Mübarek Olsun

SEYYİDÜ’L İSTİĞFAR DUASI:

Peygamber Efendimiz(ASM) namazın akabinde duâlarına başlarken önce,
“Rab olarak Allahı, dîn olarak İslâmiyeti, Peygamber olarak da Muhammed aleyhisselâmı kabul ettim ve buna râzı oldum.” der sonra da:

“Ey yer ve gökleri yaratan, gizli ve âşikâre herşeyi bilip herşeye mâlik olan Allahım! Bir olduğuna ve senden başka ibâdete lâyık kimsenin bulunmadığına şehâdet ederim. Kendi kötülüklerimden şeytanın hiyle ve desîselerinden sana sığınırım.” dedikten sonra şöyle devam ederdi.

“Allahım! Senden, din ve dünyâm, mâl ve âilem hakkında af ve âfiyeti dilerim.

Allahım, kusurlarımı ört ve beni tehlikelerden emin kıl. Hatalarımı azalt, önümden, ardımdan, sağımdan ve solumdan, beni koru ve azametinle alt Üzerinde yürüdüğüm şu topraklardan gelecek zararlardan beni koru.

Allahım beni mekrinden, gadabından emin olanlardan kılma. Bana başkasını musallat etme. Daimâ kusûrlarımı ört ve beni zikrinden ayrılan gafillerden kılma.”

Sonra üç kere “Seyyidü’l-istiğfar” denilen şu duâyı ve diğer duâları okurdu:

“Allahım! Sen benim Rabbimsin. Senden başka ibâdete lâyık mâbûd yoktur. Beni yaratan sensin. Ben senin kulunum, gücümün yettiği kadar sana verdiğim söz ve ahid üzerindeyim. Yaptığım kötülüklerden sana sığınır, verdiğin ni’metlere şükr eder, kusurlarımdan sana ilticâ ederim. Günahlarımı mağfiret eyle, senden başka mağfiret eden yoktur.” Sonra üç kere:

“Allahım! Gözüme, kulağıma ve bütün bedenime sıhhat ve âfiyet ihsân eyle. Senden başka hakikî mâbûd yoktur.” der;

“Allahım kazâ ve kaderine rızâyı, öldükten sonra huzûr içinde ebedî saâdeti ve cemâlini müşâhede zevkini, sana vâsıl olma hevesini, dayanılmayacak zararlardan ve sapıtıcı fitnelerden beni korumanı, senden ister; zulmetmek ve zâlim olmaktan, başkasına tecâvüz etmek veya tecâvüze uğramaktan veyâ affedilmeyecek bir günah irtikâbından da sana sığınırım.”

“Allahım! Din ve azmimde sebâtı, rüşdümde azîmeti, iyi işlere azmetmeyi senden isterim. Nimetine şükrü ve sana güzel ibâdet edebilmeyi senden isterim. Nimetine şükrü ve sana güzel ibâdet edebilmeyi senden isterim. Her şeyden sâlim ve huşû sâhibi kalbi, dürüst ahlâka sâdık ve zâkir lisâna sâhib olmayı, nîmetine şükür ile güzel ibâdet ve makbûl amellerde bulunmamı senden isterim. Bildiğin bütün iyilikleri senden ister ve bildiğin bütün kötülüklerden sana sığınırım. Bildiğin bütün günahlardan sana tevbe ederim. Sen bilirsin ben bilemem. Bütün gizli şeyleri en iyi bilen sensin. Allahım! Geçmiş-gelecek, gizli-âşikâre ve senin bildiğin bütün kusurlarımı mağfiret et. İlk ve son, herşeye kaadir ve her gizliyi bilen sensin.

Allahım! İrtidadı kabûl etmeyen îmânı, tükenmeyen nîmetleri, “Hüld” Cennetinde Resûl-i Ekrem Muhammed aleyhisselâma arkadaşlığı senden isterim.

