Kategori arşivi: Haberler

“Bediüzzaman’ı anlamak” Konferansına Davetlisiniz

Bediüzzaman Said Nursi’nin 51.vefat yıldönümü dolayısı ile 20 Mart 2011 Pazar günü İstanbul’da Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi’nde “BEDİÜZZAMAN’I ANLAMAK” isimli bir konferans düzenlenecek.

Merkezi Süleymaniyede bulunan Hamidiye Kültür ve Eğitim Vakfı tarafından organize edilecek olan konferans Beyazıd Camii İmam-Hatibi Hafız Suat GÖZTOK Hocaefendi’nin Kur’an-ı Kerim tilaveti ile Saat 20:00’da başlayacaktır.

Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Ahmet AKGÜNDÜZ Hoca’nın konuşmacı olacağı konferansta ayrıca Şiir ve Sinevizyon sunumları gerçekleştirilecektir.

 

Birbirine Güç Veren Çekirdekler

Sitemizi Takip Eden Bir Üyemizden :

Yazılarınızı her gün büyük bir keyifle okuyorum. Üzerlerinde çalışılmış, emek verilmiş, güncel konulara hitap eden, çok istifade edebildiğim ve büyük bir hazla okuduğum yazılar.

Öncelikle bu kutucuk izin verirse kendimi birazcık anlatmak isterim. Yaklaşık 10 yıldır şu anda bulunduğum şirkette çalışmaktayım. Kamuya ait özel bir şirket burası. Burada çalışan yaklaşık 2500 kişinin çoğu muhafazakar yapıda. Her cemaate her grupa ait arkadaşlar var.

2006 yılında şirketimizde işe başlayan bir ablanın vasıtasıyla 1 saatlik öğlen arasının yarım saatini Risale-i Nur okumalarına ayırdık. Benim bu gruba katılmam 2008 yılını buldu, evladıma yeni kavuşmuştum, doğum izni kullanmıştım.

En başta bir konu seçilip onun üzerinden atıflı yapılan dersler, zamanla seri kitap takibi olarak devam etti çok şükür. İlk başlarda yaklaşık 10-15 kişinin iştirak ettiği derslere  şu an düzenli olarak 7-8 kişi katılıyor. Günde yarım saat, şirketin ücra köşesinde bayanlar için yapılmış mescidi kullanarak kitap okuyoruz.

Lemalar ve Mektubat’ı bitirdik. Sözler’den 30. söz’deyiz.  Aylık program yaptık, çetele haline getirdik.

Pazartesi-Salı kitap okuyoruz.

Çarşamba her hafta seçtiğimiz bir esma üzerine tefekkür yapıyoruz, daha önce tefekkür ettiğimiz esmaları da düşünerek.

Perşembe, sorumlu arkadaş bir mektup seçiyor onu okuyup konuşuyoruz.

Cuma günü ise Cevşen ve diğer sair duaları okuyup hep birlikte dua ediyoruz.

Her gün mutlaka birbirimize ismen dua ediyoruz, günde 1 ayet bile olsa Kuran okumaya çalışıyoruz. Ayrıca haftalık/aylık hatim-yasin-tefrice-ihlas okumalarımız var. Programımızı bu şekilde yaptığımız için seri kitap takibinde çok ilerleyemiyoruz ama buna da şükür.

İçimizden sebatkar ve evinde de Derse başlayan arkadaşlarımızdan biri, bize, “Çekirdek” ismini vermiş.

Risale-i Nur’dan başka her hangi bir bağlantımız yok. Hepimizde farklı yayınevlerinin kitapları var. Kimisi sözlüklü tercih ediyor, kimi özellikle sözlüksüz. Zorlama yok, baskı yok şekil yok, ama hepimiz hep aynı saatte oradayız.

Sitenizi yaklaşık 1-2 aydır takip ediyorum. Derslerde “Nurların inkişafı“, diye hep değinirdik ama şimdi anlıyorum Dünyaya ne kadar yayıldığını, Dershaneler, Dersler inanamıyorum !

Hepimiz bu yapının “çekirdek“leriyiz, farkında olmadan birbirimize güç kuvvet veriyormuşuz bunu bir kez daha anladım.

Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Allaha emanet olun.

www.NurNet.org

Endonezya Kitap Fuarında Risale-i Nurlar Tanıtıldı

Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berakatuhu

Öncelikle Endonezya’dan binler selam.

4-13 Mart 2011 tarihleri arasında düzenlenen İslami Kitaplar fuarından bahsetmek istiyoruz. Bu fuar yaklaşık 500.000 kişinin ziyaret ettiği Endonenezya’nın en büyük kitap fuarı. Yaklaşık 200 civarında yayınevi iştirak etti. Elhamdulillah bu sene biz de bir stand kiraladık.

