Etiket arşivi: Akşemseddin Kimdir

Kim, Kimdir? Ne, Nedir? Ne Zaman? (2015 Yılı Önemli Günler Listesi)

2015 YILI ÖNEMLİ GÜNLER TAKVİMİ

Aşağıda belirtilen günlerde sağında * bulunanlarla ilgili bilgi almak için yazının üzerine tıklayınız..

Not: Eklenmesini istediğiniz önemli günler için info@www.nurnet.org adresine mail atmanız yeterlidir.

 

OCAK

1 Ocak : Mekke’nin Fethi (630) *

2 Ocak : Gönenli Mehmet Efendi’nin Vefatı (1991)

6 Ocak :  Sultan 4. Mehmed’in Vefatı(1693)

15 Ocak : Akşemseddin’in (K.S.) Vefatı (1459) – (İstanbul’un Manevi Fatihi) *

16 Ocak : Sultan 3. Murad’ın Vefatı (1595)

18 Ocak : Çandarlı Ali Paşa’nın Vefatı (1467) – (İstanbul’u Fetheden komutanlardandır)

20 Ocak : Darül Aceze’nin Kuruluşu (1895) – (2. Abdulhamit tarafından kuruldu)

21 Ocak : Sultan 1. Ahmet’in Vefatı (1617)

21 Ocak : Sultan 3. Mustafa’nın Vefatı (1774)

22 Ocak : Yavuz Sultan Selim Han’ın Ridaniye Zaferi (1517)

24 Ocak : Hazreti Ali’nin (R.A.) Küfe’de Şehid Edilmesi (661) *

27 Ocak : Osmanlı Devletinin Kuruluşu (1299)

29 Ocak : Türkçe Ezanın İlk Defa Fatih Camiinde Okutturulması (1932) *

 

ŞUBAT

1 Şubat : Ayasofya Camii Müzeye Çevrilmesi (1935) *

3 Şubat : Ali Ulvi Kurucu’nun Vefatı (2002) *

4 Şubat : İskilipli Atıf Hocanın İdam Edilmesi (1926) *

6 Şubat : Sultan 2. Ahmed’in Vefatı (1695) *

9 Şubat : Ömer bin Abdülaziz-i Emevi’nin Vefatı (720) *

10 Şubat : 2. Abdülhamit Han’ın Vefatı (1918) *

17 Şubat : Şeyh Şamil’in Vefatı (1871)

19 Şubat : Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin 1.Dünya savaşında Ruslara Esir Düşmesi (1916) *

20 Şubat : Sıddık Sabri Efendi’nin Vefatı (1954) *

23 Şubat : Peygamberimiz(sav)’in Veda Hutbesi’ni İradı (632) *

24 Şubat : TBMM Tarafından Said Nursi Hazretleri’nin İtibarının İade Edilmesi (1993) *

 

MART

2 Mart : Emir Sultan’ın (K.S.) Vefatı (1430) *

3 Mart : Hilafetin Kaldırılması (1924) *

4 Mart : Selahaddin Eyyubi’nin Vefatı (1193) *

5 Mart : Yeşil Ay Cemiyeti’nin Kuruluşu (1920) *

8 Mart : Yıldırım Beyazıt Han’ın Vefatı (1403)

8 Mart : Dünya Kadınlar Günü

10 Mart : İmam Caferi Sadık’ın (R.A.) Vefatı (765)

12 Mart : İstiklal Marşı’nın TBMM ‘de kabulü (1921) *

13 Mart : Bedir Savaşı (624) *

14 Mart : Tıp Bayramı

16 Mart : İstanbul’un İngilizlerce İşgali ve Yağmalanması (1920) *

17 Mart : İslamköylü Hafız Ali’nin Vefatı (1944) *

18 Mart : Çanakkale  Zaferi (1915) *

18 – 24 Mart : Yaşlılar Haftası

23 Mart : Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin Vefatı (1960)

24 Mart : Harun Reşid’in Vefatı (809)

27 Mart : Uhud Savaşı (625)

28 Mart : Sultan 3. Selim Han’ın Vefatı (1789)

 