Allahım! Söz ve işlerin güzelini ve bütün iyilikleri, kötülüklerden uzak kalmağı, yoksulları sevmeyi, senden isterim. Seni sevmeyi ve seni seveni sevmeyi ve sevgine yaklaştıracak her ameli sevmeyi senden isterim. Günahlarımı bağışlamanı, beni mağfiret edip merhamet etmeni senden isterim. Kavmimi iptilâ edeceğin zamân hemen beni kendine al ve fitne ile karşılaştırma.

Allahım! Gaybı bilmen ve her şeye olan kudretin hürmetine, hakkımda hayat hayırlı olduğu müddetçe beni yaşat; ölüm hayırlı olduğunda da ruhumu kabzeyle. Gizli ve âşikâre haşyet üzere bulunmamı, hiddet ve sükûnette adaletten ayrılmamamı, zenginlik ve fakirlikte itidâli ve zâtının cemâline bakmanın zevkini ve sana ulaşmanın aşk ve hevesini senden ister; zarar veren şeylerin mazaratından ve sapıtan fitnelerden sana sığınırım. Allahım îmân cevheri ile bizi süslendir. Hidâyette olup hidâyete ulaştıranlardan eyle.

Allahım! İsyân ile aramızda perde olacak şekilde bize haşyet ihsân eyle. Cennetine ulaştıracak tâati, dünyâ ve âhiret musîbetlerini ehvenleştirecek yakîni bize ver. Allahım! Yüzümüzü hayâ, kalbimizi korku ile doldur. Sana kulluk edecek şekilde gönüllerimize heybet ve azâmetini yerleştir.En üstün sevgilimiz ve en çok korkacağımız sen ol.Allahım! İçine girdiğimiz bugünün evvelini salâh, ortasını felâh, matlûba ermek, sonunu da saâdet-i kâmileye ulaştırmak kıl.Allahım! Bugünün evvelini nîmet, ortasını rahmet, sonunu da mağfiret ve kerâmet kıl.

Allahım! Bizi müttakî olan dostlarından, felâha ermiş cemaatinden ve sâlih kullarından eyle. Sevdiğin işleri bize tevfik eyle ve bizi lehimize olan iyi işlere teveccüh ettir.

Allahım! İyilikleri toplayan evveli ve âhiri iyilik olan herşeyi senden ister, kötülükleri toplayan, evveli ve âhiri kötülük olan herşeyden sana sığınırız.

Allahım! Benim üzerimde olan kudretin hakkı için bana rahmetinle teveccüh et. Sen tevbeleri kabûl eden azîm merhamete sâhibsin Allahım hilm ü keremin hakkı için beni affeyle, bağışla. Sen mağfiret edici ve hilm sâhibisin. Allahım, hâlimi bilirsin, merhamet et. Zîra sen merhamet edenlerin en merhametlisisin.

Allahım! Bana olan mâlikiyyetin hürmetine, beni nefsime hâkim kıl ve nefsimi bana musallat etme. Zîra dilediği gibi yapan melik ve Cebbâr sensin.

Allahım! Seni noksan sıfatlardan takdîs, tesbîh, tenzîb eder ve sana hamd ederim. Senden başka İlâh yoktur. Kötülükler İrtikâbiyle nefsime zulüm ettim, günahlarımı mağfiret eyle. Sen benim Rabbimsin, günahlarımı ancak sen bağışlarsın.

Allahım! Sana gidecek doğru yola beni ilhâm et ve nefsimin kötülüklerinden beni koru. Allahım! Beni ıkâb etmeyeceğin helâl lokmayı bana rızk et. Beni taksimatına kani olanlardan eyle ve bana ayırdığın rızk ile, senin kabûl edeceğin iyi şeylerde beni çalıştır.

Allahım! Senden, günahlarımın affını, vücûdumun âfiyetini, hüsn-ü yakîn ile dünyâ ve âhirette huzûr, refah ve saâdeti dilerim. Ey günah kendisine zarar vermeyen ve mağfiret kendisinden bir şey eksiltmeyen Allahım, sana zararı dokunmayan günahlarımı bana bağışla, senden bir şey eksiltmeyen mağfiretini de bana ver.”

“Ey Rabbimiz! Bize sabır ver, müslümân olduğumuz hâlde ruhumuzu kabzeyle.”

