Etiket arşivi: hizmet

Sri Lanka’da İlk Medrese-i Nuriye Açıldı

Esselamu Aleyküm,

Amasya Cemaati olarak Srilanka’ya ikinci ziyaretimizi 26 Temmuz-16 Eylül 2012 tarihleri arasında gerçekleştirdik ve başkent Kolombo’da ilk dersanemizi açtık. Ramazanın büyük kısmını ve bayramı orada geçirdik.

Srilanka, bir diğer adı Seylan veya Serendip, Hindistanın 31 km güneyinde, Türkiye’nin dörtte biri alana sahip, çoğunluğu Budist, 21 milyon nüfuslu bir ada ülkesi. Resmi rakamlara göre müslüman oranı yüzde 8.

Bir sene önce bu ülkeye ilk ziyaretimizi gerçekleştirdiğimiz için tecrübeliydik ve hemen uygun bir dersane bulmak için çalışmalarımıza başladık. Bu süreçte bize yardımcı olabilecek çok şahıslarla ve cemaatlerle irtibata geçtik ve Srilanka’daki amacımızı ve Risale-i Nur hizmetlerini onlara anlattık. Aldığımız tepkiler hep pozitifti. Bizim Türkiye’den böyle bir gaye için gelmemize çok sevindiler.

İki hafta kadar sonra artık dersanemizi tutmuştuk. Gerekli eşyaları alıp yerleşmeye başladık. Artık misafirlerimizi yeni dersanemizde ağırlıyorduk. Tamilce, İngilizce ve Türkçe dersler yapılmaya başlandı. Derslere ilgi fazlaydı ve çok samimi bir ortam oluştu. Ayrıca Türkiye’de dersanelerimizde kalan Srilankalı üniversiteli öğrenciler ve İmam-Hatip Lisesi öğrencileri bu esnada Srilankada yaz tatillerini yapıyorlardı ve sürekli bize eşlik ettiler. Şunu da belirtmek gerekir ki, bu öğrencilerin sayısı her sene artıyor. Türkiye’de hizmeti öğrenip kendi ülkelerinde hizmeti ilerletecekleri yönünde ümitvarız.

Ülkenin ikinci büyük şehri olan Kandi‘yi ziyaret ettik. Orada ülkede camisi olan tek üniversiteyi ziyaret ettik. Bu caminin alt katı yaklaşık 35 kişi kapasiteli yurt olarak kullanılıyor ve bakıma ihtiyacı vardı. Cami yönetim komitesine camiyi onarıp yurdu aktif hale getirip orayı bir Risale-i Nur hizmet merkezi haline getirme planımızı belirttik. Olumlu karşılandı. İnşaallah bir dahaki ziyaretlerimizde buna yönelik çalışamalar planlıyoruz.

Bu ülkede yeni olduğumuz için öncelikle müslüman halkla irtibata geçtik. Türkiye’de olduğu gibi orada da farklı branşlarda hizmet veren cemaatler var. Bunları ziyaret edip geliş maksadımızı ve hizmetlerimizi anlattık. Müslüman okullarını ve bir İslami üniversiteyi ziyaret ettik. Türkiye’den getirdiğimiz hediyelerimizi, tanıtıcı broşürlerimizi ve kitaplarımızı takdim ettik. Bütün gittiğimiz yerlerde en iyi şekilde karşılandık. Türkiye’ye karşı geçmişten gelen bir hürmetleri var. Bunu gittiğimiz her yerde hissettik. Türkiye’ki gelişmeleri merakla takip ediyorlar ve kuvvetli ümitvarlar. Ayrıca bu ülkeye bizden önce Türkiye’den diğer cemaatlerden gelen kardeşlerimizi ziyaret ettik. Birlikte neler yapılabileceğine dair görüştük.

Yüzde yetmişe yakını Budist olan Srilanka özgürlüklerin yüksek olduğu, müslümanların kendi okul, mahkeme ve eğitim sistemlerine sahip olduğu hizmet için gayet uygun bir zemin. Burada mesajımızı iletmekle yükümlü olduğumuz milyonlarca insan var. Cenab-ı Allah muvaffakıyet nasip etsin.

