Akıl

Akıl bir alettir, anlamaya yarar. Her şeyde olduğu gibi aklın kullanımında da ifrat tefrit söz konusu olabilir. Herşeye itiraz etmek gereksiz merak etmek, her şeyi öğrenmek istemek, aklın kullanımında ifrat etmek olur. Doktorun verdiği reçeteyi eline alıp, “siz şimdi bana neye göre teşhis koydunuz da bu ilaçları veriyorsunuz? ” demek doğru değildir, veyahut trene uçağa binip makinistin yahut pilotun yanına gidip “sen bunu nasıl kullanıyorsun bizi sağ salim götürebilecekmisin? ” diye sormak ta senin işin değil. Bazı ilimler eğitim gerekir öğrenebilmek yıllar alır.

Merak ilmin hocasıdır elbette sorup öğrenecez hakikatten arzuluyorsak eğitimini alacağız.
Fakat bir insan ancak bir yada birkaç konuda ihtisas sahibi olabilir, diğerleri için teslim olmak icap eder. Yiyeceklerimizin sağlıklı olup olmadığını her seferinde biz kontrol edemeyiz, eden kuruma itimat etmek zorundayız. Altın yahut para sahtemi değilmi yine o konuyu bilene itimat ederiz.

Hayatın akışında zaman zaman mucizelerle karşılaşıyoruz, aslında mucize olmayan hiçbir şey yoktur. Doğum bir mucize değilmi? nefes almak, konuşmak, hatta yürümek bir mucize değilmi? Tavuğun yumurtlaması biraz düşünen için mucize değil de nedir ki? Yumurta şeklinde bir cisim için bile kaç tavuk büyüklüğünde torna makinası lazım. Yumurtayı alıyorsun ister omlet yap ister menemen, istersen koy tavuğun altına bir tavuğun daha olsun. Bunu açıklamak atomlar, protonlar, elektronlar, evrim devrimle olmaz, ilime bilime asla kat a karşı olmak demek değil bu.

Benim kitabım “oku” diye başlar, bilenle bilmeyeni bir tutmaz, alimin mürekkebini şehidin kanından üstün tutar. Bunu açıklamak ancak ve ancak ilmi kudreti sonsuz Rabbim yapar dersen aklın ikna olur. “A” harfini yazmak bile ilim, irade, kudret gerekir, tavukta yumurtayı yapacak ilim mi var? İrade mi var? Kudret mi var? Sebepler, doğa, tabiat deyip işin içinden çıkamazsın, kendini kandırırsın.

Adam Peygamberimiz(sav)’in miracını sorguluyor. Başını kaldır bir bak dünyadan milyonlarca kat güneşi yıldızları sapan taşı gibi döndüren kudret en sevdiği kulunu Resulünu bir anda niye mîraca çıkaramasın, zamanın sahibi O değilmi? Mekanın sahibi O değilmi? Karınca ile ışık bir yerden bir yere nasıl ki farklı zamanda varıyor, karınca bir cm yol alırken aynı zaman diliminde ışık dünyayı 75 kez dolaşıyor, böyle sonsuz kudrete sahip birine nasıl yaptın denilir mi?

Allah’ı tanı, Yaradanını bil, senden ne istiyor öğren, emrine itaat et rahat et, vaad ettiklerine kavuş.
Selam ve dua ile kalın.

Çetin KILIÇ