“Sen dünyâ ve âhirette benim dostum, yardımcı ve koruyucumsun, benim canımı müslümân olduğum hâlde al ve sâlihlere kat.”

“Sen bizim velimiz ve dostumuzsun bizi affet ve bize rahmet et, mağfiret edicilerin en hayırlısı sensin.”

“Bizim için bu dünyâda ve âhirette güzel olanı yaz. Biz sana teveccüh ettik.”

“Ey Rabbimiz! Sana tevekkül ve sana teveccüh ettik. Rücû ve dönüş ancak sanadır.”

“Ey Rabbimiz! Bizi bu zâlim kavmin işkencesine uğratma.”

“Ey Rabbimiz! Kâfirleri bize musallat etme. Bizi mağfiret eyle, sen muhakkak azîz ve hakîmsin.”

“Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki aşırı hareketlerimizi mağfiret eyle.”

“Ey Rabbimiz! Bizi ve îmânda bizden önce olan din kardeşlerimizi mağfiret eyle ve kalblerimizde mü’minler için kin ve hased bırakma. Ey Rabbimiz! Sen çok şefkat ve çok merhamet sâhibisin.”

“Ey Rabbimiz! Bize senin katından rahmet ver. İşimizde bize doğru bir yol tuttur.”

“Ey Rabbimiz! Bize dünyâda hasene ver, âhirette de hasene ver ve ateşin azâbından bizleri koru.”

“Ey Rabbimiz! Günahlarımızı mağfiret eyle. Kusurlarımızı ört ve bizi iyiler meyânında öldür. Ey Rabbimiz, resûllerinin lisânı ile va’dettiklerini bize ver. Kıyâmette bizi rüsvây etme. Muhakkak ki sen sözünden dönmezsin.”

“Ey Rabbimiz eğer unuttuk veyâ yanıldıysak bizi mes’ûl tutma. Ey Rabbimiz bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz takat getiremiyeceğimiz şeyleri bize yükleme. Bizi affet, hatâlarımızı bağışla. Bize rahmet eyle. Sen mevlâmızsın. Koruyucu ve yardımcımızsın. Kâfirlere karşı bize yardım et ve nusret ver.”

“Rabbim! Beni, anne ve babamı mağfiret eyle. Onlar, küçüklüğümde beni acıyıp baktıkları gibi, sen de onlara rahmet eyle. Kadın erkek bütün mü’min ve müslümânların ölü ve dirilerini affet. Rabbim, bana mağfiret ve merhamet et. İzzet ve kerem sâhibi sensin. Merhamet edicilerin en hayırlısı, mağfiret edicilerin de en hayırlısı sensin. Biz Allah içiniz, Allah’tan geldik ve O’na döneceğiz. Kuvvet ve kudret, ulu ve yüce olan Allah’’ndır. Allah bize yeter. En iyi koruyucu O’dur. Hâtemü’l-Enbiyâ Hazret-i Muhammed ve âline salât ve selâm olsun.”

Nurnet.org

Cuma Duası – Cumanız Mübarek Olsun

Tazarru ve Niyaz

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ

اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَىاَلِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَعِينَ

İlâhî!

Günahlar beni dilsiz etti, isyanımın çokluğu sebebiyle rüsva oldum. Büyük gafletim sebebiyle sesim kısıldı. İşte ben, seyyidim ve senedim Şeyh Abdülkâdir Geylânî’nin dilinden, onun makbul, kapıdaki vazifeliye âşinâ nidasıyla, Senin rahmet kapını çalıyor ve mağfi¬ret kapında sesleniyorum:

Ey rahmeti her şeyi kuşatan, ey her şeyin melekûtu elinde olan, kendisine hiçbir şeyin zarar ve yarar vermediği, hiçbir şeyin kendisine galebe çalamadığı, kendisinden kaçıp kurtulamadığı, hiçbir şeyin kendisine ağır gelmediği ve hiçbir şeyin yardımına muhtaç olma-yan, hiçbir şeyin kendisini başka bir işten alıkoyamadığı, hiçbir şeye benzemeyen ve hiçbir şeyin kendisini âciz bırakamadığı Zat!

