Etiket arşivi: cuma duası

Cuma Duası (Cumanız Mübarek Olsun)

Hz. Ali (R.A.)’ın bir duası:

Sırların hazinesi olan Bismillah ile başlarım, onun ile o hazineyi keşfederim.

Ardından mahlukatın en hayırlısı, dalalet ve yanlışlıkların ortadan kaldırıcısı Hz. Muhammed(sav)’e salat ve selam getiririm. Hiç şüphesiz ALLAH ve melekleri peygambere salavat getiriyorlar, rahmet gönderiyorlar, onu maddi manevi destekliyorlar. Ey müminler siz de ona salavat getirin, selam verin, biat edin. Onu maddi ve manevi destekleyin.

ALLAH’ım etrafı sırlar dağıtan, nurlar saçan, hakikatlerin onun hayatında yükseldiği, adem ilimlerinin ona inip mahlukatı aciz bıraktığı, anlayışların onu anlamakta kısır kaldığı, bizden ne geçmiş ne de gelen kimsenin onu anlamadığı o Zat’a salavat indir.

Melekut bahçeleri onun cemalinin çiçekleriyle revnaktardır. Ceberut havuzları onun nurunun feyziyle fışkırandır. Hiçbir şey yoktur ki O’na bağlı olmasın. Çünkü eğer o zat vasıta olmasaydı mevcudat zail olurdu. Öyle bir salavat ki senden Sana ve O’na yakışır.

ALLAH’ım! O (S.A.V.) sana delalet eden en kapsamlı sırrındır, senin önünde durmuş en büyük perdendir O.

ALLAH’ım beni O’nun nesebine ilhak et, O’nun şerefinden bana da nasip et. Onu bana öyle bir tanıt ki, bütün cehalet kaynaklarından kurtulayım. Fazl ve ilim kaynaklarından kana kana içeyim. Onun yolu üzere yardımınla mahfuz bir yolculukla beni huzuruna al.
Beni batılın üzerine saldırt ki onu ezeyim, beni ehadiyet denizine at, vahdet denizinin ortasında beni batır ki vahdetten başka bir şeyi ne göreyim, ne işiteyim, ne de bulayım.

ALLAH’ım isimlerine ayna olan o büyük perdeyi ruhuma hayat yap ve onun ruhunu hakikatimin özü kıl ve onun hakikatini dünyalarımı derleyen kapsamlı bir hakikat yap. Ey ilk hakikat olan evvel, ahir, zahir, batın.

Kulun Zekeriya (as)’ın yalvarışını dinlediğin gibi benim de yalvarışımı dinle. Kendin ile senin için bana yardım et. Kendin ile senin için beni teyit et. Benimle kendi aranı birleştir. Benimle başkası arasına engel ol ya ALLAH, ya ALLAH, ya ALLAH.

Ey Rabbimiz kendi katından bize bir rahmet ver ve işlerimizde doğru karar aldırma imkanını ver ve işlerimizde bana bir ferec ve çıkış yolu nasip et.

ALLAH ve melekleri peygambere salavat getiriyorlar. Ey müminler siz de ona salavat getirin, ona selam verin. ALLAH’ın salavatları, selamı, tebrikleri, rahmet ve bereketleri, efendimiz ve abdin, sevgilin, peygamberin, elçin olan Muhammed (sav)’e al ve ashabına olsun tekler ve çiftler adedince, ALLAH’ın mükemmel ve mübarek kelimeleri adedince.

www.NurNet.Org

Cuma Duası (Cumanız Mübarek Olsun)

Hz. Peygamberimiz(S.A.V.)’in temiz ve pak dilinden dualar:

Allah’ım!
Bize dünyada da ahirette de iyilik ver; bizi cehennem aza­bından muhafaza buyur. (Buhari, 7/163, Müslim, 4/2070)

Allah’ım!
Cehennemin fitnesinden ve azabından sana sığınırım, ka­bir azabından ve kabrin fitnesinden sana sığınırım, zenginlik fitnesinin şerrinden ve fakirliğin şerrinden sana sığınırım.
Mesih-i Deccal fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Kalbi­mi kar ve dolu suyuyla yıka Allah’ım! Beyaz elbiseyi kirden nasıl temizliyorsan, kalbimi hatalardan öylece temiz kıl Al­lah’ım!