Srilanka’da nurun birinci talebesi Asım Alawi abimizi unutmamak lazım. Şimdiye kadar Küçük Sözler, İhlas-Uhuvvet Risalesi ve Hutbe-i Şamiye’yi Tamilce’ye çevirdi. Çalışmalarına devam ediyor. İlk gidişimizde olduğu gibi yine bize büyük yardımları dokundu. İnşaallah Kurban Bayramından sonraki ikinci gelişimize kadar dersanemizde kalıp hizmetlerle ilgilenecek. Ayrıca şu an G.Antep’ten vakıf Ahmet Açıkgöz abimiz de dersanemizde kalıyor ve orada İngilizce kursuna devam ediyor. Kurban Bayramından sonra Filipinlerden kardeşlerle beraber tekrar Srilanka’ya gitmeyi planlıyoruz. Ve minallattevfik.

Amasya Nur Talebeleri

Bir önceki Sri Lanka Hizmet Mektubu için tıklayın

www.NurNet.org

Kültür Bakanı Nurlara Talip (Sudan Hizmet Notları)

Es-Selamu Aleykum, Sudan nur dersanesinden bütün ağabeylerimize selamlar.

Sudan’da 3 seneye yakın zamandır Risale-i Nur hizmetinde bulunan dershanemizde Cuma günleri Arapça yapılan derslerimize Sudan, Yemen, Irak, Uganda, Fil Dişi Sahilleri ve Gana gibi muhtelif milletlerden ağabeylerimiz katılıyorlar. Derslerimiz dönerli kitap okuma usulünde oluyor.
Ve Çarşamba günleri talebe dersleri olmaktadır. Bu dersler Uluslar arası Afrika Üniversitesi’ndeki talebelere yönelik oluyor. Uganda, Güney Afrika, Gana, Etiyopya, Nijerya ve Çin gibi ülkelerden talebeler var.  Bu dersler İngilizce olmaktadır.

Duaya vesile olması için Sudan’dan bazı güzel haberleri sizlerle paylaşmak istedik.

Sudan’dan güzel haberler

-bir gazeteci abi Risale-i Nur hakkında dergi hazırlamak lazım diyor ve inşallah hazırlayacak. Sudan’da herkesin Risale-i Nur’u duyması lazım diyor. Sudan’ın bütün illerine inşallah dersane açmak istiyor.

-Teşehhüd bahsini okuyan bir Sudanlı abimiz bu kelimelerin toprak, su, hava ve nur ile münasebetini herkesin kuramayacağını söyleyerek hayretini ifade etti.

-bir üniversite hocasının talebesine risale-i nur’u tavsiyesi üzerine talebesi külliyatı ramazanda okuyup bitirdi.

-sırasıyla külliyatı okuyan bir sudanlı abimiz ramazanda lem’alar’ı almıştı, iade ettiğinde üç kez okuduğunu çok istifade ettiğini, hasseten ikinci lem’ayı 4-5 kez okuduğunu ve bazı kısımlarını not aldığını belirtti.

-günde üç saat Risale-i Nur okuyan sudanlı bir kardeşimiz, Risale-i Nur’u bir sene ülkesinden uzak bir yerde okumak istiyor.. İnşallah bir yere gidecek.

-Kültür bakanı ile vakıf ağabeylerimiz görüşme yaptılar ve ağabeylerimizden hutbe-i şamiyeyi birlikte müzakere etmeyi taleb etmiş.

-Hartum Üniversitesi’nde Hutbe-i Şamiye dersleri…..

-Derse gelen Sudanlı bir kardeşimiz iktisat risalesi üzerine yüksek lisans yapıyor.

-Yemenli bir kardeşimiz tıp fakültesini bitirmiş ve hizmet için dersanede bizimle iştigal ediyor. Ve bazı içtimalara katılarak üstadımızdan ve nurlar’dan bahsediyor.

-Derse gelen Iraklı kardeşlerimizin Sudan’daki dersane gibi Irak’ta kendi bölgelerinde da bir dershane açma iştiyakları var.

– Bazı Iraklı kardeşlerimiz master çalışmalarını Nurlar üzerine yapmak istiyorlar.

-Üniversiteside dava ve tebliğ dersi bulunmaktadır ve mezkur derste Bediüzzaman Said Nursi ve Davası anlatılıyor.

-Sudan Üniversitesi’nde sempozyum çalışmaları var inşaallah yapılacak.

-Bir Sudanlı esnaf Ramazan ayı boyunca bizimle birlikte dersanede kaldı.