Standımızda Arapça, İngilizce ve 10 adet tercüme Risalelerden teşhir ettik. Yoğun bir alaka gördük. Risaleler hakkında tez hazırlayan bir master talebesi standımızı ziyaret ederek bilgi aldı. Bir adet Arapça ve İngilizce Risalelerin bulunduğu CD satın aldı. Singapur ve Malezya’dan gelen birer kitap distribütörü standımızı ziyaret ederek Endonezya Dili ve İngilizce Risale satın aldılar ve Kitabevlerinde Risalelerin teşhirini yapabileceklerini belirttiler.

Standımızı ziyaret edenler arasında Risaleleri ilk defa duyanları gözlemledik. Bazı ziyaretçiler daha önce Risalelerden bir iki kitap okumuşlar, bunlar da yeni basılan Risalelerden satın aldılar. Yaklaşık 70 yaşlarında bir teyze standımıza gelerek tek hastalığının kitap satın olmak olduğunu söyledi ve Endonezya Dilinde Lemalar ve Sözler satın aldı. Ayrıca diğer standlara ziyaretlerimiz oldu. Cenab-ı Hakk tesir halkeder inşaallah.

Dualarınızı bekleyen Endonezya Nur Talebeleri

Rumeli Bostanında Açan Çiçekler

İki yıl önceydi… İstanbul’da tanıştığım Cemil Boşnak, Batı Trakya bölgesinden gelmiş ve Nur derslerini samimi duygularla dinlemişti…

Daha sonraları Ankara ziyaretlerinden birinde, Risale-i Nur Külliyatıyla dönmüştü İskeçe’ye…

Aramızda muhabbet, dostluk ve kardeşlik duyguları gelişmiş, birbirimizi her zaman arar duruma gelmiştik.

Sürekli oralarda Nur’a, Nur’un derslerine şiddetli ihtiyaç olduğunu vurguluyor ve her defasında bizi davet ediyordu.

Kısmet bu ya, zaman darlığına ve şartların el vermemesine rağmen davete icabet etmekten başka çaremiz kalmamıştı.

Osmanlı topraklarında yılların aşındırmasına rağmen, direnmeyi ve inançlarını korumayı başaran bu Müslüman Türk azınlığını ziyaret etmeliydik.

Üstad Bediüzzaman’ın Osmanlı döneminde boydan boya katettiği, Selanik Hürriyet meydanında “Hürriyete Hitap” nutkunu irad ettiği bu topraklar bizi de heyecanlandırmıştı.

Daha yola çıkarken, Üstad’ın meydandaki kararlı ve azametli duruşunu hissediyor, verdiği müjdeleri yerinde görme heyecanını iliklerime kadar duyuyordum.

“Uhuvvet Derneği”nin organize ettiği kahvaltılı ders ve umumi istişare toplantısındaki yüzlerce kardeşimizin şevkleri, Nur’un terbiyesi altında, Osmanlı tarzının yansımalarını da muhafaza ederek Kur’ân’a ve O’nun mu’cize-i mâneviyesi olan Risale-i Nur’a nasıl sarıldıklarını görmek bizi gerçekten duygulandırmış,

“Rumeli bostanı”nda açan çiçekleri seyretmenin haz ve gururunu yaşatmıştı alemimizde…

Başta Muharrem kardeşimiz olmak üzere, Tarihçe-i Hayatın sonundaki resimde yer alan Müderris Mehmet Emin Hocaefendinin bahtiyar evladı öğretmen Mustafa, evini ve gönlünü bize açan Cemil Boşnak, Gümülcine’den vakıf Mehmet, İbrahim, öğretmen Metin, Camilerde görevli imam kardeşlerimiz, Türkiye’den daha yeni gitmiş ve izdivaç sebebiye oraya yerleşmiş Hâfız kardeşimiz, Eyalet başkan yardımcısı Arif kardeşimiz ve yeri geldiğinde isimlerini ve hizmetlerini anacağımız, burada yazma imkânımız olmayan veya isimlerini hatırlayamadığımız yüzlerce nur kahramanı kardeşimizin canla başla gayretleri ve yeniden dirilişin tezahürlerini neşretme ve gençliğin/istikbalimizin imanlarını kurtarma adına yaptıkları fedakârlıkları peşinen tebrik ve teşekkürlerimle beraber yad etmeden geçmek hiç mümkün mü?