Allah’ım!
Doğu ile Batıyı birbirinden uzaklaştırdığın gibi, benim ile hatalarımın arasını da aç.
Allah’ım! Tembellikten, günahtan ve borçlu kalmaktan Sana sığınırım. (Buhari, 7/161; Müslim, 4/2078)

Allah’ım!
Belânın eziyetinden, sıkıntıya uğramaktan, kötü kazadan ve düşmanlara gülünç duruma düşmekten Sana sığınırım. (Buhari, 7/155; Müslim, 4/2080; Resulullah (sav) bu lâfızlar­la sığınırdı)


Allah’ım!
Dinimi salih kıl, o benim işimin iffetidir. Dünyamı salih eyle, hayatım ondadır. Ahiretimi salih yap, dönüşüm onadır. Bana türlü türlü hayırlarla uzun ömür ver. Ölümü benim için bütün serlerden uzak kıl. (Müslim, 4/2087)

Allah’ım!
Bana hidayet ver, beni dosdoğru kıl. Allah’ım! Senden hidayet ve istikamet isterim. (Müslim 4/2090)

Allah’ım!
Verdiğin nimetin yok olmasından, sunduğun afiyetin de­ğişmesinden, azabının ansızın gelmesinden ve Seni gazaplandıran her şeyden Sana sığınırım. (Müslim, 4/2097)

Allah’ım!
işlemiş olduğum ve henüz işlememiş bulunduğum amelle­rin şerrinden sana sığınırım. (Müslim, 4/2085)

Allah’ım!
Senin rahmetini umarım, beni göz kirpimi bir an ve nef­simle baş başa bırakma, bütün işlerimi salih kıl, senden baş­ka ilâh yoktur. (Ebu Davud 4/324- Ahmed b. Hanbel 5/42)

Allah’ım!

Ben senin kulunum, babam ve annem de senin kulların­dır.
Benim perçemim senin elinde, benim hakkımdaki hükmün geçmişte yazıldı. Hakkımda verdiğin hüküm âdildir. Zâtını isimlendirdiğin o Sana has bütün isimlerle Senden isterim; kitabında inzal buyurduğun, yarattığın bir kula öğrettiğin bü­tün isimlerle Senden isterim. Katında bulunan gayb ilminde, Zât’ın için seçtiğin bütün isimlerle Sana yalvarırım.
Kur’an’ı kalbimin baharı, gönlümün nuru kıl, üzüntümü aydınlatan ve derdimi gideren yap. (Ahmed bin Hanbel 1/391, 452; Hâkim, 1/509)

Ey kalblere tasarruf eden Allah’ım! Kalblerimizi Sana itaat etmeye yönelt. (Müslim; 4/2045)

Ey kalbleri çeviren Allahım! Kalbimi dinin üzere sabit kıl-(Tirmizi, 5/238; Ahmed b. Hanbel, 4/182; Hâkim, 1/525, 528 Ümmü Seleme’nin (r.a.) rivayetine göre, Resulullah’ın (s.a.v.) en fazla yaptığı dua budur).

Allah’ım!
Senin Nebin Muhammed’in (s.a.v.) Senden istediği hayır­dan ben de isterim. Nebin Muhammed’in (s.a.v.) istiaze etti­ği serden Sana sığınırız.
Yardım istenecek Sen’sin, dilekler Sana sunulur. Allah’dan (c.c.) başka güç sahibi yok, kuvvet sahibi yok. (Tirmizi, 5/537; İbnMace, 2/1264)

Allah’ım!
Kulağımın, gözümün, dilimin, kalbimin ve şehvetimin şer­rinden Sana sığınırım. (Ebu Davud, 2/92; Tirmizi 5/523; Ne-sei: 8/271)

Allah’ım!
Şüphesiz ki Sen affedensin, Kerimsin, affetmeyi seversin, beni de affet. (Tirmizi, 5/534, bkz: Sahihu Tirmizi, 3/170)

Allah’ım!
Hatalarımı, bilgisizliğimi, isimdeki taşkınlığımı ve Senin benden daha iyi bildiğin günahlarımı bağışla.

