Etiket arşivi: Dr.Selçuk Eskiçubuk

Gül Kokusunu Duyuyor Musun Uzaklardan?

…..ve Yalnız Lale, Çiçeği çok sevdi

balçıktan toprağa baktı, baktı

Gül’ün anavatanını gördü

bulutların üstünden bakan Papatyalar

toprağı kıskandılar, filizleri kıskandılar

hüzünle baktılar, Yalnız Lale’ye

 

Ateş de kıskandı, toprağı,

kibirle başkaldırdı , Lale’ye…

 

Emir büyük yerden, sonuç değişmedi,

nice Sümbüller, Zambaklar çıktı topraktan

ve nice Zehirli Sarmaşıklar, örttü üstlerini

kanlı savaşlar, hiç bitmedi.

 

…ve yıllar sonra o çöldeki bir çift filizden

bir Gül açtı, ta gönülden

önce yetim, sonra öksüz kalırken

doldurdu kokusu yeri, göğü

hiç kesilmeden

Yalnız Lale’nin dilinden dökülen fermanlar Gül’ün elinden dağıtıldı, senelerce tek tek

Zehirli sarmaşıkların ayakları altında inleyerek Sümbüller, Zambaklar açtı çölde renk renk

 

Gülün kokusunun ardından

Sümbüller, Zambaklar da kokularını bıraktılar

kaç asır geçse de aradan

Gülün kokusu gelmiyor mu sana

Kubbe-i Hadra’ dan?…

 

Dr.Selçuk Eskiçubuk

www.NurNet.Org

Cami Kuşu Salebe.. (Şiir)

Tüm namazlarını camide kılardı

cami kuşu, Medine’li Salabe

”zengin olursam yardım edeceğim yoksullara,

benim için dua et Rabbine” dedi, Peygambere

”şükrünü yaptığın az mal, şükrünü yapamayacağın

çok maldan hayırlıdır” demişti ona, Peygamber

O’nun duasını geri çevirir miydi hiç Yüce Allah?

kabul etti , zengin oldu Medineli Salabe

o şimdi çölde, sürülerinin peşinde

fakat yeri boş kaldı o günden sonra camide…..

zekat ayeti indi, inananlara bir gün

buldular zekat memurları onu, çölde

”malının kırkta birini zekat olarak fakirlere

vereceksin” dediler ey Salabe !

”bu kızgın çölde çalış çabala, bir de zekat ver

olacak şey mi bu” diye yan çizdi, zengin Salabe

fakirken mümindi, şimdi oldu zengin bir münafık

akrabaları uyarınca onu, tekrar geldi Peygambere

vermek istese de, almadı zekatını

Allah(C.C) menetti diye….

 

Halife Ebu Bekir, Ömer ve Osman da sırayla

Peygamberin izinde

almadılar ondan, hiç zekâtlık mal

Yazık oldu Salabe’ye…..

cami kuşuydu o da, bir zamanlar

şimdi çölde, zengin bir münafık…..

mal hırsından işte niceleri

ne yazık ki böyle oldular sonunda helak….

Dr. Selçuk Eskiçubuk

www.NurNet.Org

Selman-ı Farisi (R.A.) (Şiir)

Doğduğun yer, Cey köyü, İsfehan-İran

zengin bir köy ağasıydı baban

sana çok aşırı sevgisi olan

 

Mecusi ateşinin, gece gündüz bekçisi

baba ocağında evlat sevgisinin kölesi

sensin o, Selman-ı Farisi……

 

Tanışınca bir Hıristiyan rahiple

terk edip kaçtın Mecusi ateşini

Suriye, Musul, Nusaybin

ver elini Rum diyarı Ammuriye(*)

hep bağlandın bir rahipten bir rahibe

 

Rahibin sana anlattığı son peygamber:

”İbrahim’in dininden,

kavminin arasından Hicret edecek,

sadaka kabul etmeyecek,

yalnız hediye kabul edecek

iki omuzu arasında taşıyacak

bir de mührü Nübüvvet”

 

Aramak için, gelecek son peygamberi

düştün arap tüccarla Hicaz yollarına

daha yarı yolda sattı seni, açgözlü hain

aradığın Peygamberi bulacağım diye

ağaoğlu idin, köle oldun şimdi bir Yahudi’ye

 

İlk kez tanıdın onu gizlice gittiğin Kuba’da

ihtiyaç sahibi arkadaşlarına sadaka versin diye

bir miktar yiyecek götürdün

olsun onlara gıda diye

kendi yemedi hiç, Ashabı yesin diye

haklı mıydı acaba rahip, onu tarif ederken ?

