Etiket arşivi: said özdemir

Risale-i Nur’a Tekel Değil Devlet Himayesi Geliyor!

Bediüzzaman Said Nursî’nin hayatta olan talebeleri, Risale-i Nur’un neşrini ilgilendiren son yasal düzenleme ile ilgili olarak bazı çevrelerin kamuoyunu yanıltıcı yayında yapmaları üzerine ortak bir açıklama yaptı.

Abdullah Yeğin, Hüsnü Bayram, M. Said Özdemir, Mehmet Fırıncı ve Abdülkadir Badıllı imzasıyla yayınlanan açıklamada, “Risale-i Nur’ların devlet tekeline alındığı” iddiası, “aşikâr bir iftira” olarak nitelendi ve menfaatleri zedelenen çevrelerin bu yasal düzenlemeyi durdurmak için her türlü çareye başvurdukları kaydedilerek, “Bu uğurda kimlerin kimlerle işbirliği yaptıklarını da nesiller boyu ibret dersi olarak hatırlanacak bir vakıa olarak kamuoyunun dikkatine arz ediyoruz” dendi.

Bediüzzaman’ın talebeleri tarafından yapılan açıklama aynen şöyle:

Risale-i Nur neşriyatıyla ilgili olarak yapılan son yasal düzenleme dolayısıyla bazı çevrelerin birtakım asılsız iddiaları yaymakta ısrar göstermeleri üzerine, Risale-i Nur Müellifi Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin vazifelendirdiği talebeleri olarak aşağıdaki hususları bir daha açıklamak zarureti hasıl olmuştur:

1. Yapılan yasal düzenlemeler, Risale-i Nur neşriyatını devlet tekeline değil, devlet himayesine almakta ve devlete, Risale-i Nur’lar ın mutlak surette neşredilmesini ve okuyucuyla buluşmasını temin etme vazifesini vermektedir.

2. Bu düzenlemeyle devlete verilen bir diğer vazife de, Risalelerin aslına uygun bir şekilde neşredilmesini temin etmektir. Devlet, bu vazifeyi üstlenmekle, eser sahibinin en mühim arzusuna sahip çıkmakta ve bilhassa son yıllarda karşılaştığımız korsanlığa ve tahrifata açık bazı suiistimallere mâni olmak suretiyle Risale-i Nur Müellifinin ruhunu şad edecek bir adım atmaktadır.

3. Böyle bir düzenleme durup dururken ortaya çıkmamıştır. Risalelerin mülkiyeti konusunda mevcut miras hukuku muvacehesinde bir belirsizlik hüküm sürdüğü için, eserleri her ne olursa olsun okuyucuyla buluşturmak ve gelecekte de her türlü şartlar altında aslına uygun bir şekilde basılmasını devam ettirmek maksadıyla böyle bir düzenleme yapılmıştır.

4. Bu aşikâr hakikate rağmen ısrarla Risale-i Nur’ların devlet tekeline alındığı iddiasını öne sürmek, kamuoyunda yanlış bir algı oluşturmayı hedef alan aşikâr bir iftiradan ibarettir.

5. Esasen Üstadımız Bediüzzaman Hazretleri, Risale-i Nur’ların devlet eliyle ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından neşredilmesini fevkalâde ehemmiyet atfettiği bir gaye olarak takip etmiş, bu hususta Başvekile ve Diyanet İşleri Reisine mektuplar yazmış, talebelerini göndermiş, bu mektuplarında Diyanet İşleri Reisine hitaben “Böyle eserleri neşretmek Diyanet Riyasetinin vazifesidir; onlar sizin hakikî malınızdır” ifadelerini kullanmıştır.

6. Bütün bu teşebbüsleri sırasında, Bediüzzaman Hazretleri hiçbir zaman eserlerin devlet tekeline alınması gibi bir endişe taşımamış, “Yarın yetki kötü niyetli kişilerin eline geçerse ne olur?” şeklinde bir düşünceyi asla izhar etmemiştir. Üstadımız, bugün güya Risale-i Nur’u devlete karşı savunur gözükmeye çalışan bazılarının devlet hakkında dillerine pelesenk ettikleri bazı uygunsuz tabirleri de asla ve kat’a kullanmamıştır.