Allah’ım!
Şakamı ve ciddiyetimi, kasten ve hataen yaptıklarımı, bende mevcut olan bütün yanlışlarımı bağışla. (Buhari, Maal Feth: U/196)

Allah’ım!
Beni bağışla, bana merhamet et, bana hidayet eyle, afiyet ver, beni rızıklandır. (Müslim, 4/2073; 2078)

Selim Gündüzalp

www.NurNet.Org

Cuma Duası – (Cumanız Mübarek Olsun)

Peygamberimizin(ASM) Duâlarından Bazıları:

Abdullah bin Abbas -radıyallahu anhüma-dan ri­vâyete göre Peygamber Efendimiz’in duâlarından bi­ri şu duâ idi:

“Yâ Rabb! Kalbimi nurlandır, gözümü nurlandır, ku­lağımı nurlandır, sağımı nurlandır, solumu nurlandır, üs­tümü nurlandır, altımı nurlandır, önümü nurlandır, arkamı nurlandır ve beni nûr eyle (bir başka rivayette) benim damarlarımı nurlandır, etimi nurlandır, kanımı nurlandır, saçımı nurlandır, yüzümü nurlandır.” (1)

Mugîre bin Şu’be’den rivayet olunduğuna göre Resul-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-in dualarından biri de şu idi:

“Başka bir ilâh yok, ancak Allah var. O’nun şerîki yoktur. Mülk O’nundur, hamd de O’nundur. O her şe­ye kaadirdir. Allah’ım, Senin verdiğine engel olacak da yoktur, vermediğini verecek de yoktur. Ve servet sahi­bi olanlara servetleri sana karşı bir menfaat veremez. Ya­ni servetine güvenerek sana âsî olanları o servetleri kurtaramaz.” (2)

Abdullah bin Abbas -radıyallahu anhüma-dan ri­vâyete göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-e bazı kimseler gelip:

-İnsanlar; yâni Ebû Süfyân ve arkadaşları sizin­le muharebe etmek için adam ve silâh toplamışlar, hazırlık yapmışlar. Onlara mukabele edecek dere­cede kudretiniz yoktur. Onlardan sakınınız diye kor­kutmak istediklerinde, bu söz mü’minlerin yakîn îmânlarını ve cesaretlerini artırıp, Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de:

“Allah bize kâfidir, o ne güzel vekîldir!”buyurdu. Mü’minler de böyle söylediler.” (3)

Enes bin Mâlik -radıyallahu anh-dan rivâyete gö­re: Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz’in çok kere duâsı:

“Ey Rabbimiz, bize dünyâda da iyilik, güzellik ver, âhirette de iyilik, güzellik ver. Bizi ateş azâbından koru” meâlindeki duâ idi. (4)

Ebû Musâ el-Eş’ârîden rivâyete göre Resûl-i Ek­rem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle duâ ederlerdi:

“Yâ Rabb, benim hatâlarımı, bilmeden yapdıklarımı, işimde aşırı gitmemi, ve Senin benden çok iyi bildiğin hallerimi mağfiret eyle. Allah’ım, benim latifeleşmelerimi, ciddiyet hallerimi, hatâen ve kasden yaptıklarımı ve bende olan her şeyimi mağfiret eyle!” (5)

Ebû Hüreyre -radıyallahu anh-dan rivâyete göre Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır;

Her kim günde yüz kere:

derse o kimse için on köle azâd etmiş sevabı ve­rilir, yüz hasene yazılır, yüz günâhı silinir, o gün akşam oluncaya kadar bu ona şeytana karşı si­per olur. Hiç bir kimse ecir bakımından onu geçemez, ancak bunu ondan fazla söyleyen kimse müstesnâ.”(6)

www.NurNet.Org

———————————————————

(1) Buhârî, Deavât, 9; Müslim, Müsâfirîn, 181;
(2) Buhârî, Ezân, 155, Deavât, 18; Müslim, Salât,193; Tirmizî, Salât, 108; Muvattâ’, Kader, 8; İbn Hanbel, Müsned,3/87.
(3) Buhârî.
(4) Bakara Sûresi, 201.
(5)Buhârî, Deavât, 60; Müslim, 70.
(6) Buhârî, Ezân, 155; Tecrîd-i Sarîh Terc. 2/910-915.