-Bir abi ile sözler’den birkaç yer okunduğu zaman üstadın üslubunu çok beğendi, Zor meseleleri fehme takrib etmesini hayret ve istihsan ile anlattı.(bu manayı çok kişiden duyduk. Hatta bir felsefe hocası da aynı fikirde)

-Bir kardeşimiz:”Bu okuduğumuz Arapça ve tercüme edilmiş. Ve biz aslından okumuyoruz, tercümesi böyle ise aslı nasıldır” diye taaccub  etti.

-Bir Üniversite felsefe hocası üstadın üslubunu çok istihsan ediyor ve avamın anlayacağı şekilde anlatmış diye beyan etti.

-Dokuz sene evvel külliyatın tamamını okuyan bir ehl-i tarik kardeşimizin  yorumu: “Bediüzzaman’ın üslubu Kuran gibi, temsil yolu ile fehme takrib ediyor”

-Bir üsteğmen: “Risale-i Nur tercüme olduğu halde içinde müellifinin ruhu görülebiliyor.”dedi

-Lemaları okumaya başlayan bir müderris onbeşinci lemaya kadar tevakkuf etmeden okumuş ve sanki üstad bu meseleleri bana yazmış gibi diyor.

-Beşinci sözü okuduğumuz birisine bunlar küçük sözler dedik. “Nasıl küçük olur bunlar çok büyük sözler” dedi.

-Afrika üniversitesinde matematik derslerine giren bir matematik hocası birinci lemayı okumuş ve takdirlerini dile getirdi. Bütün külliyatı okumayı irade ettiğini ve hatta “ezberlemek istiyorum” dedi. Ve o hocayla birlikte mirac risalesinden birkaç yer okuduk ve daima “kelam cemil, kelam cemil bu sözlere dergiler yazılır” diye ifade etmişti. Ders nihayetinde “yevm-ü said, yevm-ü said bugünü kaydetmek lazım” diye ifade etti. Ve ayrılırken miraç risalesini hediye ettik ve bize: “ömrümde aldığım en güzel hediye” dedi.

-Bir üniversitede öğretim görevlisi bir hoca:”Risale-i Nur benim hayatımı değiştirdi.” demiş. Ve şu an derslerinde üstad ve nurlardan ders yapıyor ve imtihanda üstadın bir konu hakkındaki fikirlerini sormuş. İmtihan kağıdını biz de gördük. Hatta Bir doktora öğrencisine tefsir üzerinde master yapar iken( mucize-i kuranı en iyi risale-i nur’dan öğrenirsin) diyerek ona risale-i nuru tavsiye etmiş. Beraber Risale-i Nur’u okuduk çok istihsan ettı ve şöyle dua etti: ”ya rabbi Risale-i Nur’u anlayıp, tatbik edip alem-i islama neşretmeyi nasib et..

-Sudan üniversitesinde bir öğretim görevlisi: “bizim üniversiteye gelen talebelerden risale-i nuru duymayan kalmıyor” dedi. Sonradan öğrendik ki kendisi bütün sınıflara derse giriyormuş ve dersinde risale-i nuru anlatıyormuş.

Sudanlılarda müşahede edilen güzel güzel meziyetleri:

-teravih namazları(hatimsız namaz bulmak zor)

-kuran halkaları (bir çok evlerde gruplar halinde Kuran okunuyor)

-teheccüd namazları: Son 10 günde hatimle kılıyorlar. Yani günde 3 cüz okuyorlar. Teravihi de sayarsak kadir gecesini günde 4 cüz ayakta dinleyerek arıyorlar. Hem de çoluk çocuk, ihtiyar beraber. Bize yakın olan 2 camiye teheccüde gittik. Birisinin bahçesi tam dolmuyor, diğerinin bahçesinde yer bulamadık, 2 3 kez kaldırımda ve 1 kez de yolda kıldık)

-itikaf: itikafa girilmeyen cami bulmak zor. Bır camide itikaftakı bir bakan ile görüştük, kitap verdık, üstadı biliyormuş.

-namaz kılmayan subayların terfileri olmuyormuş!!!

-otuz sene evvel askerler ihtilal yapıyor ama şeriatı getirmek için!!!