7. Risale-i Nur’ların tek bir gayesi vardır; o da, Müellifinin müteaddit defalar ısrarla beyan ettiği gibi, insanların imanlarını kurtarmak, onlara dünya ve âhiret saadetlerini kazandırmaktır. Yegâne rehberi olan Kur’ân-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyyenin irşadı altında yürüttüğü bu hizmetinde Allah’ın rızasından başka ne maddî, ne manevî, ne dünyevî, ne de uhrevî hiçbir şeye ve hiçbir menfaate âlet edilmeyeceğini de muhtelif mektuplarında Bediüzzaman Hazretleri tekrar tekrar hatırlatmış, bizlere de en birinci hizmet düsturu olarak bunu ders vermiştir. Verdiği dersi herkesten önce kendi hayatında yaşayan Üstadımız, Risalelerin neşrini de hiçbir şeye âlet etmemiş ve ettirmemiş, eserlerin neşrinden temin edilen geliri de, Risale-i Nur’lar’ın neşrine ve medrese-i Nuriyeler ile kendisini Risale-i Nur hizmetine vakfeden ve nafakasını temin edemeyen Nur talebelerine tayın olarak tahsis etmiş ve vefatından sonra da böyle yapılmasını vasiyet etmiştir.

8. Yıllardır tam bir başıboşluk içinde her aklına esenin kendi dilediği gibi Risale-i Nur’ları neşrettiği başıboş bir vasattan hak ve hukuka riayet edilen ve suiistimallere meydan vermeyen bir vasata geçilmesi, menfaatleri zedelenen bazı çevreleri fevkalâde rahatsız etmekte ve onları hiçbir meşruiyet ölçüsüne riayet etmeksizin eski durumu devam ettirecek çareler aramaya sevk etmektedir. Bu uğurda kimlerin kimlerle işbirliği yaptıklarını da nesiller boyu ibret dersi olarak hatırlanacak bir vakıa olarak kamuoyunun dikkatine arz ediyoruz.

Abdullah Yeğin, Hüsnü Bayram, M. Said Özdemir, Mehmet Fırıncı, Abdülkadir Badıllı

Said Özdemir Ağabey’den Basın Açıklaması

Geçtiğimiz günlerde Mehmet Fırıncı Ağabey’e karşı yaptığı asılsız haber ile hızını alamayan Rota Haber sitesi iftira ve yalanlarına Said Özdemir Ağabey’ide karıştırmak istedi.

Bediüzzaman Said Nursi Hz.’nin Talabelerinden Said Özdemir Ağabeyin Açıklaması

Son zamanlarda Risale-i Nur talebelerine karşı hasmane tavrı ve asılsız iddiaları ile sık sık kendisinden bahsettirmeye başlayan bir haber sitesi, Mehmet Fırıncı ağabey’den sonra bu defa da Alaettin Kaya isimli şahsın da ifadelerini kullanarak benim için de iftiralara sütunlarını açmış bulunuyor.

Risale-i Nur Külliyatını “sadeleştirme” adı altında tahrif edilip değiştirilmiş bir şekilde yayınlamaya başlayan bir mahut yayınevinin tahribatına engel olmak için, Bediüzzaman Hazretlerinin sağlığında neşriyat hizmetleriyle vazifelendirdiği ve kendisine mutlak vekil ve varis tayin ettiği hizmetkarları; Said Özdemir, Mustafa Sungur, Abdullah Yeğin, Salih Özcan, Ahmet Aytimur, Hüsnü Bayramoğlu bir araya gelmiş ve bu husustaki kararlarını malum yayınevinin perde arkasında sahibi Fettullah Gülen’e iletmeye karar vererek bu hizmeti benim yapmamı istemişlerdir.

Bunun üzerine Fettullah Gülen’e yakınlığı ile bilinen Alaettin Kaya’yı İstanbul’da matbaasında ziyaret ederek Bediüzzaman hazretlerinin varislerinin mesajını iletmek istediğimi bu sebeple Gülen’den randevu almasını rica ettim.