Kumeyl Duası (Cumanız Mübarek Olsun)

Kumeyl duası şöyle devam ediyor:

“…

Ey Mevlam! O, senin önceden yaptığın merhametini umduğu halde, nasıl azapta kalabilir? Ya da senin ihsan ve merhametini ümit ettiği halde ateş nasıl onu incitebilir? Yahut Sen onun sesini işittiğin ve yerini gördüğün halde ateş nasıl onu yakabilir ? Ya da, sen onun zaaf ve göçsüzlüğünü bildiğin halde cehennemin alevleri onu nasıl kuşatabilir? Ya da sen onun sadakat ve doğruluğunu bildiğin halde, cehennemin tabakaları arasında nasıl kıvranıp kalır? Yahut, o, seni “Ey Rabbim” diye çağırırken, cehennemin azap melekleri nasıl ona eziyet edebilir? Ya da cehennemden kurtulmak için senin lütuf ve keremini dilediği halde onu nasıl orada bırakırsın?

Sen münezzehsin, hakkında bunlar düşünülemez; senin fazlınla ilgili tanıtılan bunlar değildir; ve bunlar senin muvahhit insanlara yaptığın ihsan ve iyiliklere benzeyen şeyler de değildir.

Ben şüphesiz biliyorum ki, eğer inkarcılarını azabına hükmetmeseydin ve düşmanlarını ebedi azaba duçar etmeyi kararlaştırmasaydın, ateşi tamamıyla soğuk ve selamet ederdin; ve onda hiç kimse yer almazdı.

Ama sen, isimleri mukaddes olan! Cehennemi, insanların ve cinlerin kafirleriyle doldurmaya, ve düşmanları orada ebedi olarak tutmaya yemin etmişsin.

Ve sen, (ey) medhi yüce olan! Evvelden beri söylemiş ve sürekli olarak nimet verip kerem ve ihsanda bulunmuşsun: buyurmuşsun ki: “Mümin olan bir kimse, fasık olan kimseyle bir olur mu? Hayır, onlar aynı olmazlar.”

Mabudum, Seyyidim! takdir ettiğin kudret hakkına, ve hükmedip kesinlik kazandırdığın kaza ve kaderine ki, kime takdir etsen galip gelirsin, bu gecede ve bu saatte benim işlediğim bütün suçları ve günahları, ve gizlediğim bütün kötülükleri affet; yaptıktan sonra üzerini örttüğüm veya açığa çıkardığım, gizleyip veya aşikar ettiğim cahilliklerimi, ve amelleri yazmakla görevli melekleri kaydetmelerine emrettiğin kötülüklerimi affet!

Öyle melekler ki, benim yaptığım amelleri zaptedip korumakla görevlendirdiğin uzuvlarımla birlikte onları da bana gözetleyici yaptın; ve kendin de bunların ardından gözetleyicim oldun ve onlara gizli kalan şeylere şahit oldun, rahmetinle gizledin ve fazlınla onları örttün ve indirdiğin her hayırdan ve gönderdiğin her ihsandan, yaydığın her iyilikten yahut dağıttığın her rızktan, affettiğin günahlardan veya kapattığın hatalardan nasibimi arttırmanı diliyorum.

Ey Rabbim, ey Rabbim, Ey Rabbim!
Ey Mabudum, ey Seyyidim, ey Mevlam ve ey benim Sahibim!
Ey varlığımı elinde tutan!
Ey zorluk ve çaresizliğimi bilen!
Ey fakirlik ve yoksulluğumdan haberdar olan!
Ey Rabbim, ey Rabbim, ey Rabbim!