-Derse gelen bir ağabeyin babası “otuz sene evvel camilerde, mescitlerde gençler yok idi” diyor, şimdi ise elhamdulillah…

Sudan nur talebeleri olarak sızlerden dua istirham ediyoruz ki

CENAB-I HAK BİZLERİ İHLAS-I TAMME MUVAFFAK EYLESIN ve

İHLASLA SUDAN’A HİZMET ETTİRSIN

SUDAN HİZMETLERİNİ ZİYADELEŞTİRSİN

AMİN

SUDAN NUR TALEBELERİ

Ukrayna Kiev Kitap Fuarında 3. Kez Risaleler Sergilendi

Geçen hafta Ukrayna’nın başkenti Kiev’de düzenlenen uluslararası kitap fuarına üçüncü defa olmak üzere, Türkiye’den “SÖZLER NEŞRİYAT” adına tek katılımla iştirak edildi.

Üç gün süren fuarda, Risale-i Nur’un ekserisi Rusça olmak üzere birçok dilden kitapları sergilendi. Standın üzerine Kril Alfabesi’yle “BEDİÜZZAMAN” yazılıp, altına ise insanların dikkatini çekecek sorulardan

Kimsin,

Necisin,

Nereden geliyor,

Nereye gidiyorsun,

Ebedi bir geçlik var mı?

Bu kâinatı kim yarattı?

Bu dünyada vazifen nedir?

Gibi sualler Rusça yazılıp asıldı. Bu sualler ve Türk lokumu standımızı şereflendiren ziyaretçilerin çok hoşuna gidiyordu. Bin kadar Nur eseri; gerek gelen ziyaretçilere, gerekse diğer stantlar gezilerek katılımcı yayın evlerine takdim edildi.

Geçen Kasım ayındaki fuarda standımıza gelip Nurları alan hanımlardan Müslüman olup, oradaki hanımlar derslerine katıldıklarını Kiev’e gittiğimizde öğrendik.

Yine o fuara gelip Mektubat alan bir ekonomist bu sefer Lem’alar’ı aldı. Bir başka üniversiteli genç tekrar fuara geldi. Stantta 4 saat kalıp Nurları okudu. Bir kardeşle neredeyse 9. Sözü bitirdi. Akşam Nur Dershanemize gelip 2-3 saat kadar kaldı.

Ukrayna’nın milli bir müzik enstrümanını profesyonel çalan “Yaroslav” isimli genç ve annesi Nurları aldılar. Ertesi gün Yaroslav iki arkadaşıyla geldi. 2 saat kadar onlarla beraber olundu.

Ukrayna’da meşhur bir profesörle tanışıldı. Uzun bir sohbet neticesinde, Profesör Rusça “Sözler, Mektubat ve Lem’alar’ı aldı. Bu muazzam hakikatlerin intişarı için ciddi çalışacağını ifade etti.

Fuar içindeki bir salonda bazı saatlerde konferanslar veriliyordu. Üç gün birer saatten üç defa Nurlardan konuşma yapıldı. Bu konferansların birinde Ukrayna’nın meşhur şair ve yazarları kendi kitaplarını tanıtıp anlattılar. Konferansın bitiminde dört meşhur şair ve yazara “İMAN VE KÜFÜR MUVAZENELERİ” hediye edildi.

Bu şairlerin konuşmasını dikkatle takip eden “Vadim” isimli üniversiteli bir genç, şairlerin konuşmaları bitince onlardan müsaade isteyip ayakta kendi yazdığı şiirini heyecanla dinleyiciye okudu. Böyle cevval, heyecanlı ve müstait bir gence Nurları vermek çok iyi olur mülahazasıyla onunla tanışıldı ve standa davet edildi. Nur Risalelerinden aldı. Çok memnun oldu. Ertesi gün kendi gibi kabiliyetli “Vlademir” isimli bir gençle Nur Dershanemize geldiler ve gece on ikiye kadar iman hakikatlerini dinlediler. Fevkalade bir memnuniyetle ayrıldılar. Vadim: “Bu benim için büyük bir tecrübe oldu. Böyle ruhani irtibatlar insanı mutlu ediyor.” dedi.

Numune olarak bir kısım faaliyetlerin anlatıldığı kitap fuarı İnşallah Ukrayna’da ehil olanların ruhlarına iman tohumlarının ekilmesine vesile oldu. Kiev’de İnşallah 6-7-8 Aralık’ta düzenlenecek bir başka kitap fuarına bu hizmet niyetleriyle tekrar iştirak edilecek.

www.NurNet.org

Meksika’dan Selamlar ve Bazı İnayat-ı İlahiyeyi Tezekkür!

“و امما بنعمة رببك فحددث”.

