Bediüzzaman hazretlerinin tesis ettiği nurlu hizmetin temel kavramlarını ve değerlerini gasp etti.
Risale-i Nur kitaplarını, tesbihatını, medresesini, hizmetini, abisini, ablasını, şakirdini, sohbetini, çayını, çorbasını, her şeyini istismar etti. Kıymetli kavramların içini boşalttı.
Bugün, insanlar dini kavramlara şüpheyle bakıyorsa ve cemaat ve hizmet denildiğinde mesafeli duruyorsa, bunun temel müs
Bu konuda 2004 yılında gazetesinde yayınlanan bir röportajda sadeleştirme meselesini savunur. Üstadımızın o zaman hayatta olan talebeleri sadeleştirme meselesine şiddetle karşı çıktılar. Bu karşı çıkışlardan sonra Nur Talebeleri sadeleştirme meselesinin farkına varmaya ve uyanmaya başladı. Nur Talebelerinin bu uyanışı, FETÖ’nün yıkılışını getirecek müthiş bir öze dönüş ve diriliş hamlesidir. Üstadımızın Kahraman Nur Talebeleri yapılan bu ihaneti affetmedi ve asla müsamaha göstermedi.
Nur Talebeleri Risale-i Nur’un tahrif edilmesini önlemek için hizmetin aslına ve saf haline sahip çıkmaya başladı. Bu tarihten sonra, alçak FETÖ örgütü belini bir daha doğrultamadı. İktidarın FETÖ mücadelesinde iktidara en büyük desteği veren Nur Talebeleri, bu tavırlarıyla Nur hizmetini büyük bir töhmetten kurtardı.
Bu hadiseler sırasında Nur Talebeleri safını net olarak belirledi ve hainlerin karşısında ve meşru iktidarın yanında sağlam bir duruş sergiledi. 17-25 Aralık Hain Darbe Oyununu Nur Talebeleri Bozdu: Gezi olayları yatıştırılmıştı, fakat sular bir türlü durulmuyordu. Hainler asla boş durmuyordu. Milletin parasıyla kurdukları yazılı ve görsel medya kuruluşlarında iktidar aleyhinde yazıp çizmeye devam ediyorlardı. Komplo teorileri birbiri ardına devam ediyordu. MİT tırları operasyonuyla köşeye sıkıştırılmaya çalışılan iktidar hain bir darbeyle indirilmeye çalışılıyordu. Kulislerde hain FETÖ yandaşlarının darbe yapacağı haberleri dolaşıyordu. Sözde “imam” olarak geçinen “hain haşhaşiler”, esnafı dolaşarak darbe çığırtkanlığı yapıyordu.
Oyun planlarının sosyal medyada deşifre olduğunu gören FETÖ yandaşları 28 Şubat tarihinde yapmayı planladıkları hain darbe girişimini 17 Aralık’ta apar topar yapmak zorunda kalıp, yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Bu oyunu Nur Talebelerinin bozduğunu anlatan vesikalar delilleriyle birlikte 15 Temmuz Darbe Araştırma Komisyonuna ulaştırılmıştır. 15 Temmuz Darbe Gecesi Nur Talebeleri Meydanlardaydı: 15 Temmuz darbe girişiminin ayak sesleri duyulurken hain FETÖ yandaşları gemi iyice azıya almıştı. Aleni olarak hükümet aleyhtarlığı yapıyorlardı. Kulislerde darbe çığırtkanlığı yapmayı bırakmışlardı ve artık meydanlarda alenen darbenin yaklaştığından bahsediyorlardı. Sözde gazetecileri ve yayıncıları iktidarı tehdit eden cüretkâr açıklamalar yapıyorlardı. Bu milletin korkak olduğundan dem vurarak, asker sokağa çıktığında herkesin korkarak evlerine gireceğini iddia ediyorlardı. Nihayet hain darbe girişimini başlattılar. Fakat bu gafillerin hesap edemediği bir şey vardı.
Bankalar kapanmasın diye cevşen okuyanlar ise meydanlarda görünmüyordu. Meydanlarda sinsi mermilere göğsünü siper ederek şehit olan Nur Talebeleri hiç te az değildi. Nur talebeleri, bir ellerinde bayrak bir ellerinde Kur’an olduğu halde nöbet tuttular ve nöbetleri reis tamam diyene kadar devam etti.
FETÖ Soruşturmalarının Hedefi Kesinlikle FETÖ Mensuplarıdır: ………. İfade etmeye çalıştığımız bütün bu süreç incelendiğinde, Nur Talebelerinin hükümet aleyhinde tertiplenen olaylarda milletin, ümmetin ve adaletin yanında saf tuttuğu net bir şekilde görülmektedir. Risale-i Nur talebeleri, büyük bir mutabakatla “EVET” oyu kullanacaklarını kamuoyuna alenen beyan etmişlerdir. Lider yapısının olmadığı ve “Kitabi ve İlke Merkezli Bir Cemaat” olan Nur Talebelerinin bu büyük mutabakatı, basiretlerini ve ferasetlerini göstermektedir. Doğru İslam anlayışını temsil eden ve Kur’an ve Sünnet yolunun dönmez bir müdafisi olan Nur Talebelerinin isabetli kararları, istifade ettikleri kaynağın sıhhatinin bir delilidir.
Eserlerden ve üstatlarından müspet hareket dersini alan ve aklını
Bütün Nur Talebeleri, 16 Nisan 2017 Pazar günü, büyük bir mutabakatla “EVET” mührünü vuracaktır. Bu suretle, Bediüzzaman’ın aziz hatırasını ve resmini istismar ederek kamuoyunu aldatmaya çalışan “Sözde Gazetecilere” ve “Hain Terör Örgütlerine” sert bir silleyi tedip indirecektir.
Dr. Nadir Çomak
Kaynak Linki : NurdanHaberler
www.NurNet.Org