Hakkın, kudsiyetin, en yüce sıfatın ve ismin hürmetine senden dileğim şudur: Gece ve gündüzden oluşan vakitlerimi zikrinle canlandır, ve beni kendi hizmetinde tut, ve amellerimi kendi indinde kabul buyur; öylesine ki, artık bütün amellerim ve zikirlerim tek zikir şekline dönüşsün, ve bütün hallerim senin hizmetinde geçsin.

Ey Seyyidim, ey güvenip dayandığım ve ey kendisine hallerimi sunduğum (Allah)!

Ey Rabbim, ey Rabbim, ey Rabbim!

Uzuvlarımı hizmetin için güçlendir; sana yönelmemde kalbime güç ve sebat ver; senden korkmada ve hizmetini sürdürmede bana öylesine bir ciddiyet ver ki, sana kulluktaki yarış meydanlarında sana doğru koşayım, ve bu yolda mücadele verenler arasında yer alıp hızla sana doğru geleyim, ve sana gönül verenler arasında senin yakınlığına meyil edeyim, ve ihlaslılar gibi sana yakınlaşayım, ve senden yakiyn ehlinin korktuğu gibi korkayım, ve indinde müminlerle bir araya geleyim.

Allah’ım! Bana kötülük yapmak isteyeni cezalandır; bana tuzak kuran kimseye tuzak kur, ve beni, yanında en iyi pay alan, ve sana göre en yakın makama sahip olan, ve sana hususi yakınlığı olan kullarından eyle, Gerçekten bunlara erişmek, ancak senin lütuf ve kereminle olur.

Cömertliğin hakkına bana cömert davran ve yüceliğin hakkına teveccüh eyle bana.

Rahmetin hakkına koru beni ve dilimi zikrine alıştır, ve kalbimi, kendi muhabbetine bağlı kıl, ve dualarımı iyi bir şekilde kabul etmekle beni minnettar eyle; yanılgılarımdan geç ve hatalarımı affet; muhakkak ki sen, kullarının sana ibadet etmelerine hükmettin; sana dua etmelerini emredip, kabul etmeyi taahhüt ettin; o halde ey Rabbim! Yüzümü sana çevirdim ve ellerimi sana açtım; izzetin hakkına duamı kabul eyle ve arzularıma ulaştır; fazlın ve kereminden ümidimi kesme; beni insan ve cinlerden oluşan düşmanlarımdan koru. Ey çabuk razı olan! Duadan başka bir şeye sahip değilim, affet beni; muhakkak ki sen her istediğini yaparsın.

Ey ismi deva, zikri şifa ve itaati zenginlik olan! Sermayesi ümit ve silahı ağlamak olan bana merhamet eyle.

Ey nimetleri tamamlayıp yayan, ey zorlukları defeden! Ey karanlıklarda dehşete kapılanların nuru! Ey öğretilmeden bilen! Muhammed ve Ehli Beyt’ine salavat gönder, ve bana da sana yakışan şekilde muamele et.

Allah’ın rahmeti, Peygamber’ine ve onun soyundan gelen mübarek İmamlara olsun. Ve

Allah’ın sonsuz selamı onların üzerine olsun.”

www.NurNet.Org

Cuma Duası (Cumanız Mübarek Olsun)

Peygamberimizin (ASM)’ın temiz ve pak dilinden dualar :

“Allah’ım! Ömrümün sonunda, ihtiyarlık anımda bana bol bol rızık ver. (Hâkim, 1/542, Sahihu Cami, 1/396)

Allah’ım! Günahlarımı bağışla. Evimi geniş, rızkımı bereketli kıl. (Ahmed b. Hanbel, 4/63; 5/375)

Allah’ım! Düşmekten, vurulmaktan, boğulmaktan, yanmaktan Sana sığınırım. Ölüm anında şeytanın beni çarpmasından Sana sı­ğınırım. Senin yoluna sırt çevirmiş olarak ölmekten Sana sı­ğınırım. Yılan veya akrep sokarak ölmekten Sana sığınırım. (Ebu Davud, 2/92; Nesei, i/1125)

Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilik­ten, ihtiyarlıktan, taş yürekli olmaktan, gafletten, fakirlikten, zillet ve meskenetten Sana sığınırım. Fakirlikten, küfürden, fısktan, düşmanlık ve nifaktan, gösteriş ve riyadan Sana sı­ğınırım. Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzzamdan, ala­cadan ve benzer hastalıklardan Sana sığınırım. (Hakim ve Beyhaki, Bkz. Sahihu Cami 1/406).