“Bismillahirrahmanirrahim”

“وبه نستعن”

Kanaatimizce, bugüne dek imhal edilmiş (ertelenmiş) ve kısmen de unutulmuş Latin Dünyası ve hususan Meksika’dan bol Selam eder; burada Risale-i Nur’ların intişarı ile bu mazlum halkın da Kur’ani ve İslami hakikatler ile Nur’lanmaları ve saadet-i dareyne mazhar olabilmeleri için dualarınızı bekleriz.

25 milyonluk başkent Meksiko City de 2 bin civarında; 120 milyonluk Meksika’da da 7 bin civarında Müslüman’ın bulunduğu ve bu Müslümanlar arasında da 4-5 ayrı grup seklinde (Selefiler, Vehhabiler, Şiiler ve Sünniler) ayrıldıklarından ve ciddi manada İslamiyeti ve İmani erkanların izahat ve ispatı seklinde sual ve ihtiyaçlara cevap vermeyi hedef ittihaz eden bir cemaat olmadığından, yerli halk gibi Müslümanlar da Risale-i Nur ve hizmet tarzına kendi tabirleri olan “Bu Millet Dine Aç” ifadesi mübalağa değil bilakis nakıs olsa gerek…

İnşaallah bizim de buraya vardığımız ilk birkaç günlük sure zarfında

“و امما بنعمة رببك فحددث” Ayeti celilince, Risale-i Nur Hizmetinin mazhar olduğu bazı ihsanat-ı İlahiye’yi tezekkür edeceğiz.

Gelmeden sosyal medya vesilesi ile irtibatlı olduğumuz; yeni Müslüman olmuş Yusuf Carlos Abi’miz bizleri havaalanından aldıktan sonra, kendi etraflarında oluşturulmuş ve hafta sonları namaz ve siyer/fıkıh gibi sohbetler için kullandıkları Musalla tabir edilen, içinde pek mobilyası olmayan bir evde bizleri misafir ettiler.

Gece vardığımızın akabinde, sabah Cuma namazının kılındığı ve Sünni Müslimlerin geldiği Mescide vardık. Henüz Türkiye’de iken yine internet vesilesi ile tanıştığımız, 4 yıldır Meksika’da olan bir abimiz ile Cuma da görüşmek üzere randevulaştık. Allah razı olsun, kendisi de “Gelirseniz biz de unutmaya başladığımız bazı manaları inşallah yaşamaya başlarız” demişti. Hakikaten kendisi de çok memnun olup, hususi işlerini bırakarak araç noktasında ve diğer ihtiyaçları karşılama noktasında müşavirlik yaptığı gibi ;20 yıldır burada yaşayan ve buradan evlenmiş diğer bir abimiz ile tanıştırdı. Bu abimiz de hem kendisi hem de 10 yaşındaki yarı Meksika’li oğlu için çok sevindi; ilk derslerimiz de bu abilerimiz ile oldu. Hatta bu abimiz ilk tanıştığımız vakit bize 2-3 gün önce gördüğü rüyayı anlattı. “Rüyamın tabirinde bugünlerde birkaç kişi ile tanışacaksın ve bundan sonra hayatin çok daha verimli olacak.”

Elhamdülillah Türkiye’den gelen sizlerle tanıştık. Ben ve ailem için en güzel tanışma bu olabilirdi” diye ifade edince, biz de bu mana şahıslarımız değil inşallah Risale-i Nur’lar ve şahs-ı manevisidir dedik. Elhamdülillah, her gün ya bizzat bulunduğumuz kitap fuarına bizi ziyarete gelir, oğlu ile birlikte, ders okuruz, o da Türk kahvesi yapar, gelmediğinde de aksam muhakkak arar. Demek ki Ruhları bu imdad-ı Ruhani’yi hissetmişler.

Bu abiler ile tanışmak büyük bir mana olsa da, asıl mübaşeretine vesile oldukları ve bizim de iştirakimizi temin ettikleri “Exposotory” denilen büyük ve bilindik bir Kültür-Sergi-Fuar Merkezi’nin giriş katının tahsis edildiği İslami Kitap ve Fotoğraf sergisi oldu.

Burası bizim için; hem bir neşri efkâr ve hizmet meydanı; hem İslamiyet’e meraklı Hıristiyanlar; hem de Müslüman’lara ulaşmamız için -tabiri caiz ise- tertip edilmiş ve tarihi de buna göre ayarlanmış bir fuar.