Randevu beklerken pasaportumu yenilemiş ABD vizesini de almıştım. Alaettin Kaya kısa bir süre sonra Ankara’da evimde beni ziyaret ederek “H.Efendi’ye talebinizi intikal ettirdim, sizin yanına gitmenizi istemiyor, eğer gelecek olursa bulunduğum yerden ayrılacağım diyor.” demiştir

Bu durumu müzakere eden Üstadımızın varisleri bizler hem yayınevi sahibine hem de bu yayınları Bediüzzaman Said Nursi’nin eseri zannı ile alacak kimselere başkaca ulaşma yolu bulamadığımızdan Risale-i Nurların tahrifine razı olmadığımızı, bu rezaletin durdurulmasını ifadelerini taşıyan –hazırladığımız- metni kamuoyu ile paylaşmak zorunda kaldık.

Durum bundan ibaret olup bunun dışındaki ifadeler, kin ve hasetle kaleme alınmış beyanlardır. Habercilik anlayışı sorgulanacak bu internet sitesine hüsnü zan ederek yazdıklarına inanabilecek kimselere hakikatı ifade zarureti hasıl olmuştur.

RisaleAjans

Bediüzzaman Külliyesi Ankara’da kuruluyor!

Bediüzzaman Said Nursi’nin talebelerinden Said Özdemir, Ankara’da kurulacak külliyenin ayrıntılarını Akit’le paylaştı. Komplekste cami, imam hatip lisesi, konferans salonu, arşiv ve müze bölümleri yer alacak.
 
Üstad’ın saff-ı evvel talebelerinden Said Özdemir, projenin ayrıntılarını paylaştı. İnşa ettikleri ve Bediüzzaman Said Nursi’nin ismini verdikleri caminin etrafını düzenleyeceklerini belirten Özdemir, 4 bin metrekarelik alan satın aldıklarını söyledi.
 
Özdemir, komplekste caminin yanı sıra kız ile erkek öğrencilerin ayrı eğitim görebileceği imam hatip lisesi, konferans salonu, arşiv ve müzenin yer alacağını anlattı.
 
ŞAHSİ EŞYALARI ARŞİV BÖLÜMÜ’NDE OLACAK
 
Arşive Bediüzzaman’ın bugüne kadar neşrolmamış 4 bin civarında mektubunu ve kitaplarını aktaracaklarını dile getiren Özdemir, müze bölümünde ise Zübeyir Gündüzalp tarafından teslim edilen Üstad’ın şahsi eşyaları, giysileri, kendi sardığı gibi duran sarığı, cübbe ve tesbihlerinin sergileneceğini belirtti. Said Özdemir ayrıca, Bediüzzaman’ın hayattayken bindiği ve şu anda Isparta’da bulunan taksiyi de külliyede sergilenmek üzere getireceklerini ifade etti.
 
Akit

Said Nursi’nin Talebesi Mehmet Fırıncı’nın Fotoğraf Açıklaması

Son günlerde tekrar ortaya çıkan ve kasıtlı saptırmalarla başka bir mana yüklenen bir fotoğrafımızla ilgili olarak şu açıklamayı yapmak lüzumu hasıl olmuştur:

Söz konusu fotoğraf, 2012 yılının Aralık ayına ait olup, Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin bütün hayatı boyunca takip ettiği ve zamanın idarecileri nezdinde teşebbüslerde bulunduğu üç idealinin devlet ve yetkililerimize aksettirilmesi için gerçekleştirilen bir ziyaret sırasında çekilmiştir.

said-nursinin-talebesi-mehmet-firincinin-aciklamasi2

Bu üç gaye ise,

(1) Din ilimleri ile fen bilimlerinin birlikte okutulacağı üniversitelerin açılması,
(2) Ayasofya’nın tekrar cami olarak ibadete açılması,
(3) Risale-i Nur’ların Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından neşredilmesinden ibarettir.

Bediüzzaman Hazretleri bu idealleriyle ilgili olarak Osmanlı döneminde Sultan Abdülhamid ve Sultan Reşat’a müracaat ettiği gibi, Cumhuriyet döneminde de Birinci Meclis’te bizzat dile getirmiş, ayrıca CHP Genel Sekreteri Hilmi Uran’a ve DP döneminde de Başbakan Adnan Menderes’e mektuplar yazarak aynı istekleri devletin en yüksek kademelerine ısrarlı bir şekilde iletmeye devam etmiştir.