Beni tamamen bağışla, öyle ki beni hiçbir şeyden hesaba çekme!

Ey her şeyi perçeminden tutan, herşeyin anahtarlarını elinde bulunduran!

Ey her şeyden önce var olan Evvel, her şeyden sonra bakî kalan Âhir, her şeyin üzerinde Zahir, her şeyin ardındaki Bâtın, herşey üstünde Kahir!

Beni tamamen bağışla, Sen herşeye kadirsin.

Ey herşeyi bilen Alîm, herşeyi kuşatan Muhît, herşeyi gören Basîr, herşeyi müşahede eden Şehîd, herşeyi görüp gözeten Rakîb, herşeye incelikleriyle vâkıf Latîf, herşeyden hakkıyla haberdar Habîr!

Bütün günah ve hatalarımdan dolayı beni bağışla, öyle ki beni hiçbir şeyden hesaba çekme! Sen herşeye kadirsin.

Allahım! gafletten ve kötü arzularımdan Senin Celâlinin izzetine ve İzzetinin celâline, saltanatının kudretine ve kudretinin saltanatına sığınıyorum.

Ey kurtuluş isteyenlerin sığınağı! Beni şeytanî arzulardan kurtar, beşerî pisliklerden temizle, Peygamberin Muhammed’i (s.a.v.) sıddîkiyet muhabbetiyle bana sevdirmek suretiyle beni gaflet pasın¬dan ve cehalet vehimlerinden ârî eyle. Öyle ki benlik yok olsun, herşey Allah’ın minnet denizinde Allah’ın nimetine gark oimuş, Al¬lah’tan alıkoyan her meşguliyete karşı Allah’ın kılıcıyla muzaffer, Allah’ın inayetiyle mahzûz, Allah’ın himayesinde mahfuz olarak Allah için, Allah ile Allah’a, Allah’tan olsun.

Ey nurların Nuru, ey sırların Alimi, ey gecenin ve gündüzün müdebbiri, ey Melik, ey Azîz, ey Kahhâr, ey Rahîm, ey Vedûd, ey Gaf¬far, ey gaybları hakkıyla bilen, kalpleri ve gözleri halden hale koyan, ey ayıpları örten, ey günahları affeden, Günahlarımı affet; sebepler kendisi için daralmış, kapılar yüzüne kapanmış, hak ehlinin yolunda yürümesi zorlaşmış, bir kazanç elde edemeden günlerini ve nefsini gaflet meydanlarında harcamış olan şu kuluna merhamet et!

Ey dua edildiğinde icabet eden, ey hesabı hızlı gören! Ey Kerîm, ey Vehhâb! Hastalığı büyük, şifası zor, çaresi zayıf, imtihanı kuvvetli, Senden başka penâhı ve ümidi kalmamış olan şu kuluna merhamet et!

İlâhî!

Sana arz ediyorum derdimi, hüznümü ve şikayetimi. İlâhî! hüccetim hacetim, azığım ise ihtiyacım ve çaresizliğimdir.

İlâhî!

Senin cömertlik denizlerinden bir damla beni kandırır, Senin af nehirlerinden bir zerre bana yeter.

Yâ Vedûd yâ Vedûd yâ Vedûd!

Ey Yüce Arş’ın sahibi, ey Mübdi’ ve Muîd, ey her dilediğini yapan Fa’âlun limâ yürîd!

Arşının rükünlerini kaplayan Vechinin nuru hürmetine, bütün mahlûkâtına hükmeden kudretin hürmetine, herşeyi kaplayan rah¬metin hürmetine istiyorum . Senden başka ilâh yok, ey Muğîs, bi¬ze imdad et! Ömrüm boyunca işlediğim bütün günahlarımı ve dili¬min hatalarını rahmetinle bağışla ey Erhamu’r-Râhimîn…

Allahım! Efendimiz Muhammed’e öyle bir salât ve selam eyle ki, onunla bizi her türlü tehlikelerden ve âfetlerden koru; bütün hacet¬lerimizi gider, her türlü kötülükten bizi temizle, bütün günahlardan ve hatalardan dolayı bizi bağışla.