NİSAN

2 Nisan : Zübeyir Gündüzalp’in Vefatı (1971) *

3 Nisan : Tahiri Mutlu’nun Vefatı (1977) *

4 -10 Nisan : Polis Haftası *

5 Nisan : Gazi Osman Paşa’nın Vefatı (1900)

7 Nisan : Ahmed Davudoğlu Hocanın Vefatı (1983)

9 Nisan : Mimar Sinan’ın Vefatı (1588) *

11 Nisan : Hudeybiye Barışı (628) *

20 Nisan : Kutlu Doğum Haftası (571) – Peygamber Efendimiz (sav)’in Miladi Takvimle Dünyaya Teşrifleri. *

23 Nisan : Regaib Kandili *

23 Nisan : TBMM Açılışı & Egemenlik ve Çocuk Bayramı (1920)

 

 

MAYIS

3 Mayıs : Fatih Sultan Mehmed Han’ın Vefatı (1481) *

4 Mayıs : Halid bin Zeyd Ebu Eyyüb El Ensari’nin Vefatı (672) *

6 Mayıs : İmam Azam Ebu Hanife’nin Vefatı (767) *

7 Mayıs : Binbaşı Asım Bey’in Vefatı (1935) *

15 Mayıs : Mirac Kandili *

20 Mayıs : Sultan Genç Osman’ın Şehid Edilmesi (1662)

26 Mayıs : Sultan 2. Beyazid’ın Vefatı (1512)

27 Mayıs : Elmalı Hamdi Yazır’ın Vefatı (1942) *

28 Nisan – 4 Mayıs : Kardeşlik Haftası

29 Mayıs : İstanbul’un Fethi (1453) *

31 Mayıs : Dünya Sigarayı Bırakma Günü *

 

HAZİRAN

1 Haziran : Berat Gecesi

4 Haziran : Sultan Abdülaziz Han’ın şehid edilmesi(1876)

8 Haziran : Miladi Takvime Göre Peygamberimiz (sav)’in Vefatı (632)

15 Haziran : Bilali Habeşi’nin (R.A.) İlk Ezanı Okuması (622) *

16 Haziran : Ezanın Aslıyla Okunması (1950) *

17 Haziran : Hazreti Osman (ra)’ın Şehid Edilmesi (656) *

22 Haziran : Nasrettin Hoca’nın Vefatı (1284) *

30 Haziran : Sultan 2. Mahmud’un Vefatı (1839)

 

TEMMUZ

8 Temmuz : Türkiye Radyosunda İlk Kez Kur’an-ı Kerim Okundu (1950)

13 Temmuz : Kadir Gecesi *

13 Temmuz : Hazreti Aişe’nin (R.A.) Vefatı (676) *

17 Temmuz : Ramazan Bayramı *

17 Temmuz : Abdülkadir Geylani (K.S.) Hazretlerinin Vefatı (1166)

25 Temmuz : Hulusi Yahyagil’in Vefatı (1986) *

28 Temmuz : 3. Selim’in Şehid Edilmesi (1808)

30 Temmuz : Prens Bismarck’ın Ölümü (1898) *

31 Temmuz : İmam Ahmed bin Hanbel’in (R.A.) Vefatı (855)

 

AĞUSTOS

1 Ağustos : Kıbrısın Fethi (1571)

22 Ağustos : Ceylan Çalışkan (R.H) Vefatı (1963) *

23 Ağustos : Hazret-i Ebu Bekir (R.A.)’ın Vefatı (634) *

31 Ağustos : İmam Buhari’nin (R.H) Vefatı (870)

 