Talebeleri de, Bediüzzaman Hazretlerinin vefatından sonra bu ideali takip ederek Süleyman Demirel ve merhum Turgut Özal nezdinde teşebbüslerde bulunmuşlardır. Son olarak, 2012 yılı sonunda, aynı talepleri iletmek üzere Başbakanımızdan bir randevu alınmış ve Bediüzzaman Hazretlerinin ömrü boyunca takip ettiği bu üç ideal, kendilerine intikal ettirilerek gerekli açıklamalar yapılmıştır.

Bu görüşme bizim tarafımızdan yapılan bir talep üzerine gerçekleşmiş olup, konuyla ilgisi dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanımız da görüşmeye dahil olmuştur.

Söz konusu resimde yer alan kişilere gelince, bunlar (soldan sağa) Mehmet Fırıncı, Başbakan Tayyip Erdoğan, Diyanet İşlerinden sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Barla Platformu Başkanı Said Yüce, Bediüzzaman’ın talebeleri Abdülkadir Badıllı, Said Özdemir, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve yine Bediüzzaman’ın talebesi olan Abdullah Yeğin’dir.
Saygılarımla..

Mehmet Fırıncı

Risale Ajans

Said Özdemir Ağabey Sevenlerinden Dua Bekliyor

Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin talebesi Said Özdemir Ağabey 2012 yılında geçirdiği zatürre sebebiyle nefes darlığı,  yüksek tansiyon, kalp çarpıntısı gibi rahatsızlıklardan dolayı hastahaneye yattı.Hastahanede müşahede altında olan Said Özdemir ağabey, balgam sebebiyle zor nefes aldığını ve zor konuşabildiğini ifade etti.

Mehmet Fırıncı ağabey, Barla Platformu Başkanı Said Yüce ,Mustafa Sungur ağabeyin oğlu Muhammed Sungur, Sabri Okur ve Ali ihsan Erdemir hastaneye gelerek Said Özdemir ağabeyi ziyaret etti ve bilgi aldılar.

Bizde Risale Ajans ailesi olarak Said Özdemir Ağabeyimize şifa temenni eder ve kendisini sıhhat ve afiyetle daha çok zaman başımızda nazır olarak görmek istediğimizi belirtmek isteriz.

SAİD ÖZDEMİR KİMDİR ?

Üstad’ımız tarafından “Risale-i Nur Naşiri” olarak vazifelendirilen “M.Said Özdemir” ağabey; Risalelerde geçen adıyla “Tillo’lu Said” 1930 Tillo doğumludur. 1938’den itibaren Ankara’da yaşayan Said ağabey, Diyanet İşleri Başkanlığı’nda “Ankara gezici vaiz”liği ve muhtelif vazifeler yapmış ve emekli olmuştur.

Üstad Hazretlerini İlk def’a 1950 de Isparta’da şimdi müze olan evde ziyaret ediyor. 1952 de Atıf Ural, Mustafa Türkmenoğlu, Mehmet Birinci gibi ağabeyler ile beraber, Üstad’ın emriyle Sözler’in yeni harflerle tab’ını yapıyor. Daha sonra da Üstad’ımızın verdiği selahiyetle tab’ işine devam ediyor.

Üstad ile defalarca görüşen Said ağabeye Üstadımız hemen her seferinde neşriyatın ehemmiyetini telkin ediyor. Said Özdemir ağabey birçok defa da “Medrese-i Yusufiyede” yatıyor. Bu mübarek ağabeyimiz “Risale-i Nur Naşiri” olarak “İhlas Nur Neşriyat”ı ve aynı adlı “İnternet Sitesi” vasıtasıyla bütün dünyaya hitap eden neşriyatına devam etmektedir. Şimdi Ankara Demetevler’de ikamet ediyor.
Üstad Bediüzzaman, en son görüşmesinde kendisine şöyle demişti:
“Kardeşim, hizmeti düşünmeyin, hizmeti en muhalife dahi Cenab-ı Hak yaptırır. Sizin düşüneceğiniz; uhuvvet, muhabbet, ittihat ve tesanüttür.”
Risale Ajans