Yâ Allah, ey duaları kabul eden! Müddet-i hayatımda ve ölümümden sonra, her an bu dilediklerimi kat kat fazlasıyla ihsan et. Milyon kere salât ü selâm, bunun kat kat fazlası Efendimiz Muhammed’e, O’nun âline eshabına, ensâr ve etbâ’ına olsun. Bu salavatın her birini, benim müddet-i ömrümdeki günahkar nefeslerim adedince çoğalt. Bu salavatın her birisi hürmetine beni affet rahmetinle ey merhamet edenlerin en merhametlisi! Amin!..
Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.

( Bediüzzaman Said Nursi Hz.(RA)’ın Arapça Orijinal Duanın Tercümesidir )

Nurnet.org

Cuma Duası – Cumanız Mübarek Olsun

Hz. Ali(RA)’den Bir Dua:

Sırların hazinesi olan Bismillah ile başlarım, onun ile o hazineyi keşfederim.
Ardından mahlukatın en hayırlısı, dalalet ve yanlışlıkların ortadan kaldırıcısı Hz.Muhammed(sav)’e salat ve selam getiririm. Hiç şüphesiz ALLAH ve melekleri peygambere salavat getiriyorlar, rahmet gönderiyorlar, onu maddi manevi destekliyorlar. Ey müminler siz de ona salavat getirin, selam verin, biat edin. Onu maddi ve manevi destekleyin.

ALLAH’ım etrafı sırlar dağıtan, nurlar saçan, hakikatlerin onun hayatında yükseldiği, adem ilimlerinin ona inip mahlukatı aciz bıraktığı, anlayışların onu anlamakta kısır kaldığı, bizden ne geçmiş ne de gelen kimsenin onu anlamadığı o Zat’a salavat indir.

Melekut bahçeleri onun cemalinin çiçekleriyle revnaktardır. Ceberut havuzları onun nurunun feyziyle fışkırandır. Hiçbir şey yoktur ki O’na bağlı olmasın. Çünkü eğer o zat vasıta olmasaydı mevcudat zail olurdu. Öyle bir salavat ki senden Sana ve O’na yakışır.

ALLAH’ım! O sana dalalet eden en kapsamlı sırrındır, senin önünde durmuş en büyük perdendir O.

ALLAH’ım beni O’nun nesebine ilhak et, O’nun şerefinden bana da nasip et. Onu bana öyle bir tanıt ki, bütün cehalet kaynaklarından kurtulayım. Fazl ve ilim kaynaklarından kana kana içeyim. Onun yolu üzere yardımınla mahfuz bir yolculukla beni huzuruna al.

Beni batılın üzerine saldırt ki onu ezeyim, beni ehadiyet denizine at, vahdet denizinin ortasında beni batır ki vahdetten başka bir şeyi ne göreyim, ne işiteyim, ne de bulayım.

ALLAH’ım isimlerine ayna olan o büyük perdeyi ruhuma hayat yap ve onun ruhunu hakikatimin özü kıl ve onun hakikatini dünyalarımı derleyen kapsamlı bir hakikat yap. Ey ilk hakikat olan evvel, ahir, zahir, batın.

Kulun Zekeriya (as)’ın yalvarışını dinlediğin gibi benim de yalvarışımı dinle. Kendin ile senin için bana yardım et. Kendin ile senin için beni teyit et. Benimle kendi aranı birleştir. Benimle başkası arasına engel ol ya ALLAH, ya ALLAH, ya ALLAH.

Ey Rabbimiz kendi katından bize bir rahmet ver ve işlerimizde doğru karar aldırma imkanını ver ve işlerimizde bana bir ferec ve çıkış yolu nasip et.

ALLAH ve melekleri peygambere salavat getiriyorlar. Ey müminler siz de ona salavat getirin, ona selam verin. ALLAH’ın salavatları, selamı, tebrikleri, rahmet ve bereketleri, Efendimiz ve abdin, sevgilin, peygamberin, elçin olan Muhammed (sav)’e al ve ashabına olsun tekler ve çiftler adedince, ALLAH’ın mükemmel ve mübarek kelimeleri adedince..

Nurnet.org