Evet Rumeli bostanında çiçekler açmış… Bu bostanda ve bahçede açan çiçeklerin ve meyvelerin korunması, geliştirilmesi, Avrupa zemininde inkişaf etmesi, özellikle de Selanik’te bir medrese-i Nuriyenin küşadı için yardım, destek, dua ve fikrî/ilmî/maddî/manevî bağlamda ciddî anlamda himmet ehlinin katkılarına ihtiyaç olduğunu ifade etmeyi üzerimdeki bir sorumluluk ve görev addediyorum.

İsmail Aksoy – RisaleHaber.com

Konya’da Yurtdışı Hizmetleri Değerlendirildi

İstanbul’dan yola çıkıp, yaklaşık 10 saatlik bir otobüs yolculuğundan sonra, Konya Otogarına vardık. Yere ilk ayak bastığımızda Konya’nın düzlük coğrafyası, geniş yol ve sokakları ile düzenli şehir planlaması dikkatimizi çekti. İnsanlardaki huzur halinden, Mevlana’nın maneviyatının bu şehri adeta kucakladığını hemen farkedebiliyorsunuz.

Trafik sıkıntısının pek olmadığı bu güzel şehirde, yaklaşık 10 km mesafedeki merkezine kısa zamanda vardık. Mevlana’ın türbesini ziyaret ettik. Burası dünyanın her tarafından gelen turistlere ev sahipliği yapıyor. Biz oradayken yüzlerce turist vardı. Mevlana’nın “Ne Olursan Ol Yine Gel” çağrısı dünyanın dört bir tarafına ulaşmış.

Ardından, türbenin karşısındaki mezarlığı ziyaret ediyoruz. Burada Üstad Bediüzzaman’ın kardeşi Abdulmecid Nursi’nin mezarını ziyaret ediyor ve fatihalar gönderiyoruz. Sonrasında Şems-i Tebrizi Camiine gidiyor ve bu mübarek zatın mekanında dualar ediyor, içerdeki manevi atmosferden istifade etmeye çalışıyoruz.

Şems-i Tebrizi Camiinin hemen arkasındaki Dersanemize gidiyoruz. Burası 5 katlı olup, en üst katında büyük bir ders salonu var ve  uzun yıllardır hizmete devam ediyor.

Konya’nın bir çok yerinde Dersaneler mevcut olup, buraları adeta manevi bir istasyon gibi, iman hakikatlerini neşrederek, insanların manevi kuvvetlerine destek veriyor. İmanın bu dünyada dahi bir cennet hayatını kazandırdığına, bu mekanlardan istifade edenler şahit oluyor.

Ve meşverete başlıyoruz. Yurtdışı hizmetleri ile alakalı çok kalabalık bir grupla bir aradayız. Yurdışında hizmet edenlerin tecrübeleri paylaşılıyor, karşılaşılan sıkıntılara çözümler aranılıyor, hiç hizmetin gitmediği ülkelere nasıl hizmetin götürebileceği üzerine fikir teatileri yapılıyor, hizmette bulunan abi ve kardeşlerimizin gayreti, sebatı, ihlası bizlere hüsn-ü misal oluyordu.

Hali hazırda 72 ülkede devam eden hizmet faaliyetlerini duyuyor, lakin dünyada 230’dan fazla ülke olduğunu düşündüğümüzde, yol katetmemiz gereken daha çok mesafe olduğunu fark ediyoruz.

Çeşitli ülkelerdeki hizmetleri dinleyince mesrur oluyor, Risale-i Nur’daki İman ve Kuran Hakikatlerine tüm dünyada ne kadar ihtiyaç olduğunu tekrar hatırlıyoruz. Beyazı, siyahı bu hakikatlere sahip çıkıyor, imanını kuvvetlendiriyor, Müslüman olmayanlar ise İslamiyetle şerefleniyordu.

Bir çok ülkede müsait bir zemin oluştuğunda Dersane açılıyor ve kısa bir zamanda Dersane etrafında Risale-i Nur okuyanlardan müteşekkil küçük bir cemaat neşv-ü nema buluyor. Bizler de bu numuneleri duyunca , Üstad Bediüzzaman’ın tesis ettiği Dersane metodunun tüm dünyada ne kadar geçerli olduğuna bir kez daha şahit oluyoruz.

Meşveret sonrasında,  kulaklarımızda;

“Ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılabatı içinde en yüksek gür seda, İslamın sadası olacaktır…”

hakikati çınlıyor ve “Nasıl insanlara daha faydalı olabiliriz? Kuran Hakikatlerini tüm dünyaya duyurmak için daha neler yapabiliriz?” mülahazalarıyla İstanbul’a dönüyoruz.

www.NurNet.org