EYLÜL

2 Eylül : Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması (1925)

6 Eylül : Şeyh Edebali’yi Anma Günü *

7 Eylül : Kanuni Sultan Süleyman’ın Vefatı (1566) *

16 Eylül : Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri’nin Vefatı (1959) *

17 Eylül : Adnan Menderes’in İdamı (1960) *

19 Eylül : Son Sahabe Ebu’t Tufeyl Amir bin Vasile’nin (R.A.) Vefatı (718)

22 Eylül : Yavuz Sultan Selim Han’ın Vefatı (1520) *

24 – 27 Eylül : Kurban Bayramı *

26 Eylül : Türk Dil Bayramı *

 

EKİM

1 Ekim : Camiler Haftası

10 Ekim : Hz. Hüseyin (ra)’ın Kerbela’da Şehid Edilmesi *

12 Ekim : Sokullu Mehmet Paşa’nın Şehadeti (1579)

13 Ekim : Ömer Nasuhi Bilmen Efendi’nin Vefatı (1971) *

14 Ekim : Hicri Yılbaşı *

2. Hafta : Aile Haftası *

15 Ekim : Şeyhül İslam Hoca Saadettin Efendi’nin (R.A.) Vefatı (1599)

16 Ekim : Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri’nin (R.A.) Vefatı (1628) *

25 Ekim : Uluğ Bey’in Şehadeti (1449)

29 Ekim : Cumhuriyet Bayramı *

29 Ekim – 4 Kasım : Kızılay Haftası 

31 Ekim : Dünya Tasarruf Günü *

 

KASIM

3 Kasım : Hazreti Ömer (R.A.)’ın Şehadeti (644) *

13 Kasım : Mehmet Zahid Kotku Hazretleri’nin Vefatı (1980) *

17 Kasım : Dünya Komşular Günü *

19 Kasım : Bayram Yüksel’in Vefatı (1997) *

22-27 Kasım : Ağız ve Diş Sağlığı Haftası *

24 Kasım : Öğretmenler Günü *

26 Kasım : Dünya Müslüman Kadınlar Günü *

 27 Kasım : Abdülhakim Arvasi Hazretleri’nin Vefatı (1943)

29 Kasım : Filistin Halkıyla Dayanışma Günü *

 

ARALIK

1 Aralık : Mustafa Sungur’un Vefatı (2012) *

4 Aralık : Cemel Vak’ası (656) *

11 Aralık : İmam Rabbani Hazretleri’nin Vefatı (1624) *

15 Aralık : Sultan 2. Selim’in Vefatı (1574)

17 Aralık : Mevlana Celaleddin Rumi’nin Vefatı (1273) *

18 Aralık : İmam Gazali’nin (ra) Vefatı *

20 Aralık : İmam Şafii Hazretleri’nin (ra) Vefatı (820) *

22 Aralık : Mevlid Kandili *

27 Aralık : Mehmet Akif Ersoy’un Vefatı (1936) *

30 Aralık : Yavuz Sultan Selim Han’ın Kudüs’ü Fethi (1517)

31 Aralık : Ahmet Arvasi’nin Vefatı (1988)

 

Derleyen: NurNet.Org

Akşemseddin Hz. Kimdir? Akşemseddin’i Rahmetle Anıyoruz (15 Ocak 1459)

Akşemsettin Kimdir ?

Fatih Sultan Mehmed’in hocası, ünlü İslam büyüğü Akşemseddin 1390 yılında Şam’da doğdu. Küçük yaşlardan itibaren ilme ve sanata karşı ilgi duydu. Medrese tahsilini tamamladıktan sonra seçkin alimler arasında yerini aldı. Üstün zekası ve anlayışı, yılmak bilmeyen çalışma gücüyle kendini kitaplara adamış, başta İslami ilimler olmak üzere tıp, astronomi, biyoloji ve matematikte zamanın ünlülerinden olmuştur. Uzun yıllar Osmanlı medreselerinde çalışarak yüzlerce öğrenci yetiştirmiş, tıp alanında önemli çalışmalar yapmıştır.