Aynı zamanda herhangi bir ücreti olmaması ile birlikte inşallah 23 Temmuz’a dek sürecek.

Bizler de gelirken elhamdülillah, İstanbul’da ki abilerimiz vesilesiyle ve Ankara’dan aldığımız 130 kg’a yakın kitap ve broşürleri getirmiş; fakat Müslüman sayısını duyunca bu kitaplar ihtiyacın fevkinde olabilir diye düşünürken şimdiden; kitap ihtiyacımız belirmeye başladı. Biz de bunları buradan nasıl temin edebilir ve hatta bastırabiliriz diye düşünmeye başladık. Dua ediniz Cenab-ı Allah kitapların ulaştığı elleri layık ve okuyanlara da tesir ettirsin, Âmin.

Getirilen İspanyolca kitaplar başta olmak üzere, İngilizce ve Arapça olanlar da çok revaç görmekte olup; sadece 2 grup olduğumuzdan ve her ikimiz de (hem Selefi grup; hem de Risale-i Nur’lar) gelenler ile alakadar olup, ihtiyaçlarına muvafık kitaplar hediye etmekte ve sadece merak edip, bunun için gelenlerin sualler sorup, tatminkar cevaplar aldıklarını görünce hüsn-ü istihsan ederek ihtiyaçları olan kitapları muştakane alarak, irtibat bilgilerimizi alıp, kendileri de irtibat bilgilerini bırakıyorlar.

Özellikle de Türkiye’den gönüllü olarak sadece bunu bir vazife olarak kabul edip, İslamiyeti anlatma gayesiyle geldiğimizi öğrenince Hristiyanı da Müslümanı da ve hatta ateisti de memnun olup, sualleri için irtibatı devam ettirme arzularını dile getiriyorlar.

Elhamdulillahi haza min Fadli Rabbi

Acziyetimiz için de Cenab-ı Allah’ın Kudret tecellisi çok zahir görünüyor. Fakat düne göre yapılan hizmet her ne kadar muntazam görülse de henüz yapılması gereken ve ulaşılması lazım gelen milyonlar var. Dualarınızı ve dualarımızı beklemekteler.

Ayrıca misafir olarak kalmakta olduğumuz mescidin dünkü siyer sohbetlerine iştirak ettik. Kendileri de bizim gibi dönerli bir şekilde ders yapmaktaydı. Büyük çoğunluğu yeni Müslüman olmuş, gerisi de Hıristiyan veya inşallah yeni hidayet nasip olacak bir cemaat olup; derslerinin akabinde önce kendilerini böyle bir ortamda muhafaza etmeye çalışıp, İslam’ı öğrenmek için ev tutmaları ve vakit ayırarak bir araya gelip 15-20 kişilik ders halkaları oluşturdukları için tebrik ettik. Fakat hemen akabinde Türkiye’yi nazara vererek; Risale i Nur ve Hizmet tarzımızı anlattık. Kendilerinin de çok hoşlarına gitmek ile beraber inşallah haftaya dersin bir saati de Risale-i Nur’lardan olacak. Hepsine ayrılmadan kitaplar verildi.

Hatta bir kaçı, “Buraya gelemeyen arkadaşlarımız da var, onlara kitap götürsek olur mu?” diye arz-ı ihtiyaç ettiler. Dersi yapan imam da “her şeyden önce Türkiye’den bu mana için kalkıp gelen sizleri tebrik ediyorum” dedikten sonra, “biz burada ki Müslümanlar hem İspanyolca, hem de diğer dillerdeki tüm kitaplara karşı büyük bir ihtiyaç içindeyiz. Eğer gönderirseniz, ben bizzat ulaştıracağım” dedi ve hizmet tarzımızı ve Risale-i Nur’ların mahiyetini dinlemeye ve Arapça ile İspanyolca Cemaate tercümeye başladı.

Biz de kendisi ile hususi istişare etmek üzere, önümüzdeki pazardan önce, randevu verdik. İnşallah, tekrar görüşerek beraber veya ayrı neler yapılabilir diye görüşeceğiz.

Ayrıca mescitte, Cuma da tanıştığımız, Mısır’lı, Cezayir’li ve buranın yerli Müslümanları bu gaye ile Meksika’ya gelen bu heyetimizi ve Risale-i Nur’ları hüsn-ü istihsan ederek; “Beraber ne yapmamız gerekiyorsa hazırız. Çünkü buradaki Hıristiyanlar da Müslümanlar da hakikatlere aç” dediler.

