SIRR-I KAİNAT VE İNSAN SIR SENSİN
İstifhamınla inkişaf ediyor sırr-ı kainat ve insan,
Nur ile teânukun, ruhuna şifa ve ihsan,
Hem munis, hem ziyâdar, musahib oldukça, hem can,
Mir’ât-ı Esmâ’sın sen, zevalden mahfuz kalan…
İstifhamınla inkişaf ediyor sırr-ı kainat ve insan,
Nur ile teânukun, ruhuna şifa ve ihsan,
Hem munis, hem ziyâdar, musahib oldukça, hem can,
Mir’ât-ı Esmâ’sın sen, zevalden mahfuz kalan…
Medeniyetle, fenle, teknolojiyle uyanmış, insaniyetin mahiyetini anlamış insan dinsiz başıboş yaşayamaz (Çetin KILIÇ)
Sabahın altısında kalkıp, son model arabasına binip, bir saat trafikle boğuşup, rezidanstaki son model mobilyalarla donatılmış ofisine gidip, çalışanın getirdiği iki poğaça bir duble çayla kahvaltısını yapıp… (Çetin KILIÇ)
Aynı davaya inanmış, davasında samimi ve ihlâslı bir kardeşim ile karşılaştığım an, en mutlu anımdır (Rüstem Garzanlı)
Dünyada görülen bütün ahlâksızlıkların, karışıklıkların, ihtilallerin, savaşların, terörün kaynağı kolay yoldan, çalışmadan, başkalarının sırtından kazanç elde etme isteğidir. Bunu iki kelime ile ifade edebiliriz.
Birinci kelime: “Ben tok olayım, başkası açlıktan ölse bana ne.” İkinci kelime: “Sen çalış, ben yiyeyim.” (Mehmet Abidin Kartal)