Geçirdiği çok zor şartlar yine devam ediyor
Fakat bu cezaevinde kalan bütün mahkûmlar
Üstad ve talebelerle yakından tanışırlar
Onlar Risale-i Nur’u beraber okuyorlar
Böylelikle de bambaşka bir insan oluyorlar
Bu hapishaneler birer okul haline dönmüş
İlim – irfan bakımından herkese örnek olmuş
Risale-i Nur çemberi gittikçe genişliyor
Bu nurları okuyanlar her gün fazlalaşıyor
Gizli İslam düşmanları bunu fark ediyorlar
Risale-i Nur’dan ürküp telaşa düşüyorlar
Diyorlar ki: “Üstad gizli bir cemiyet kuruyor
Hükümetin aleyhine bir şeyler çeviriyor
İnkılâpları kökünden yıkmayı arzuluyor
Mustafa Kemal’e deccal, din düşmanıdır diyor”
Bu nedenle memurlardan bir komisyon kurulur
Risaleler ve Mektuplar müsadere edilir
Bu Komisyonun gayesi bunları tetkik etmek
Siyasi bir mevzu olup olmadığını bilmek
Bu mektup ve risaleler tetkike başlanıyor
O zaman Bediüzzaman buna karşı geliyor
“Bu vukufsuz ehli vukuf inceleme yapamaz
İnceleme yapsa bile bir şeyler anlayamaz
Ankara’dan ehli vukuf teşekkül ettirilsin
Avrupa’dan feylesoflar buraya getirilsin
Ağır cezaya razıyım eğer suç bulunursa
Her şey benim kabulümdür sonucu ne olursa”
Üstad’ın bu isteğini olumlu görüyorlar
Ankara’da bir komisyon anında kuruyorlar
Heyette yüksek âlimler profesörler vardı
Mektuplar ve Risaleler teker teker tarandı
Ehli Vukuf tarafından bir rapor hazırlanır
Raporun açıklanması Üstad’ı rahatlatır
“Bütün eserleri ilmi ve hepsi imanidır
Siyasi bir içerik yok Kuran’ın tefsiridir”
Üstad ta mahkemede bir müdafaa yapıyor
Şikâyetlerin ispatsız olduğu görülüyor
Mahkeme de ittifakla berat kararı verir
Risaleler serbest olur ve iade edilir
Üstad ve talebeleri dokuz ay yatıyorlar
Berat edildikten sonra tahliye oluyorlar
Üstad tahliye olmadan hapiste zehirlenir
Cezaevindeyken ölüm tehlikesi geçirir
Allah’ın inayetiyle ölümden kurtuluyor
Sonradan zehirlenmeler yine devam ediyor
Tarihte hiçbir kimseye yapılmayan zulümler
Üstad’a reva görülmüş işkence, ihanetler
Üstad ise dinsizlerin planını bozuyor
Ölümü hiçe sayarak hakikati söylüyor
Denizli hapsinde yazmış “Meyve Risalesi”ni
Sonra orda telif etmiş “Asayı Musa”sını
Hapisteki talebeler ile diğer mahkûmlar
Bu “Meyve Risalesi”ni defalarca yazmışlar
Hâlbuki hapishaneye kâğıt sokulmuyordu
Nurların yazılmasına izin verilmiyordu
Eserler hapishanede gizlice yazılmıştı
Hatta kibrit kutuları bile kullanılmıştı
Üstad ve talebeleri hapisten çıkıyorlar
Denizli halkı onları misafir ediyorlar
Daha sonra Şehir Palas Oteline yerleşir
Bir buçuk ay kadar kalır insanlarla kaynaşır
Berat kararına rağmen rahat bırakmıyorlar
Emirdağ’a gönderilip iskân ettiriyorlar
Ahmet TANYERİ – DİYARBAKIR