Zaten görüştüğümüz Hıristiyan’ların büyük çoğunluğu “Bizim Allah ile sorunumuz yok, Kilise ile var” diyerek (We have no problem with God, our problem is with Church) diyerek; durumu betimliyorlar.

Henüz, bizi kuzey sınırında Rosarita’dan ve Güney’de Müslüman olmaya başlayan köylerde oranın imamları ve İstanbul’dan bizi irtibatlandırdıkları Meksika’lıları ziyaret edemedik.

Elhamdülillah yoğun bir faaliyet 3 gündür devam ettiğinden dördümüz de kahvaltıdan başka; pek vakit kalmıyor, farklı bir meşguliyete… Bu faaliyetteki lezzet ve akabindeki yorgunluk; ne mobilyasız dershaneyi ne de unutulan öğünleri hatırlamaya vakit vermiyor. İnşallah, Cenab-ı Hak kabul eder de müessir olmuş olur, yapılan faaliyetler…

İnşallah vakit bulabilirsek ziyaretlerimiz ve oralarda -yeteri kadar- kalırsa kitap ulaştırırız. Burası başkent, İslam’ı ve Allah’a imanı anlatan kitaplara ulaşamıyorlarsa, güney ve kuzeyde muhakkak ki daha çok ihtiyaç hissetmektedirler.

Müessir dualarınızı beklemekteyiz.

Kardeşleriniz

Selam ve Dua ile

Meksika Nur Talebeleri

İslamiyet Çok Güzel Dindir. Gel Beraber Müslüman Olalım (Moldavya Hizmet Mektubu)

Essalamu aleykum aziz ve sevgili Ağabey ve abilermiz.

Hadsiz şükürler olsun Cenab-ı Hak bizi bu hizmette istihdam ediyor.  Şevk ve gayret vermiş.

Azerbaycan’da Ekrem kardeş, Moldavya’da hristiyan olarak tanınan kakauz türkleri ve orada yaşayan moldavanlar ve başka milletler mahşer günü “bu nurları niye bize ulaştırmadınız” diye soracaklar ve bu niyetle Moskava’ya gelip esnaf Azeri Elçin kardeşle görüşüyor.

Moldavya eskiden Sovyetler Birliği’nde roman dilli, 4 milyona yakın nüfusu olan, Romanya’ya komşu olan küçük bir yerdir. Elçin ve Hasil kardeş 2 sene evvel Moskava’dan Moldavya’ya dersane  açmak için gelmişler. Ancak Moldavya sınırından onları geri döndürmüşler.

Ekrem ve Elçin kardeş haziran ayının evvelinde ilk kez olarak Moldavya’nın Kisinyov şehrine gelip otele yerleşiyorlar. Sesli olarak Birinci Sözü okuyup otelden çıkıyorlar. Çarşıda ilk rastladıkları adam Ekrem’in askerlik arkadaşı Faris oluyor. Farisle bir ders okuyorlar. Dersden sora Ekrem’le Elçin kardeşi Vakıf  isimli, çoktan burada yaşayan kardeşle tanıştırıyorlar. Vakıf kardeş Ekremleri gördüğünde onları beklediğini söylüyor. Vakıf diyorki “ben bu gece bir rüya gördüm. Rüyada şehrin hocası bana dedi ki, bu gün buraya 2 Azeri kardeş gelecek. Sen onlara yardimcı ol. Onların dediğini yap

(Rüyadan 20 gün sonra Vakıf kardeş hatırlıyorki, rüyayı gördüğü gün evinin penceresine hiç görmediği bir kuş 3 defa pencereye vurup içeriye girmek istemiştir)

Vakıf  kardeş kendi parasıyla muvakkat bir yer kiralıyor ve 3 gün içinde Kisinyov şehrinde 2 odalı dersane tutuyorlar. Sonra Ekrem kardeş Fahreddin kardeşe telefon açıp Moldavya’ya davet ediyor.

Moldovya’da güzel hizmetler var, sahip çıksanız güzel olur. Şimdi 3 aydır Kisinyov şehrinde dersane  var. 3-4 Azeri kardeş namaza başlamış. Vakıf  kardeşin 200 km mesafede olan Soroka şehrinde yaşayan 68 yaşında kayınvalidesi Nina Pavlovna muallime, rusça risaleleri, hem kendine, hem de etrafındakilere iştiyakla okuyor.  Böyle kitapların evine gelmesine çok seviniyor ve şükür ediyor. İnşaallah bu yakınlarda müslüman olur.