Şemseddin Muhammed bin Hamza, yani Fatih’in hocası, âlim ve mutasavvıf Akşemseddin, 15 Ocak 1459 tarihinde vefat etmiştir. “Akşeyh” adıyla şöhret kazanmış olan Akşemseddin, Hacı Bayram Veli‘ye intisab etmiş ve bir süre Hacıbayram Camii’nin çilehânesinde çile çıkarmıştır.

Akşemseddin, halkın teveccüh ve nazarından uzak durması, şöhret ve şan belâsından sürekli kaçınmasıyla, bir sembol şahsiyet olarak bayraklaşmıştır. Onun çile hayatı, tevâzu ve mahfiyet iklimine ayak bastığı ilk tecrübesidir. Halkın ilgisinden çekinerek, şeyhinden ayrılma pahasına Beypazar’a giden Akşeyh, burada bir mescid ve değirmen inşâ etmiştir. Ancak burada da halkın teveccühünden rahatsız olmuş ve Çorum’un İskilip kazasına bağlı Evlek köyüne göç etmiştir. Bir süre sonra Bolu’nun Göynük kazasına yerleşen Akşemseddin, burada da bir mescitle bir değirmen yaptırmıştır.

Akşemseddin, şeyhi Hacı Bayram Veli’nin vefâtıyla irşad makamına geçmiştir. İstanbul’un fethi sırasında Fatih Sultan Mehmed’in yanında fethin manevî cephesini temsil eden büyük veli, muhasaranın en sıkıntılı zamanında ordunun maneviyatını diri tutmuştur. Akşemseddin, fethin en önemli simgesi olan Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi sırasında burada ilk Cuma namazı hutbesini okumuştur. O, İstanbul’un asırlar süren fetih rüyasını gören bahtiyarlardandır. Akşemseddin, hem fethe katılmış ve hem de fethin gerçekleştiğini görmüş, asırlarca birçok İslâm ordusunun muhasaraya aldığı, ama belki de vakti gelmediği için bir türlü fethetmeye muvaffak olamadığı İstanbul’un, artık bir İslâm beldesi olmasında önemli rol oynamıştır. Fetih’ten hemen sonra padişahın isteği ile, İslâm ordularının İstanbul’u fethi sırasında şehit düşen büyük sahâbi Ebû Eyyüb el-Ensârî (ra)’nin kabrini de keşfeden bu büyük mürşid, bir süre müderrislik de yapmıştır.

Akşemseddin; tevâzu, alçakgönüllülük ve ferâgatin zirve ismidir. O, herşeye sahip iken bırakmasını bilen; hükümranlığı ve dünya saltanatını, mahfiyet ve tecrîd makamına tercih etmeyen bir mürşîdi kâmildir. Maddî varlık ve dünyevî arzulardan el-etek çeken bu büyük zât, bedenî isteklerden büsbütün sıyrılmayı başarmış ve mâsivâdan yüz çevirmiştir. O, bu mânâda bir “ehli tecrid”dir. Fuzûlî’nin :

“Mesleki tecrîddir ferâgat evi
Terki mâl ile hânümândan geç”

çağrısıyla tarif ettiği bu makam, elbette ki kalp gözü açık bahtiyarların, varlık ve eşyanın mahiyetini keşfederek “asıl olanı” bulmasıyla kazanacağı bir mertebedir. Yunus‘un, “ballar balını bulduğu” bu makam, herşeyden feragat etmeyi gerektiren bir “bulma hali”nin eseridir. O’nu bulmak, O’na yönelmek ve O’na ulaşmak, herşeyi bırakmanın da yeri ve zamanıdır. Nitekim fetihten sonra Akşemseddin, padişahın tacını ve tahtını bırakarak kendisine bağlanma isteğini engellemeye çalışmış ve bu cihan sultanını durduramayacağını anlayınca da Gelibolu üzerinden Göynük‘e dönerek inzivâya çekilmiştir.