 

Bir de Medine’de, onlara yiyecek götürdün

”hediye” deyince, onun da yediğini gördün

ettimi iki, rahibin delilleri

gördün sırtında bir gün, o mührü peygamberi

üçü de gerçek oldu, şimdi geçmişteki sözlerin

Mecusi’ydin, baktın daha güzeldi Hristiyanlık

son dinin oldu, artık Müslümanlık

hür doğdun ama, sonra oldun Mecusi

Müslümandın şimdi, ama bir Yahudi’nin kölesi

 

Kurtaracaktı seni bu esaretten

fidyesi 1600 dirhem altın ile 300 hurma fidesi

sana oldu hürriyet, Ashabı Kiram’ın hediyesi

 

Saldırınca müşrikler aniden Medine’ye

akıl verdin,”hendek kazalım” diye

zafer kazanıldı, fikrinin sayesinde

hem Ensar hem Muhacir bağlandı sana sevgiyle

söylediler hep bir ağızdan:”Selman bizdendir”diye

son sözü söyledi Peygamber:”O, Ehli Beytimdendir”

 

Vali de olsan gün gelince Medain’e

hep sade yaşadın köle gibi ,ama abdullah’tın şimdi

ya hurma yaprağından sepet ördün ya topraktan çanak çömlek

el emeğinle geçinmek, ne aziz şeydi değil mi?

 

Cennetin özlediği, üç kişiden biriydin

az yiyip çok sadaka verirdin,20 dirhemdi bıraktığın miras

günümüz müslümanları düşünsün … bunu da biraz….

 

(*)Sivrihisar-Eskişehir

Dr.Selçuk Eskiçubuk

www.NurNet.Org

Siyah Kadının Oğlu (Şiir)

Sen köle oğlu köleydin, Mekke’de

ilk müslüman, 7 kişiden biri

çektiğin işkenceleri anlatırdı

çölde kum taneleri

 

Bir gün kölelikten kurtardı seni

Ebu Bekir’in o cömert eli

gür sesinle okundu

ilk Ezanı Muhammedi

oldun islamın ilk Müezzini Ekberi

 

”Namaz uykudan hayırlıdır” sözleri

hatırlatıyor bize her sabah seni

 

Kanın kırmızıydı, gözyaşların

aynı bizimki gibi, renksiz

Dinin, Kitabın, Peygamberin, bizimle bir

sadece siyahtı, teninin rengi….

sensin o, Bilali Habeşi…

 

Ama bir gün seslendi sana

”Siyah kadının oğlu!” diye ,Ebu Zer

çok kızdı duyunca ona ,Hazreti Peygamber

anladı hatasını, o yüce sahabi

 

”Ayağını basmadan Bilali Habeşi

kaldırmayacağım yüzümü yerden, vallahi”

sözleriyle ağlıyordu durmadan

”Bu yüz basmaya değil öpülmeye layıktır”

diye cevap verdi ona, Bilal….

örnek insan oldular ümmete her ikisi de

bak işte sana, iki kâmil insan…

Yatıyor şimdi Şam’daki kabrinde

o ilk ezanı okuyan

huzur içinde, bir siyahi Müslüman

Dr.Selçuk Eskiçubuk

www.NurNet.Org

Köy Evi (Şiir)

KÖY EVİ

Bir küçük köy evinde doğurmuş, anam beni

tuvaleti dışarıda, suyu çeşmeden taşımalı

sonra bir apartmanda oturmuşuz, kiracı

sedirde oturup, divanlarda yatarak

yemeğimizi yerdik hep beraber

yer sofrasında, bağdaş kurarak…

Lütfettin bana, nice güzel nimetler

kiracıydık, şimdi kiracılarım var

bilinmez ecele, daha ne kadar var?

hayattaki hedefim: ”sade yaşa sade kal”

 ecel, kapımı çalana kadar

dünyaya geldik, gideceğiz …kader

gezdim, gördüm nice köşkler, saraylar

demedim bir kez :keşke oralarda yaşasaydım

Ben alışığım, Rabbim!

 bir küçük kulübecikte de ,yaşarım

istemem senden ne köşk ne ırmak

 

Cemalin yeter… Cennetin istersen

 olsun benden çok ırak…..

Dr.Selçuk Eskiçubuk

www.NurNet.Org