Allah’ım! Huşu duymayan kalpten,
Kabul edilmeyen duadan,
Doymayan nefisten,
Ve yararsız ilimden Sana sığınırım. Bu dört durumdan Sana sığınırım. (Tirmizi, 5/519; Ebu Davud, 2/92; Sahihu Cami 1/410; Sahihu Nesei, 3/1113).

Allah’ım! Senden cennet isterim, Beni cehennemden korumanı iste­rim. (Tirmizi, 4/700; İbn Mace; 2/1453; Nesei, bkz. Sahihu Tirmizi 2/319; Sahihu Nesei 3/1121; Lâfzı şöyledir: “Kim Al­lah’tan {c.c.) üç kez cenneti isterse, cennet şöyle der: Al­lah’ım! Onu cennete sok. Kim üç kez cehennemden korunma­yı dilerse cehennem: Allah’ım! Onu cehennemden koru der”)

Allah’ım! Bilerek şirk koşmaktan Sana sığınırım. Bilmeden şirk koşmaktan Senden mağfiret dilerim. (Ahmed b. Hanbel, 4/403)

Allah’ım! Senden yararlı ilim, temiz rızık ve kabul edilen amel iste­rim. (İbn Mace, l/298’de tahric etti. Bkz. Sahihu İbni Mace 1/152)

Ey Vâhid, Ehad ve Samed olan! Doğurmayan ve doğurulmayan! Hiçbir şey kendisine denk olmayan Allah’ım! Senden günahlarımı bağışlamanı isterim. Muhakkak ki, Gafur ve Ra­him olan Sensin. (Nesei, 3/52; Ahmed bin Hanbel, 4/338)

Allah’ım! Beni Senin sevginle, Ve sevgisi Senin katında bana fayda verecek olanın sevgi­siyle rızıklandır.

Allah’ım! Sevdiğim şeylerden bana verdiğin rızkı, Senin sevdiğin yolda, benim için kuvvet kıl.

Allah’ım! Sevdiklerimden benden uzaklaştırdığın şeyi, Senin sevdi­ğin yöne yönelt. (Tirmizi, 5/523)

Allah’ım! Ey Cebrail’in ve Mikail’in Rabbi! Ey İsrafil’in Rabbi!
Cehennemin sıcaklığından ve kabir azabından Sana sığınırım. (Nesei, 8/278; Sahihu Nesei, 3/1121)

Allah’ım! Beni kolay bir hesap ile hesaba çek. (Ahmed b. Hanbel 6/48) Hz. Âişe (r.a.) dedi ki: “Ey Allah’ın nebisi! Kolay hesap nedir?” diye sordum. Buyurdu ki: “Allah’ın, kişinin amel def­terine bakması ve onun günahlarından vazgeçmesidir. Çünkü o gün, kimin hesabı ince elenip sık dokunursa, o helak ol­muştur ey Âişe!”

Allah’ım! Seni zikretmemiz, Sana şükretmemiz, Sana güzelce ibadet etmemiz için bize yardım eyle. (Hâkim. 1/499; Hz. Peygam­ber (s.a.v.), Hz. Muaz’a (r.a.), bu duayı bütün namazların so­nunda okumasını tavsiye etmiştir).

Allah’ım! Borcun sıkıştırmasından, düşmanın galip gelmesinden ve düşmanları güldürmekten Sana sığınırım. (Nesei, 8/265; Bkz: Sahihu Nesei 3/1113)

Allah’ım! Beni günahlardan ve hatalardan temizle. Allah’ım!

Beni o günah ve hatalardan, beyaz elbisenin kirden temiz­lendiği gibi temizle.

Allah’ım! Beni kar ve doluyla, soğuk suyla temizle. (Nesei, 1/198, 199; Tirmizi, 5/551; Sahihu Süneni Nesei 1/86)”

www.NurNet.Org