“Adalet namazında kıbleniz dört mezhep olsun. Tâ ki namaz sahih ola.” ifadelerine dair…
“Adalet namazında kıbleniz dört mezhep olsun. Tâ ki namaz sahih ola.” (1) ifadelerini nazara alarak bakıyoruz ki; keşif ve keramet sahibi asfiyanın herbirisi, bu mezheplerden birisine intisap etmişlerdir.
Mesela; İmam-ı Muhammed, İmam-ı Ebu Yusuf, Serahsi, Kadıhan, Kuduri, İbn-i Abidin Hanefi mezhebine tabi olmuşlardır.
İmam-ı Gazali, Rafii, Nevevi, Fahreddin-i Razi, Taftazani, İmam-ı Suyuti Şafii mezhebine; İbnü’l-Hacib, Zerkani, Muhiddin-i Arabi, Ebu’l-Hasani Şazeli Maliki mezhebine; Abdulkadir-i Geylani, İbn-i Kudame, İbn-i Kayyım El-Cevzi ise Hanbeli mezhebine tabidirler.
Bu kadar âlim, fazıl, evliya, asfiya ve muhakikin; bir mezhebe tabi oldukları halde günümüzdeki bazı ami mü’minlere noluyor ki, kendilerini bu zatlardan efdal görüyorlar. Bir mezhebe tabi olmayanların ve olmayı gereksiz görenlerin kulakları çınlasın!..
Abdulkadir Çelebioğlu
Dipnotlar
1 – Bediüzzaman Said Nursi, Tarihçe-i Hayat, s. 63; Bediüzzaman Said Nursi, Divan-ı Harb-i Örfî, s. 17
www.NurNet.org