Akşemseddin’in hangi ruh hâliyle padişahı durdurmak istediği ve taht merkezinden ayrılarak iltifat ve ilgiden neden rahatsız olduğu konusunda pek çok şey söylenebilir. Ancak Fatih’in Göynük’e gönderdiği hediyeleri almak istememesi ve Göynük’e yaptırmak istediği tekke ve cami için rıza göstermemesi, devletin devamı ve bekâsının teminatı olan hükümdarlık makamının zedelenmemesi icâbıdır. Nitekim “sultâna sultânlık ve gedâya da gedâlık yakışır“. Fatih’in birçok ihsanından sadece Göynük’e bir çeşme yapmasına izin veren Akşemseddin, şeyhi Hacı Bayramı Veli’nin yolundan gitmiş ve tekkenin devlet üzerindeki tahakkümüne yol açacak bir tavrı şiddetle reddetmiştir. Bize göre, Osmanlı Devleti’nin din ve devlet işlerinin sağlıklı gelişmesinde, Akşemseddin’in bu tavrı büyük bir önem taşımaktadır.

Cihan padişahı Fatih Sultan Mehmed’in derviş olma talebini geri çeviren Akşemseddin’in, sultanın kırılması karşısında verdiği cevap çok önemlidir: “Dervişlikte bir hâlet vardır ki, eğer lezzet alınırsa, saltanat işlerinden kesin olarak el çekmek lâzım gelir. Memleketin işleri ihtilâl bulur. O takdirde, hem siz ve hem de biz vebâle gireriz…” (Solakzâde Tarihi, c. I, s. 273) Şeyhin bu sözleri karşısında teselli bulan Fatih, ikibin altın göndererek onu taltif etmek ister. Fakat Akşemseddin bu parayı kabul etmez ve geri gönderir.

Rivayete göre, padişah bir gün Akşemseddin’in çadırına girmiş, ancak şeyh hiç kımıldamadan öylece yerinde oturmaya devam etmiş. Bu hale çok üzülen padişah, Ahmed Paşa’ya: “Şeyh bize kıyâm etmeyip yerinden kımıldamadığı için hâtırım kırılmıştır ve gönlüm mahzundur” diye yakınmıştır. Akşemseddin’i iyi tanıyan Ahmed Paşa, padişaha şeyhin bu hareketini şöyle izâh etmiştir: “Bu büyük fetih, önceki pâdişâhlara ve mübârek ecdâdınıza müyesser olmayıp size nasip olmakla, sizde bir çeşit gurur müşâhade eylemiş, bu yüzden riâyet ve tâzimde kusur göstermiştir. Gerçekten maksatları sizden o gururun izâlesine gayret gösterip ayağa kalkmadı.” Bu izâh üzerine rahatlayan padişah gece yarısı Akşemseddin’i ziyaret etmiş ve kendisiyle sabaha kadar sohbet edip sabah namazını da Şeyhle birlikte edâ etmiştir.

Büyük mutasavvıf ve mürşidi kâmil Akşemseddin hazretlerini, vefâtlarının yıldönümü münasebetiyle (rahmet niyazıyla yâdedip) bir kez daha örnek bir şahsiyet olarak tanımak ve “Akşemseddin Olabilmek” idealini hep diri tutmak ne büyük saadet !…

Derleyen: NurNet.Org

Kaynaklar

-Ali İhsan Yurd, Dr. Mustafa Kaçalın, Akşemseddin, Hayatı ve Eserleri, Marmara Üniv. İlahiyat Fak. Vakfı Yay., İst., 1994.
-Ayşe Yücel, Akşemseddin’in Fikir ve Felsefe Dünyası, Gazi Üniv. Sos. Bil. Ens. basılmamış doktora tezi, Ankara, 1993.
-Dr. Vahid Çabuk, Solakzâde Tarihi, Kültür Bak. Yay., c.I, Ank., 1989.
-Orhan F. Köprülü, Mustafa Uzun, “Akşemseddin”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, c.2, s. 29930