Sonra Vakıf  kardeşin hanımı, annesinin risaleleri böyle iştiyakla okumasını ve Vakıf’ında çok değişip namaza başlamasını görünce hayretinden o da kitapları tatkika başlayıp 5-6 gün içinde Rusça  Lemaları bitiriyor.

Vakıf  kardeş ciddi olarak hizmet ediyor ve evi şimdi bir Nur Ailesi olmuş. Tanıdıklarımızdan eskiden eşkiya olan Kamran kardeşe Rusça risaleler vermiştik. Ondaki değişikliği gören hanımı Risaleleri okumaya başlıyor ve Hristiyan cemiyetinin faal bir uzvu olan annesine, akrabalarına Risalelerden okumak için veriyor.

Şimdi sureleri ezberlemiş, Rusça romanca bröşürleri bitirip , Lemaları okuyor. Kamran kardeş her akşam evde ailesiyle Risaleleri okuyorlar.

Ramazan ayı da çok bereketli oldu. Her gün 3-4 yeni yeni adamları davet edip iftar verdik, kitaplardan verdik. Moldavya müftüsü moldavan olan Salmana “iman ve küfür, Ramazan” ve başka Risaleleri verdik. O da memnuniyetle Risaleleri alıp dediki  “hem kendim okurum, hem de camiye koyarım başkalarıda istifade etsin” İnşaallah ileride  Romancaya tercümesine çalışırız.

Rus, moldavan, ukraynalı, kakauz türkü olan gençlere de kitaplar vermiştik. İçlerinde iştiyakla okuyup derse gelenler var. Risale-i Nur kendini muhtaç olanlara okutturduğunu ve “Ya Rabb kalbleri, akılları Nurlara musahhar yap” duasını açık müşahede ediyoruz.

Risalelerle burada tanışan, Kisinyov’dan 30 km mesafede yaşayan Türk Yüksel abi de verdiğimiz Risaleleri evde masanın üzerine koymuş. Ev sahibi 76 yaşında Aleksey Risaleleri masanın üzerinde görmüş ve 2-3 nü almış okumuş. Sonra Yüksel abinin hanımına demişki “İslamiyet çok güzel dindir. Gel beraber müslüman olalım”. Ve şimdi Rusça Risaleleri zevkle okuyor.

Kakauz türkü olan İlya 10 senedir müslüman olmayı düşünüyor  ve bu Ramazanda islamı kabul ediyor. Beraber ders okuduk ve okudukça kendini tutamayarak “bu ne güzel sözler, bu ne güzel sözler” diyordu.

Kirada kaldığımız ev sahipleri İvan ve Nadejdaya Ramazan ve Hastalar Risalelerini biraz okuyup verdik. Onlarda ruhumuzu tedavi edecek kitaplardır diye kanaate gelerek götürdüler.

Burada yaşayan çeçen Said Mansur da kitapları okuyor. Buranın Kakauz vilayetinin Komrat şehrinde üniversitede muallim olan Agasi’ya Asay-ı Musa vermiştik. O da okuyor, hem de başkalarına okuyor.

Azerbaycan’dan buraya yeni olarak çalışmaya gelen Sami kardeşle tanıştık. 5-6 aydır namaza niyetlenmiş. Sureleri verdik ezberledi ve şimdi namaza başladı. Risalelere şevkle çalışıyor, sesli olarak okuyor ve her gün dersaneye geliyor. Şimdi dersanede kalan Tural kardeş hizmetlere vesile olsun diye, hem de romanca öğrenip Risaleleri romancaya tercüme etmek için üniversiteye girmek istiyor.

Elhamdulillah az bir zamanda her tabaka arasında rus, moldavan, kakauz, ukraynali, Azeri, kadın, erkek, çocuk, ihtiyar, muallim, talebe, müftü, Risaleleri dualarınız bereketiyle biliyorlar ve okuyorlar.

Dua edin Cenab-ı Hak gayretimizi, şevkimizi, imanımızı arttırsın, istihdam eylesin, binlerle insanın hidayete gelmesine vesile etsin…

Moldavya Nur Talebeleri

… onların namına Fahreddin , Tural

09.09.2012